Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11-29-2017, 10:49   #2
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
MYAMMAR ARAKAN MÜSLÜMANLARI
MÜCAHİTLER İSYAN ETTİ

Arakanlılar'ın bilinen tarihte yaşadığı en büyük acı 28 Mart 1942 baskı ve zulüm gören Arakanlı Müslümanlar, 1942'de Minbya şehrine bağlı Çanbilli Köyü'nde başlayan ve bütün Arakan'a yayılan katliamlarda en az 150 bin Arakanlı Müslüman öldürüldü.Bu durum 2. Dünya Savaşı bahanesiyle hiç dikkate alınmadı Çünkü dünyayı paylaşma savaşına girişen "süper" güçler için Arakan'da öldürülen Müslümanlar önemsiz birer varlıktı.*

Burma yönetimi Arakanlı Müslümanları Hindistan'a göç etmeye zorlayıp, üstüne geri dönmesinler diye mal varlıklarına el koymuştu. Budistler, 1947 yılında yeni bir saldırıyla katliam girişiminde bulundular.katliam ve eziyetler üzerine Arakanlı Müslümanlar Cafer Kaval isimli Rohingyalı(Arakanlı Müslüman) bir mücahitin etrafında birleşti ve yönetime karşı ayaklandılar. ayaklanma bir işe yaramadı.Burma idaresi kurduğu "Burma Toprak Gücü" isimli Müslümanları öldürmeye yemin etmiş Arakanlı Budistlerden oluşan sınır kuvvetiyle binlerce Arakanlı Müslümanı makineli tüfeklerle tarayıp, öldürerek göçe zorladı.
50 binden fazla kişi Doğu Pakistan'a göç etti.

Arakanlı Müslümanların güçleneceğinden korkan Burma Devleti'nin Başbakanı U Nu, ve çok yakın dostu Siyonist İsrail'in ilk Devlet Başkanı David Ben Gurion'un Filistinlilere uyguladığı bir taktik geliştirecekti. U Nu, Budist Burma Toprak Gücü ile birlikte Müslümanlara kıyıma devam ederken, diğer yandan Rohingyalılara birtakım haklar vereceğini vadediyordu.Böylece Müslümanlar arasında ayrılık yaratmayı planlıyordu.*

Müslüman halk mücahitlere güvenmemeye başladı.myammar hükümeti 1954 yılında "Muson Operasyonu'yla" Müslümanlar arasından seçilen gönüllülerin de katıldığı ordu güçleriyle masum Rohingyalıların üzerine yürüdü. binlerce mücahit ve Müslüman acımasızca katledildi, köyler yakıldı. Kısacası Burma hükümeti Müslüman'ı Müslüman'a kırdırmıştı.

sürekli olarak katliam korkusu içinde yaşayan Rohingyalılar parlamenter demokrasinin geldiği Burma meclisinden istekte bile bulunmaya çekinmişti. Hatta Burma hükümetinin "özerklik" vaadi reddedilmiş, Arakan'ın Burma'ya bağlı kalması Rohingyalılara sadece vatandaşlık verilmesi teklif edilmişti. Arakan'da bir devletin kurulması demek Müslümanlara karşı fırsat kollayan Budistler için koz olacaktı hükümet "Mayu Sınır İdaresi"altında Maungdav, Butidaung ve Ratedaung"un batısını içine alan bölgeler için özel bir birim oluşturmaya karar verdi.

Arakan eyaletindeki şehirlere verilen haklar özerklik anlamı taşımıyordu. Müslüman bölgeleri ordu mensupları tarafından yönetilecekti.kısacası Arakan cunta baskısı altında yönetilecekti.Yasa yürürlüğe girdikten sonra Arakanlı Müslümanlar askeri yönetim altında inim inim inlemeye başladı.
Fakat Arakanlılar bu askeri yönetimi bile arar hale geldi.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla