Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12-10-2014, 15:00   #2
Kullanıcı Adı
MEÇHUL ADAM
Standart


(ALINTIDIR)

Osmanlıca’yı okullarda zorunlu ders olarak okutma peşinde koşan AKP zihniyeti, bundan tam bir sene önce 400 yıllık Osmanlı arşivi binasını otele çevirmiş ve orada bulunan 100 milyon belge ve 370 bin defterlik arşivi, TOKİ tarafından Kağıthane deresi yatağına yapılan yeni binaya nakletmişti.

O dönem bu nakle itiraz eden bilim adamından biri olan Prof. Dr İlber Ortaylı şu yorumu yapmıştı; “Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nin yeri Bab-ı Ali’dir. Osmanlı arşivini Kağıthane’ye taşımak ayıptır, görgüsüzlüktür, densizliktir. Eski bir imparatorluğun, eski bir milletin yönetimine yakışmıyor bu kadar laubalilik"
Nitekim korkulan oldu, haziran ve temmuz aylarındaki yağışlarda dere yatağına kurulan yeni arşivi iki kez su bastı. Yüzlerce yıllık belgeler çürüdü.

Eğer Osmanlıca dersinden maksat “ecdada sahip çıkmak idi” ise, Hangi mantıkla 4 asırlık arşiv binasını otel yaptınız? Yüzyıllık arşivi hangi mantıkla dere yatağına taşıdınız?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'yeni nesiller Osmanlıca arşivlerini okuyabilmeli' diye savunduğu arşivler, dere yatağında bulunması nedeniyle nemde kaldığından silinmeye yüz tutuyor...

Yok, maksat, dedelerin mezar taşlarıysa, bizzat Çevre ve Şehircilik bakanınız (Erdoğan Bayraktar’ın) 14 Ağustos 2014'de kendine aile mezarlığı açmak için Karacaahmet’teki tarihi mezarları yıkıp mezar taşlarını tahrip ederken niye çıtınız çıkmadı?
MEÇHUL ADAM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla