Şener eleştirilere cevap verdi.. - Sayfa 2

07-15-2008, 19:57

Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, AK Parti'deki görevinden istifa etmesi ve parti kuracağı yönündeki açıklamalarına yönelik eleştirilere cevap verdi..

Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, AK Parti'deki görevinden istifa etmesi ve parti kuracağı yönündeki açıklamalarına yönelik eleştirilerle ilgili olarak, "Eleştiri demokrasinin özünde vardır. Eleştiriler olacak ki, insanlar daha doğru ve ileri düşüncelere ulaşsınlar.Elbette beni de eleştiren olacaktır. Eleştirileri kabullenebilmek demokratik kültürü özümsemenin bir parçasıdır. Onun için beni eleştirenleri de sağladıkları katkıdan dolayı kabullenmem gerekir. Ama benim üslubumda kavga dövüş yoktur. Eleştirinin demokratik sınırlar içerisinde, nezaket ölçüleri içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum. Yapılan eleştirilere karşı zaman zaman tonu yükselse de herhangi bir şekilde cevap vermeyi şimdilik gerekli görmüyorum. Bu ülkenin vatandaşı olan herkesi seviyorum" dedi.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi öğretim üyesi, eski Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, 'Osmanlı Maliyesi'nin Şeffaflaşması-Yayımlanan İlk Bütçeler' adlı kitabını TOBB ETÜ'de tanıttı.

Parti kuracağı açıklamasının ardından büyük eleştirilere maruz kalan Şener'i, kitabının tanıtım gününde eski AK Parti milletvekilleri ve akademisyen dostları yalnız bırakmadı.

Şener, kitabının tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, bir yıldır TOBB ETÜ'de öğretim üyeliği görevi yaptığını belirterek, bu süre içerisinde siyasi görüntülerle tanındığını söyledi.

Şener, bir yıllık dönemi verimli bir şekilde hocalıkla ilgili faaliyetlere ayırdığını ifade ederek, bir üniversite hocasının sadece derslere giremeyeceğini, öğretim üyesinin araştırma yapması gerektiğini, bunun hocalığın asli görevi olduğunu vurguladı. Derslere girdiği süre içerisinde yoğun bir şekilde araştırma yaptığını anlatan Şener, ulusal hakemli dergilerde yayımlanmış iki makalesinin bulunduğunu, uluslararası toplantılara sunulmuş iki bildirisi olduğunu, bunların da yayınlanacağını söyledi.

Şener ayrıca, 4 kitabının daha çıkacağını belirtti. Şener, TOBB ETÜ üniversitesindeki sözleşmenin sona erdiğini belirterek, "Üniversitede bana sağlamış oldukları imkanlardan dolayı rektörümüze ve çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum" dedi.

"Konya ziyaretimde 2 bin 314 araçla karşıladılar"

Gazetecilerin sorularını da cevaplandıran Şener, bir gazetecinin Konya ve diğer illere yaptığı ziyarette karşılaştığı büyük ilginin sebebini sorması üzerine, "İllere davetli olarak gidiyordum. Katıldığım toplantılarda Türkiye'nin ekonomisi ve sorunlarıyla ilgili konferanslar verdim. Ama basına en fazla düşen ilk ziyaretim Ağrı ve Konya olmuştur. Ağrı ziyaretimde bine yakın araçla karşılamışlardı. Konya ziyaretimde ise 2 bin 314 araçla karşılamışlardır. Bu büyük konvoylar ve karşılamalar basının dikkatini çekti.

Ben şu anda bir karar açıkladım ama henüz bir çalışmaya başlamadım. İl, ilçe, belde örgütlerim yok. Örgütlenmemiş, hatta belirttiğiniz gibi tek başına bir sivil toplum kuruluşunun davetine katılan birinin böylesine binlerce arabayla karşılanması nasıl gerçekleşiyor. Doğrusunu isterseniz bunun nasıl gerçekleştiğini yorumlamam zor. Ama şunu biliyorum; benim organize ettiğim herhangi bir şey yok..Halkın siyasi talebi var.Daha önceki yaptığım bir açıklamada halkın siyasi bir talebi var. Bu talebe karşılık vereceğim, yani bir kararı açıkladım ancak henüz herhangi bir çalışmaya başlamış değilim. Bir kararı açıkladıktan sonra planlama ve değerlendirme yaparsınız. Onun için herhangi bir çalışmaya başlamamış olmamdan dolayı kiminle olduğum konusunda sorular alıyorum. Şu anda herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Beni izlemeye devam edin" diye konuştu.

Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın MKYK toplantısından sonra "Hayırlı olsun ama trenden inenin pek başarılı olduğu görülmemiştir" sözlerini hatırlatması üzerine Şener, "Bu olayda AK Parti'nin son MKYK toplantısına katılmamla ilgili olarak asıl dikkat edilmesi gereken nokta şudur; bu Türk siyasi hayatında bir ilktir.

Parti içi ilişkiler, ne zaman kopmuşsa orada gürültüler olmuştur. Türk siyasi hayatı bu gürültüler ve kavgaların emsalsiz örnekleriyle doludur, ama bir ilki gerçekleştirme ihtiyacı duydum. Partinin son MKYK toplantısına katıldım. Arkadaşlarla vedalaştım ve veda konuşması yaptım ve Sayın Başbakan'la kucaklaşarak ayrıldım. Kendileri de bir ilki gösterdiler, parti genel sekreteri İdris Naim Şahin'i görevlendirdiler.

Beni arabama kadar yolcu etti. Bu manzara Türk siyasi hayatının görmediği ama halkımızın özlediği bir tablodur. Özellikle buna dikkat çekmek istiyorum. Çünkü halkımız kavga, dövüş çekiş istemiyor. Barış, birlik ve kucaklaşma istiyor. İşin ikinci boyutuna gelince ben başarılı olmayı
veya başarısız olmayı hesaplamıyorum. Bir yeni siyasi oluşumun oy potansiyelinin ne olacağıyla ilgili kaygılarım yok. Türkiye'nin yeni bir siyaset tarzına ihtiyacının olduğunu düşünüyorum.

"Başarının ölçüsü oy potansiyeli değildir"

Yeni bir söyleme ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. İnsanımızın birbirini sevmesini sağlayacak bir toplumsal kültürün oluşmasına siyasetin katkı sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Bunlar ülkenin en temel ihtiyaçlarıdır. Bu ülkenin bu ihtiyaçlarına ne kadar katkı sağlarsam kendimi o kadar başarılı sayacağım. Başarının ölçüsü oy potansiyeli değildir. Türkiye'nin sorunlarının çözülmesine sağladığın katkıdır" diye cevap verdi.

Yeni oluşuma AK Parti'li birilerinin destek verip vermediğini sorulması üzerine Şener, "Tüm Türkiye benim bu yeni söylemime destek veriyor. Organik birlikteliklerden bahsediyorsanız onu zaman gösterecektir. Şu anda kiminle olduğum hiç belli değil. Henüz yanımdaki ikinci, üçüncü kişileri bile söylemiş değilim. Çalışmaları başlatacağım, bazı kişilerle görüşmeler yapacağım. Bu görüşmeler yapıldıkça beraber olduğum isimler ortaya çıkacak" dedi.

"Çalışmalar önümüzdeki haftadan itibaren yoğunlaşacak"

Çalışmalara ne zaman başlayacağının sorulması üzerine Şener, önümüzdeki haftadan itibaren yoğunlaşacağını belirtti. Şener, AK Parti milletvekillerinin parti kuracağını açıklamasının ardından kendisine eleştirilerde bulunduğunun hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Eleştiri demokrasinin özünde vardır. Eleştiriler olacak ki, insanlar daha doğru ve ileri düşüncelere ulaşsınlar. Elbette beni de eleştiren olacaktır. Eleştirileri kabullenebilmek demokratik kültürü özümsemenin bir parçasıdır. Onun için beni eleştirenleri de sağladıkları katkıdan dolayı kabullenmem gerekir. Ama benim üslubumda kavga dövüş yoktur. Eleştirinin demokratik sınırlar içerisinde, nezaket ölçüleri içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum. Yapılan eleştirilere karşı zaman zaman tonu yükselse de herhangi bir şekilde cevap vermeyi şimdilik gerekli görmüyorum. Bu ülkenin vatandaşı olan herkesi seviyorum."

