02-03-2013, 23:23
|
#2
|
|
Alıntı:
Ebu yahya Nickli Üyeden Alıntı
Kardeş, sadece tebliğle olacak demedim zaten. Sonunda bir savaş(cihad) olmak zorunda önce tebliğle insanlara tevhid anlatılır.Sonra insanlar bir cihadi cemaat etrafında toplanır.Ve sonra silahlı mücadele olur.Bu sıralamaya göre ilerlemek gerekir.Kuran ve sünnete uygun mücadele yöntemi budur.Parti kurmak,demokrasi yoluyla mücadele etmek gibi şeyler islama aykırıdır.Ve küfür,şirk yoludur.Müslümanın mücadele yöntemi İslama uygun olmalıdır.Başarılı olsa da olmasa da yöntem islami olmalıdır.Silahlı mücadele yani cihad korkulacak bişey değildir.Allah'ın kesin emridir.Bu yolda başına gelebilecek felaketler Allah'ın rızasını kazanmak için bir sebeptir.Kanlı bir iç savaş olması zaten kaçınılmazdır.Ve Allah bunu elbette bilerek cihadı emretti.Allah yolunda canlarıyla,mallarıyla cihad edenleri tespit etmek için bir imtihandır.Siyaset islam devleti kurulduktan sonra yapılır.O da islami prensiplere göre yapılır.İslam devleti kurulana kadar ki süreçte ise anlattığım şekilde mücadele edilir.Küfür sisteminde siyaset yapmak demek kafirlerin kanunlarını kabul edip taviz vermek demektir.İslam böyle bir mücadele yöntemini kabul etmez.Siz de bu yanlış yolda ilerlemeyin ve tağutların tuzağına düşmeyin diye bu uyarıyı yapma gereği duyuyorum.Laik sistem Müslümanları böyle kendi içine çekiyor.
|
Anlaşılan o ki sen İslam siyasetinden pek anlamıyorsun.Senin anlayacağın bir dilden bazı örnekler vereyim ki ikna olasın..
Laik sistem bizi kendi içine çekemez lakin halkımıza, laikliğin dinsizlik olduğunu iyice kafalarına yerleştirip bunun tağuti sistemlerden biri olduğunu beyinlerine odaklarsak başarılı oluruz.Kansız devrim olmaz ama o senin dediğin silahlı cihad en son çaredir.O da şöyle olur.Filan parti tekbaşına iktidar olduktan sonra anayasayı şeriat kanunlarına göre düzenlerse elbette ki buna karşı çıkacak olan aleviler, kemalistler, dinsizler, laikçiler silahlara sarılabilirler.İşte o zaman biz de silahlara sarılmak mecburiyetinde kalırız.Taa baştan da demiştim.Bu millet henüz şeriata hazır olmadığını...
Bakınız Suriye ve Mali'de ki mücahidlerin durumuna...Onlar mevcut laik ve dinsiz iktidar hükümetlerine karşı silahlanmışlardır.Bunlara biz hak veriyoruz.Bizim ülkenin durumu onlardan biraz farklıdır.Ordumuz şeriatı benimserse Allah'ın izni ile şeriatın ülkemize gelmesi pek kolay olur.
Önce anayasa ile şeriat kanunları getirilecek eğer, halkımız buna razı olmazsa işte o zaman kanlı bir içsavaş kaçınılmaz olacaktır.Mühim olan saflarımızın hangi yönde olduğudur.Ülkemizde hiç kan dökülmeden şeriatın gelmesi dünya gözüyle çok zor görülse de yüce Allah bu millete hidayet verip kalbini ve istikametini şeriata yöneltirse kansız olarak şeriatın gelmesi mümkün olabilir.Nasıl ki peygamber efendimiz (S.A.V.) Medine'ye hicret ettiğinde, hatta oranın halkı kendiliğinden müslüman olmuş olup oranın halkı ilahiler okuyarak peygamberimizi büyük bir neşe ile karşılamadılar mı?Hani orada hiç çatışma oldu mu?Olmadı.Sonrasında ise 13 sene içinde bir İslami devlet ve ordu kurarak Mekke'yi kansız olarak feth etmedi mi?Demek ki bazı yerlerde seriyyeleri salıp kafirlerin kervanlarını ele geçirip,onlara ekonomik ambargo koyarak zayıflattıktan sonra Mekke üzerine ordusu ile birlikte yürümedi mi?Bunlar hep o günün şartlarında bir siyaset anlayışı idi.
Bundan sonra yine kendi bildiğini okuyacaksan sana selametler dilerim.Şunu da unutma ki müslümanlararası diyalog olmadığı müddetçe şeriatı bu ülkeye asla getirilemeyeceğini de aklınızdan çıkarmayınız.Zorla şeriat getirilmez.Bunun ilerisi pek parlak da olmaz.Halkımız şeriatı sevecek ki Allah ise onlara yardım etsin..Bu millet kendisini iflah etmezse şeriatın gelmesi muhaldir.Halkın zorla ve istemediği bir şeriatın kaç sene sürebileceği de meçhuldür.
Konu MEÇHUL ADAM tarafından (02-03-2013 Saat 23:27 ) değiştirilmiştir..
|
|
|