03-14-2013, 18:50
|
#39
|
|
Alıntı:
Nasıl din kişilere kısas hakkı vermez hak sahibi kişi eğer hakkından vazgeçmez diyet kabul etmez ise kısas haktır bunu ne A.B müzakereleri nede günümüz hukuk kuralları yok sayabilir.
|
Kısas mü'minlere emredilen hukukta haktır. Orda dahi kişiler değil yetkili otorite uygular. -En hafif ifadeyse- gerçeklik algısını yitirmiş bir cümle. Bizim coğrafyamızda bir yakını ölen, katili öldürüp de ben kısas hakkımı kullandım dese otorite "iyi o zaman, hak yerini buldu" mu diyecek? Böyle birşey var mı, olabilir mi? Kaldı ki İslam hukukunun uygulandığı yerde de bu olamaz. İlhak-ı hak meşru değildir. Kan davasıyla kısası ayıran birşey olmasın mı?
Alıntı:
Bugün pembe gözlüklerle hepimiz kardeşiz türküsünü çağıranlar yarın güvendikleri adamlar(ki bunlar başta öcalan iti olmak üzere tüm pkk ve bdp heyeti oluyor) eyalet sistemi gelsin fedaralizm gelsin katalonya gibi ayrı milli takım ayrı bayrak ayrı devlet dediklerinde yine demokrasi ile yine hepimizzzzzz kardeşiz türküleri ile aslında onlarda eskiden inançlıydı namaz kılardı yalanları ila mücadele ederler.
|
Gerçekçi olmasa da "hepimiz kardeşiz" söylemi "son Türk-Kürt öldürülene kadar savaşacağız" söyleminden her halükarda daha sağlıklıdır. Siyaset konuşuyoruz arkadaşlar, çocuklar arasında küs-barış oyunu gibi birşey değil bu. "Sen aslında barışmak istemiyorsun!" diye dudak bükecek bir organizma değil devlet. İnsanların barışa inanıp inanmadığını ölçemeyiz, bu konunun hiçbir önemi yok, zaten bir kere barış-savaş konusunda akidevi bir birliktelik olsa 30.000 insan ölmezdi. İnsanları barışa zorlamaktır sürecin gayesi, bu kadar basit.
İşin diğer boyutu Osmanlı'nın Rumeli'de yaşadığı sorunlar bir neden değil bir sonuçtur. Ulusçuluk akımının bir sonucu. Aynı nedenler olursa aynı sonuç olmasına şaşırmak ahmaklık olur. Evet, tarih tekerrürden ibaret, ibret almak lazım. Ulusçu bir paradigmayla siyasi bir ayrılık peşinde koşanlar kürt halkına yazık eder. Bunun olası bir şey olmadığı bence açıktır ama ulusçuluk ulusçuluğu besler, düşmanlık düşmanlığı körükler. "Ayrılırsanız öldürürüz" tehditinin (bu da garip bir tabu, bahs-i diğer) cevabı "iyi bari, o zaman kalalım" olmaz. Tersinden "ayrılmamıza engel olursanız yakarız"ın cevabı "peki ayrılın o zaman" olmaz. Devletçi-örgütçü insanlar kendinde garip bir güç vehmedebilir, hep öyle olmuştur ama Allah adillerle birliktedir. Allah beraber yaşama arzusunu adil bir zeminde kurgulayıp müslüman kardeşini sevmeyi imani bir sorumluluk bilenleri; ulusal menfaatleri, kabile-ırk-soy-milliyet asabiyeti uğruna milyonlarca insanın ölmesini isteyenlere galip getirsin, amin..
|
|
|