Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-08-2012, 12:09   #6
Kullanıcı Adı
Ebul Esved
Standart
ŞAM –Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esad, Türkiye Cumhuriyet Gazetesine verdiği röportajın dördüncü bölümünde baskı ve yaptırımlar ne kadar artarsa artsın Suriye'nin tutumlarından caymayacağını ve ilkelerini satmayacağını belirtti.
Davanın ilkeleri para, gıda yada dış yardımlar için satmaktan ibaret olmadığının altını çizen el-Esad, aksi halde para için onur ve şerefini satan her hangi bir müfsidin tutumlarını aklamak gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı el-Esad bunun ise Suriye'de; kesinlikle ve mutlak bir şekilde kabul edilemez olduğuna vurgu yaptı.
Röportajın dördüncü bölümünü olduğu gibi size yayınlıyoruz:

Soru: Suriye ve Türkiye arasında mevcut kriz içinde Türkiye hükümeti ayrıca yandaş medyası aracılığı ile PKK konusunu kullanmaya ve bu bağlamda Türk halkını Suriye'ye karşı provoke etmeye çalışıyor. Türkiye hükümeti diyor ki; Suriye mevcut krizi fırsat kullanıp, son zamanlarda eylemlerini tırmandıran PKK’yi desteklediğini iddia ediyor. Suriye'nin PKK’ye özellikle Türkiye'ye yakın bölgelerde faaliyetlerde bulunmasına izin verdiğini söylüyor. Bu konudaki yorumlarınız nedir?
El-Esad: Bu iddialar ve söylemler kesinlikle doğru değildir. Bu yöntemde düşünecek olan bir kimsenin belki de gaddarlık alışkanlığı bulunmasıyla başkaları için de aynı yöntemle düşünmektedir. Yani bir alışkanlığa sahip olan bir kimse, herkesin bu alışkanlıkta olduğunu düşünür. Fakat gerçek şu ki; gaddarlık kesinlikle ilkelerimiz, değerlerimiz ve alışkanlıklarımıza aykırıdır. Ülken içinde bir kısım aksaklıklar yaşadığında güvenlik önceliklerinin sırası da değişir. Yani belirli konulara odaklanılmasıyla tüm durumları ve olayları tam olarak denetlemen biraz zorlaşır.
Böylece her hangi bir grubun ülke içindeki hareketi normal koşullara göre biraz daha rahat bir hal alır. Bu süreç içinde belirli bir kısım koşullarda bir kısım Suriyelileri korumada zorlandığımız bir durumda, Türklerin korunmasından sorumlu tutulabilir miyiz! Bu mantıklı mıdır! Sanıyorum ki şu anda Türkiye'de bir kısım güvenlik sorunları bulunuyorsa, bu tamamen Türkiye hükümetinin politikalarından kaynaklanıyor. Türkiye hükümeti kendi hatalarının sorumluluğunu başkalarına yüklemeye çalışıyor.
Röportajın başında söylediğim gibi, bizde bir aksaklık olduğunda size yansıması gayet doğaldır. Bunun tersi de elbette doğrudur. Bu bağlamda sizlere yardım etmek istesek bile, karşılaştığımız sorunlar nedeniyle bunu yapmak oldukça zor olur.

Soru: “Bu konuda size yardım etmekten” neyi kastettiniz?
El-Esad: Bu şu anlama geliyor: bugün PKK yada başka konularda size yardım etmeye çalışırsak bunu başaramayız. Çünkü bizim kendi sorunlarımız bulunuyor ve biz şu anda bu sorunlarla meşgulüz. Bir başkasını korumak yada korunmasına yardımcı olabilmen için önce kendini koruman gerekiyor.
Henüz kendimizi tam olarak korumadan, başkasını korumamız mümkün olabilir mi!

Soru: Fakat ikinci taraf, bu konuda sizden yardım istemediğini söylüyor. Aynı zamanda, bunları sizin gönderdiğinizi söylüyor?
El-Esad: İlk önce buna kanıtları var mı? İkincisi de PKK onlarca yıldır Türkiye'ye karşı savaşıyor. Bunu yapmaları için bizim onları göndermemize hiç gerek yok. İki ülke hükümetlerinin yanında askeri ve güvenlik kurumları arasında güzel ilişkiler olduğunda da PKK yine Türkiye'ye karşı savaşıyor ve eylem yapıyordu..
Aradaki tek fark şudur. Kaos içinde olan yakın bir bölge bulunduğunda onu istismar eder ve kullanırsın. Bu kaos içinde daha rahat hareket eder ve eylem yaparsın. PKK de şu an önceliklerin değiştiği Suriye'de mevcut koşulları kullanmaktadır. Bu da gayet doğal bir durumdur.

Soru: Bölgesel açıdan Kürt davasına ilişkin düşünceleriniz ve algılarınız nedir?
El-Esad: Şüphesiz ki bu bölge oldukça karmaşık olmasının yanında çok çeşit kültüre sahiptir. Her bir kültür bileşenin de varlığını hissetme gereksinimi mevcuttur. Bu da doğal olmasının yanında sağlıklı bir durumdur.
Sorun şu ki; geçen on yıllar içinde bir kısım taraflar bu bileşenleri siyasi hedefler için kullandı. Öyle ki bu bileşenleri milli yada ulusal çıkarların karşında koydular. Şimdi ise vatan gücü yada milli gücün, o vatandaki zenginliklere ve çok çeşitliliğe bağlı olduğunu düşünmemiz gerekiyor.
Bugücün millet, ırk ve kültür zenginliğine bağlı olduğunu düşünmemiz gerekiyor. Fakat bu bileşenlerin bölünme yolunda yürümelerine izin verilemez. Anı zamanda devletin; bu bileşenleri sorun yada korku faktörü olduğunu düşünmesi caiz değildir. Devletin, içinde bulunan her bileşeni zenginlik faktörü olarak düşünmesi gerekiyor. Genel ilkelerde bu böyle olmalıdır.

Soru: Kısa yaza uzun süreçte bölgede bir Kürt devleti görmek mümkün müdür?
El-Esad: Hayır bu bölünmedir. Ben dedim ki; kimsenin bölünmeyi kabul etmesi mümkün değildir.

Soru: Bu Irak yada Suriye'de olursa?
El-Esad: Böyle bir durumda sadece Kürt devleti değil, onlarca küçük devlet olacak. O zaman her bir mezhep, ırk ve millet kendi başına bağımsız bir devlet kurma arayışına girecek. Halklarımızın böyle bir bölünmede çıkar sahibi görüşünde olduğunu sanmıyorum.

Bizler bu bölgede binlerce yıl birlikte yaşadık ve hiç bir sorunumuz olmadı. Bu bağlamdaki sorunlar sadece sömürücülerin bölgeye girmelerinden sonra başladı. Yani Arap Lorens’in bölgemize girmesinden sonra bu gibi sorunlar yaşamaya başladık.
Dolayısıyla birlik, beraberlik ve birliktelik için yaşama mantalitesini pekiştirmemiz ve idrak etmemiz durumunda sömürü ve işgalcilerin çizdikleri sınırları yok edebiliriz. Sorunsuz olarak kardeşçe yaşayabiliriz. Hatta bir kısım daha büyük ülkelerde bu sınırların hiç bir önemi kalmadı.Şu anda mevcut ülkelerimizin sınırları içinde yaşıyor olsak da ilerde daha büyük ülkeler içinde birleşebiliriz. Yani tüm bu kültürleri eşit bir şekilde kucaklayan büyük ülkelerin içinde birleşebilir, yaşayabiliriz.

Soru: iki ülke arasında mevcut kriz neticesinde, tüm sınır boyunca hareket tam olarak durmuş durumdadır. Sınırların iki tarafındaki halklar ekonomik, sosyal ve psikolojik krizler yaşıyor. Bu konudaki yorum ve vizyonunuz nedir?
El-Esad: Bu doğrudur. Şu anda iki ülke arasındaki sınırlar, silah ve teröristlerin Suriye'ye geçirildiği geçitlere dönüştü. Yıllar boyunca bu sınırları nasıl kalkınma sınırlarına dönüştürebileceğimizden söz ediyorduk. Fakat; kalkınma ve terör, kesinlikle birbirleriyle uyuşamaz, birleşemez.

Soru: Suriye'ye çok sayıda yaptırım kararı bulunuyor. Öyle ki bunlar, oldukça güçlü ve Suriye halkına karşı fiili olarak etkili kararlar. Suriye vatandaşlarına oldukça tehlikeli ve olumsuz yansımalarının ortaya çıkmaya başladığı bu kararlara karşı ne kadar mücadele edebilirsiniz?
El-Esad: Hak sahibi olduğumuz sürece, onur ve haysiyetimiz bulunduğu sürece ve ulusalcı vatansever olduğumuz sürece yaptırım ve dayatmalar ne kadar şiddetlenirse şiddetlensin, bizi caydırmak kesinlikle mümkün değildir. Çünkü dava; para, gıda yada dış yardımlar için ilkeleri satma davası değildir.
Aksi durumda, para için onur ve şerefini satan her hangi bir müfsidin tutumunu aklamamız gerekiyor. Böyle bir şey Suriye'de bizlerin açısından kesinlikle ve mutlak bir şekilde kabul edilemez bir durumdur. İlke ve ahlak açısından hiç bir şekilde bunu kabullenmek mümkün değildir.

Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esad Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajın üçüncü bölümünde Suriye’deki krizin genel olarak dış kaynaklı olduğunu, şu an Suriye’de savaşan Arap kökenli ve radikal İslamcı militanların bunun en iyi kanıtı olduğunu söyleyerek sınır ötesinden Suriye’ye kaçırılan silahlar ve dışarıdan akıtılan paralara dikkat çekmişti.
Cumhurbaşkanı el-Esad röportajın ikinci bölümünde de, Türkiye Başbakanı Receb Tayyib Erdoğan’ın politikalarını mezhepsel temeller üzerine kurduğunu, koşulların kişisel konumu ve ekibinin konumundan kaynaklanan kişisel ajandalar uyguladığını gösterdiğini, dolayısıyla Arap arenasındaki güvenilirliğini kaybettiğini, ne kendisinin ne de güvenilirliğinin artık mevcut olmadığını söylemişti.
Erdoğan hükümetinin teröristlere lojistik destek sağlayarak Suriye’deki kanlı olaylara karıştığını belirten el-Esad, Erdoğan’a cesur olup sayısız hatasını itiraf etmeye çağırarak Arap halkı ve özellikle Suriye halkının kendisini ancak bu şekilde affedebileceğinin altını çizmişti.
Ebul Esved isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla