07-04-2012, 16:23
|
#2
|
|
Mevcut Koşullar Erdoğan’ın Gerçeğini Ortaya Çıkardı
Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esad, Türkiye Cumhuriyet Gazetesine verdiği röportajın ikinci bölümünde; Receb Tayyib Erdoğan başkanlığındaki Türk hükümetinin gerçek yüzüne ışık tuttu.
El-Esad; Erdoğan hükümetinin Suriye ile kardeşlik ilişkilerini aşarak direk müdahale düzeyine gelmeye çalıştığını ifade ederek, ardından teröristlere sağladığı lojistik destekle Suriye'deki kanlı olaylara bulaştığını belirtti.
Erdoğan hükümetinin hem Suriye hem de Türkiye halkları için tehlikeli politikalar izlediğini ifade eden el-Esad; kendine, egemenlik ve bağımsızlığına saygısı olan bir ülke olarak Suriye'nin bunu kesinlikle reddettiğinin altını çizdi. El-Esad; Suriye'nin, hiç bir şekilde içişlerine müdahale edilmesini kabul etmeyen bağımsız bir ülke olduğunu söyledi.
El-Esad’ın röportajının ikinci bölümünü aşağıda olduğu gibi yayınlıyoruz.
Soru: Sayın Cumhurbaşkanı! Suriye ve Türkiye arasındaki ilişkiler son bir kaç yıl içinde oldukça ayrıcalıklı düzeye gelmişti. Gerek politik düzeyde gerekse sizin ve Türkiye başbakanı arasındaki kişisel ve ailesel ilişkiler için bu böyleydi. Durumların bu hale gelmesi ve ilişkilerin bu şekilde bozulmasına neden olan gerçek portreye ışık tutmanızı temenni ediyoruz.
El-Esad: Herşeyden önce kimin değiştiğini bilmemiz ve belirlememiz gerekiyor. Suriye ile diğer ülkeler arasındaki ilişkilere bakın. Örneğin Irak, Ürdün, İran ve daha bir çok ülkeyle ilişkilerimiz hiç değişmedi. Bunun mukabilinde Türkiye'nin bu ülkelerin geneliyle ilişkilerin nasıl değiştiğine bakın. Yani Türkiye'nin ilişkileri sadece Suriye ile değişmedi, yani bizim açımızdan asıl değişiklik nedenleri Türkiye tarafındadır.
Konu şu ki ilk süreç içinde kardeşlik ilişkileri aşılarak Suriye'nin içişlerine direk müdahale düzeyine geldi. Bu da Suriye'de kesinlikle ve mutlak bir şekilde kabul edilemez. Biz kendisine ve egemenliğine saygısı olan bağımsız bir ülkeyiz.
Bunlar sürecin başında olmuştu. Daha sonra ise Türkiye hükümeti, Suriye'de masum insanları öldüren teröristlere lojistik destek takdim etmekle ülkedeki kanlı olaylara bulaştı. Ve hem Suriye hem de Türkiye halkları için oldukça tehlikeli politikalar izlemeye koyuldu. Bu sadece politik açıdandı. Ben açıklamalarında, dünyada her hangi bir siyasi şahsiyetin sahip olması gereken ahlak yada terbiye ilkelerinde uzaklaşan bu adamın kişisel karakterlerine değinmek istemiyorum.
Soru: Sayın Cumhurbaşkanı! Suriye'nin içişlerine dış müdahale yapılmasına izin vermeyeceğinizi söylediniz. Fakat Erdoğan, yaklaşık olarak her konuşmasında sizden bir şeyler istediğini, size söylediğini ve tavsiyelerde bulunduğunu; sizin ise bunlara cevap olarak şu yada bunu yapma vadinde bulunduğunuzu söylemekte. Erdoğan’ın size ne söylediğini ve sizin ona ne vaatlerde bulunduğunuzu bize söyler misiniz?
El-Esad: Birincisi; senin bu açıklamalara ilişkin söz ettiklerin, benim az önce söylediklerime bir kanıt teşkil ediyor. Yani Erdoğan’ın Suriye'nin içişlerine müdahale etmeye çalıştığını gösteriyor. Erdoğan’ın da Suriye'nin içişleriyle hiç bir ilgisi olmadığına göre ona nasıl ve ne gibi vaatlerde bulunmuş olabilirim! Sizce bunda bir yalan kanıtı bulunmuyor mu! Kendisi bana soruyor ve nasihatlerde bulunuyor, benim ise bir vizyonum bulunmasıyla bunu bir çok konuşmamda açıkladım.
Erdoğan ara sıra reform nasihatlerinde bulunuyordu. Oysa bizler 2011 yılının Mart ayında Suriye'de olayların başlamasından 6 gün sonra bir dizi alanlarda reform paketi ilan etmiştik. Anayasayı tamamen değiştirme dahil olmak üzere reformlarımızın ve vaatlerimizin tamamını hayata geçirdik. Şu an ona sormanız halinde de belki de hala size reformlardan söz edecektir.
Fakat ben şimdi bir kaç soruyu öne koymak istiyorum. Erdoğan reform çağrılarında dürüst olsaydı, neden yıllardan beri hiç bir şekilde bunun sözünü etmedi? Yani 2004 yılında onunla ilişkilerin başlamasından Suriye'de krizin başlamasına kadar neden hiç bir şekilde reformlardan söz etmedi? Ani olarak Suriye halkına olan bu vefa, sevgi ve özen nerden çıktı? Örnek olarak benden daha fazla Suriye halkına özen gösteriyor olması ne kadar mantıklıdır? Şu anda, bir Türk vatandaşı olarak senden Türk halkına daha fazla özen gösteriyor ve onun iyiliğine çabalıyorum dersem buna ne kadar inanacaksın? Sence bu ne kadar mantıklıdır? Şüphesiz bunun bir nifaktan ibaret olduğunu düşüneceksin.
Dolayısıyla Erdoğan başkalarının değil, kendisinin iç durumlarına önem versin. Böylece iddia ettiği “sıfır sorun politikasından” geri kalanı hayata geçirmek belki de mümkün olabilir.
...Devamı gelecek...
|
|
|