Ergenekon değerlendirmesi

Şener, Ergenekon soruşturmasında iddianamenin şeklen açıklanmasıyla ilgili bir soru üzerine ise şunları söyledi: "Ne benim ne basın tarafından baştan sona okunmuş ve incelenmiş değildir. Yapılan sözlü açıklamaları, bu açıklamayı da bu program nedeniyle dinleyemedim. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde herkesin görevinin ne olduğu, sorumluluklarının neler olduğu anayasada yasalarca ve diğer mevzuatta belirlenmiştir. Gücünü anayasadan ve yasalardan almadan hiç kimsenin yetki kullanamayacağı bir hukuki çerçeve içerisinde herkes varlığını devam ettirmektedir.

Kamunun içinden veya dışından birileri yasaları ve anayasanın kendisine vermediği yetkileri veya verdiği yetki sınırlarının dışında yetkileri kullanıyorsa, kullanmışsa bununla ilgili süreçlerin nasıl tekemmül edeceğini yasalarımız belirlemiştir. Türkiye'de bağımsız yargı vardır. Bağımsız yargı sadece bir savcıdan, bazı hakimlerden de ibaret değildir. Sistemi bir bütün olarak değerlendirmek gerekir. Alt mahkemeler, üst mahkemeler var, anayasa mahkemesi var, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu var. Dolayısıyla bağımsız yargı bizde bir bütün olarak düşünülmelidir. Hukuk devletini geçerli olduğu Türkiye'de yargı üzerine düşeni yapar, yapacaktır. Süreçte kendi içerisinde doğru ve hukuk devletinin gereklerine uygun olarak işleyecektir ve sonuçlanacaktır."

Şener, daha sonra kitabını imzalayarak AK Parti milletvekili ve akademisyen dostlarına verdi.

DUYGU BEKTAŞ-ANKARA

07-15-2008, 19:57	#1
Kullanıcı Adı Duygu'Seli~	Şener eleştirilere cevap verdi.. Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, AK Parti'deki görevinden istifa etmesi ve parti kuracağı yönündeki açıklamalarına yönelik eleştirilere cevap verdi.. Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, AK Parti'deki görevinden istifa etmesi ve parti kuracağı yönündeki açıklamalarına yönelik eleştirilerle ilgili olarak, "Eleştiri demokrasinin özünde vardır. Eleştiriler olacak ki, insanlar daha doğru ve ileri düşüncelere ulaşsınlar.Elbette beni de eleştiren olacaktır. Eleştirileri kabullenebilmek demokratik kültürü özümsemenin bir parçasıdır. Onun için beni eleştirenleri de sağladıkları katkıdan dolayı kabullenmem gerekir. Ama benim üslubumda kavga dövüş yoktur. Eleştirinin demokratik sınırlar içerisinde, nezaket ölçüleri içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum. Yapılan eleştirilere karşı zaman zaman tonu yükselse de herhangi bir şekilde cevap vermeyi şimdilik gerekli görmüyorum. Bu ülkenin vatandaşı olan herkesi seviyorum" dedi. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi öğretim üyesi, eski Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, 'Osmanlı Maliyesi'nin Şeffaflaşması-Yayımlanan İlk Bütçeler' adlı kitabını TOBB ETÜ'de tanıttı. Parti kuracağı açıklamasının ardından büyük eleştirilere maruz kalan Şener'i, kitabının tanıtım gününde eski AK Parti milletvekilleri ve akademisyen dostları yalnız bırakmadı. Şener, kitabının tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, bir yıldır TOBB ETÜ'de öğretim üyeliği görevi yaptığını belirterek, bu süre içerisinde siyasi görüntülerle tanındığını söyledi. Şener, bir yıllık dönemi verimli bir şekilde hocalıkla ilgili faaliyetlere ayırdığını ifade ederek, bir üniversite hocasının sadece derslere giremeyeceğini, öğretim üyesinin araştırma yapması gerektiğini, bunun hocalığın asli görevi olduğunu vurguladı. Derslere girdiği süre içerisinde yoğun bir şekilde araştırma yaptığını anlatan Şener, ulusal hakemli dergilerde yayımlanmış iki makalesinin bulunduğunu, uluslararası toplantılara sunulmuş iki bildirisi olduğunu, bunların da yayınlanacağını söyledi. Şener ayrıca, 4 kitabının daha çıkacağını belirtti. Şener, TOBB ETÜ üniversitesindeki sözleşmenin sona erdiğini belirterek, "Üniversitede bana sağlamış oldukları imkanlardan dolayı rektörümüze ve çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum" dedi. "Konya ziyaretimde 2 bin 314 araçla karşıladılar" Gazetecilerin sorularını da cevaplandıran Şener, bir gazetecinin Konya ve diğer illere yaptığı ziyarette karşılaştığı büyük ilginin sebebini sorması üzerine, "İllere davetli olarak gidiyordum. Katıldığım toplantılarda Türkiye'nin ekonomisi ve sorunlarıyla ilgili konferanslar verdim. Ama basına en fazla düşen ilk ziyaretim Ağrı ve Konya olmuştur. Ağrı ziyaretimde bine yakın araçla karşılamışlardı. Konya ziyaretimde ise 2 bin 314 araçla karşılamışlardır. Bu büyük konvoylar ve karşılamalar basının dikkatini çekti. Ben şu anda bir karar açıkladım ama henüz bir çalışmaya başlamadım. İl, ilçe, belde örgütlerim yok. Örgütlenmemiş, hatta belirttiğiniz gibi tek başına bir sivil toplum kuruluşunun davetine katılan birinin böylesine binlerce arabayla karşılanması nasıl gerçekleşiyor. Doğrusunu isterseniz bunun nasıl gerçekleştiğini yorumlamam zor. Ama şunu biliyorum; benim organize ettiğim herhangi bir şey yok..Halkın siyasi talebi var.Daha önceki yaptığım bir açıklamada halkın siyasi bir talebi var. Bu talebe karşılık vereceğim, yani bir kararı açıkladım ancak henüz herhangi bir çalışmaya başlamış değilim. Bir kararı açıkladıktan sonra planlama ve değerlendirme yaparsınız. Onun için herhangi bir çalışmaya başlamamış olmamdan dolayı kiminle olduğum konusunda sorular alıyorum. Şu anda herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Beni izlemeye devam edin" diye konuştu. Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın MKYK toplantısından sonra "Hayırlı olsun ama trenden inenin pek başarılı olduğu görülmemiştir" sözlerini hatırlatması üzerine Şener, "Bu olayda AK Parti'nin son MKYK toplantısına katılmamla ilgili olarak asıl dikkat edilmesi gereken nokta şudur; bu Türk siyasi hayatında bir ilktir. Parti içi ilişkiler, ne zaman kopmuşsa orada gürültüler olmuştur. Türk siyasi hayatı bu gürültüler ve kavgaların emsalsiz örnekleriyle doludur, ama bir ilki gerçekleştirme ihtiyacı duydum. Partinin son MKYK toplantısına katıldım. Arkadaşlarla vedalaştım ve veda konuşması yaptım ve Sayın Başbakan'la kucaklaşarak ayrıldım. Kendileri de bir ilki gösterdiler, parti genel sekreteri İdris Naim Şahin'i görevlendirdiler. Beni arabama kadar yolcu etti. Bu manzara Türk siyasi hayatının görmediği ama halkımızın özlediği bir tablodur. Özellikle buna dikkat çekmek istiyorum. Çünkü halkımız kavga, dövüş çekiş istemiyor. Barış, birlik ve kucaklaşma istiyor. İşin ikinci boyutuna gelince ben başarılı olmayı veya başarısız olmayı hesaplamıyorum. Bir yeni siyasi oluşumun oy potansiyelinin ne olacağıyla ilgili kaygılarım yok. Türkiye'nin yeni bir siyaset tarzına ihtiyacının olduğunu düşünüyorum. "Başarının ölçüsü oy potansiyeli değildir" Yeni bir söyleme ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. İnsanımızın birbirini sevmesini sağlayacak bir toplumsal kültürün oluşmasına siyasetin katkı sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Bunlar ülkenin en temel ihtiyaçlarıdır. Bu ülkenin bu ihtiyaçlarına ne kadar katkı sağlarsam kendimi o kadar başarılı sayacağım. Başarının ölçüsü oy potansiyeli değildir. Türkiye'nin sorunlarının çözülmesine sağladığın katkıdır" diye cevap verdi. Yeni oluşuma AK Parti'li birilerinin destek verip vermediğini sorulması üzerine Şener, "Tüm Türkiye benim bu yeni söylemime destek veriyor. Organik birlikteliklerden bahsediyorsanız onu zaman gösterecektir. Şu anda kiminle olduğum hiç belli değil. Henüz yanımdaki ikinci, üçüncü kişileri bile söylemiş değilim. Çalışmaları başlatacağım, bazı kişilerle görüşmeler yapacağım. Bu görüşmeler yapıldıkça beraber olduğum isimler ortaya çıkacak" dedi. "Çalışmalar önümüzdeki haftadan itibaren yoğunlaşacak" Çalışmalara ne zaman başlayacağının sorulması üzerine Şener, önümüzdeki haftadan itibaren yoğunlaşacağını belirtti. Şener, AK Parti milletvekillerinin parti kuracağını açıklamasının ardından kendisine eleştirilerde bulunduğunun hatırlatılması üzerine şunları kaydetti: "Eleştiri demokrasinin özünde vardır. Eleştiriler olacak ki, insanlar daha doğru ve ileri düşüncelere ulaşsınlar. Elbette beni de eleştiren olacaktır. Eleştirileri kabullenebilmek demokratik kültürü özümsemenin bir parçasıdır. Onun için beni eleştirenleri de sağladıkları katkıdan dolayı kabullenmem gerekir. Ama benim üslubumda kavga dövüş yoktur. Eleştirinin demokratik sınırlar içerisinde, nezaket ölçüleri içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum. Yapılan eleştirilere karşı zaman zaman tonu yükselse de herhangi bir şekilde cevap vermeyi şimdilik gerekli görmüyorum. Bu ülkenin vatandaşı olan herkesi seviyorum." Ergenekon değerlendirmesi Şener, Ergenekon soruşturmasında iddianamenin şeklen açıklanmasıyla ilgili bir soru üzerine ise şunları söyledi: "Ne benim ne basın tarafından baştan sona okunmuş ve incelenmiş değildir. Yapılan sözlü açıklamaları, bu açıklamayı da bu program nedeniyle dinleyemedim. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde herkesin görevinin ne olduğu, sorumluluklarının neler olduğu anayasada yasalarca ve diğer mevzuatta belirlenmiştir. Gücünü anayasadan ve yasalardan almadan hiç kimsenin yetki kullanamayacağı bir hukuki çerçeve içerisinde herkes varlığını devam ettirmektedir. Kamunun içinden veya dışından birileri yasaları ve anayasanın kendisine vermediği yetkileri veya verdiği yetki sınırlarının dışında yetkileri kullanıyorsa, kullanmışsa bununla ilgili süreçlerin nasıl tekemmül edeceğini yasalarımız belirlemiştir. Türkiye'de bağımsız yargı vardır. Bağımsız yargı sadece bir savcıdan, bazı hakimlerden de ibaret değildir. Sistemi bir bütün olarak değerlendirmek gerekir. Alt mahkemeler, üst mahkemeler var, anayasa mahkemesi var, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu var. Dolayısıyla bağımsız yargı bizde bir bütün olarak düşünülmelidir. Hukuk devletini geçerli olduğu Türkiye'de yargı üzerine düşeni yapar, yapacaktır. Süreçte kendi içerisinde doğru ve hukuk devletinin gereklerine uygun olarak işleyecektir ve sonuçlanacaktır." Şener, daha sonra kitabını imzalayarak AK Parti milletvekili ve akademisyen dostlarına verdi. DUYGU BEKTAŞ-ANKARA

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)