Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04-11-2012, 21:30   #7
Kullanıcı Adı
onurcan
Standart
Türkiye’nin uzun yıllar kapalı bir toplum olarak yaşaması neticesinde şeffaf bir tartışma ortamının oluşamamış olmasıdır. Uzun yıllar süren vesayetin neticesi olarak, Türkiye’de entelektüel düzeyde dahi yapılan tartışmalar; yanlışlıklar, yanıltıcı ve indirgemeci akıl yürütmeler, yanlış teşbihler, abartılar, bilgi noksanlıkları, eksik gözlemlere ve maddi bilgi hatalarına dayalı kanaatler gibi zaaflarla müpteladır. Kamusal müzakere ve serbest tartışma yokluğu sonucu kendi kompartımanında yaşamaya alışmış, ancak diğer toplumsal hayat tarzları hakkında doğru bilgisi olmayan, bir tür gettoları andıran zihinsel yapılar meydana çıkmıştır. Özellikle dine ve dini pratiklerle ilgili kavramlara ve yapılara ait meselelerin doğru biçimde ifadesi neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Bunun neticesi olarak din ile alakadar bir tartışmanın kaçınılmaz olarak temel unsurları olan sözgelimi tarikat, iman, cemaat, usul, füruat, teferruat, şiarlar gibi kavramların hiçbirinin anlamı doğru biçimde tanımlanmadan yanlış tartışmalara girilebilmektedir.
onurcan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla