İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Tarih Ana Bilim Dalı Başkanı olan Mehmet Ö. Alkan, Neşe Düzel'in soruları üzerine şunları söylemiş:
Alıntı:
Atatürk'ün Kürtlerle ilişkisi neydi?
Başlangıçta normal ama 1925'ten itibaren iki taraf için de ipler koyuyor. Bu tarihten itibaren Kürtler de, Ankara da bu meseleyi barışla çözme umudunda değiller artık.
M. Kemal Kürtlere özerklik sözü vermiş miydi?
İzmit'te gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu düşünülebilir" gibi bir ifadesi var. Cumhuriyet arşivleri açıldıkça bu konuyu anlayacağız. Lozan'ın imzalanmasından sonra, İsmet İnönü'ye, "Musul ve Kerkük'te büyük Kürt nüfusu var" denince, İnönü, "Kürtler de aslında Türklerden gelmiştir" diyor. Meşhur "Kart kurt" Türk tezinin ilk resmî ifadesidir bu! İsmet İnönü bunu muhtemelen Atatürk'ün de bilgisi dâhilinde söylüyor. Daha sonra yaşanan Şeyh Sait İsyanı da zaten bir manada "biz Türk değiliz, Kürt'üz" demekti.
Kürtler Atatürk döneminde kaç kez ayaklandı?
Beş, altı ayaklanma var. 1919'dan itibaren başlıyor ayaklanma. Sorun şu... İttihat Terakki döneminden itibaren bir Türk milliyetçiliği hikâyesi başlıyor. Aslında 1924 Anayasası'nda ve ondan sonra çıkan vatandaşlık kanununda da, "Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür" diyen o meşhur ifade var. Yani Türklüğü bir hukuki kavram, bir kimlik olarak tanımlamak var. Ama bu, 1925'ten itibaren bir kenara bırakılıyor ve etnik kimlik ön plana çıkmaya başlıyor.
|