Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
ŞEYH ŞAMİL KAFKAS KARTALI
AHULGO MUHAREBESİ
*Rus General Grabe; “Şeyh Şâmilin oğlunu rehin istedi Aksi hâlde top ateşiyle kaleyi yıkıp, beşikteki çocukları öldüreceğini söyledi Bu şart bir ölümdü ve esâretten farksızdı müslüman Türkler ölüme severek gider esâreti canı pahasına da olsa kabûl etmezdi *Rusların elinde binlerce kafkas esiri vardı serbest bırakmak için şeyh şamilin çocuğunu esir almak istiyorlardi verilecek rehinin karşılığında, binlerce ma’sûm çocuk ve kadının hayatı,kurtulacaktı Şeyh Şâmil’in babalık şefkatiyle dolu merhametli kalbi susmuş ve sarsılmaz bir kaya gibi katılaşmıştı. oğlum Cemâleddîn’i götürün ruslara rehin verin ve kafkas çocuklarını kadınlarını kurtarın emrini verdi. Oniki yaşındaki Cemâleddîn’i alıp götürdüler.*Şeyh Şâmil, dkadınları çocukları yaralıları kendi çocuğunu ruslarda esir bırakarak kurtarmıştı şehîd olan yiğitlerin defnedilmesini emretti. Ruslar onbeş gün boyunca savaşmayacaklarına namus sözü vermişlerdi ancak namuslarını unutan General Grabe, topları ve tüfekleriyle ahulgo kalesine ateşe başladı sözü can ve şeref bilen Şeyh Şâmil ve yiğitleri, Rus namertlerine karşı savunmaya geçtiler. Atılacak barut ve mermi kalmamıştı. Açlık ve susuzluktan, bitkin hâle gelmişlerdi. *Şeyh şamilin mücahitleri şehîdlik şerbetini içinceye kadar çarpıştılar. İmâm Şâmil; “Ey şehâdete susamış yiğitlerim! nâmertlere yol veriniz. kaleye sokulsunlar, kılıç menziline girsinler son sözümüzü söyleyelim” diye emretti. Rus topçuları gülleleri savuruyordu silâhlar mermi kusuyordu. Her düşen gülle, kaleyi harabeye dönderdi rus General, kırkbinlik ordusuna hücum emretti. Toplar tüfekler rus piyadeler kan kusuyordu
*Ruslar kafkas Kalesi ahulgoya gelmek için Koysu ırmağını geçtiler. ölüm kalesi ahulgodan kafkaslar kocaman kaya yuvarlıyordu alçak Rusların üzerine taşlar, kayalar eli kılıç tutan mücâhidler, kadınlarıyla birlikte Allah Allah tekbîrleriyle top ve tüfeklerin üzerine atılıyordu kafkas kalesinde binlerce şehit verilmişti Yıldırım gibi saldıran Şeyh Şâmil ve yiğit mücâhidlerinin kılıçları şimşek gibi kalkıyor, binlerce rusun kafasını koparıyordu *gazi şamil düşmanı öldürmek azmiyle çarpışıyordu. General Grabe, ordusunun yok olduğunu görünce, ihtiyât birliklerini derhal bu ölüm-kalım savaşına soktu. Kale duvarlarına düşman askerini yerleştirdi müslüman Mücâhidler, yaralarına aldırmadan son nefeslerine kadar çarpışıyordu kadınlar amansız bir mücâdele veriyor. Yaşlılar, hastalar ve çocuklar esîr düşmemek tüm gayretleriyle mücâhid gazilere yardım ediyordu *Şeyh Şâmil’in elindeki kılıç görülmemiş bir sür’atle inip kalkıyor, çifte su verilmiş uzun kılıçdan şimşekler çakıyordu. Şamil şehîd edilen iki yaşındaki yavrusu Muhammed ile amcasının acısını kalbine gömmüştü. Akşam olmuş,yiğit askerler şehîd olmuştu. düşman rus askeri çocuk ve yaralıları katletti. Şeyh Şâmil, ağlayan iki yaşındaki oğlu Gâzî Muhammed’i sırtına bağlayıp, çarpışa çarpışa geçit vermez dağ yoluna yürüdü
*General Grabe,alçakça teslim aldığı ölüme bile gülümseyen mübârek şehîdlerin ölüsünü vahşice katletti şehâdete kavuşan kadın ve çocuklara saldırdı Şeyh Şâmili ölü veya diri bulmaya çalıştı. Şeyh Şâmil’in mektûbunda şunlar yazılıydı Ey General Grabe! Kafkasya’nın bağrında Ahulgoh gibi binlerce kale var. eceline susamış düşmanı, Allahü teâlâya duâ ederek bekliyoruz
*çarına haber ver. Silâhlarınızın vücûdumda açtığı yarayı, şifâ kaynağı Dağıstan otlarından ilâçlarla sararak, yeni bir harbe hazırlandım. Gönlümdeki evlât, eş yaralarının hiçbir ehemmiyeti yoktur. Geri kalan çocuklarımı Allahü teâlâya vatanım için feda ettim. Çarınıza herşeyi verebiliriz, fakat vatanın hürriyet ve şerefini asla! *Ahulgoh’da aldığınız kanlı ders yetmediyse hazînelerinizle tekrar geliniz. Yalanlarınızla askerlik şerefini lekelediniz Ormanlarımızı, ekinlerimizi yakıp, kavurunuz.tüm yaptıklarınız hürriyet aşkımızı körükleyecektir. Petro’larınız, Katerina’larınız Çarlarınız ölecek, gözleri arkada olacaktır. Kafkasya hürriyetine kavuşacaktır. Allahü teâlâ, hak ve vatan uğrunda çalışanlara yardımcı olsun.”
|