Tekil Mesaj gösterimi
Alt 06-21-2018, 06:44   #2
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak şiirfm.com

*Yemenli Onbir Kadın Dursun Ali Erzincanlı

Şiir gibi bir ev*Yeryüzünün en saadetli evi*
aişe annemiz..*11 kadının hikayesini anlatıyor Yemenli, 11 kadın Kocalarını anlatıyor
söz veriyolar*Hiçbir şey gizlemeyecekler birinci kadın başlıyor..kocam yalçın dağda zayıf bir deve *
kolay değil çıkılsın*semiz değil götürülsün,*
sert mizaçlı huysuz, gururlunun tekidir*
ikinci kadın kocamın kötü huylarını istemem
anlatmaya başlarsam hiçbir şey bırakmam
sıra üçüncü kadındadır*kocasını kötüler*
kocamın boyu uzundur ama aklı kısa*
konuşursam boşanırım*
dördüncü kadın kocasını över*
kocam tıhame gecesi gibidir*ne sıcaktır ne soğuk*
ne korkulur ne usanılır*

söz beşinci kadındadır*kocam içeride pars*
dışarıda arslan gibidir*bana hesap sormaz*
altıncı kadın anlatır*çok yer, içtimi sömürür*
yiyip içmekten başka düşünmez*
yedinci kadın ahhh çeker kocam beni döver
başımı yarar, vücudumu yaralar*
sekizinci kadın kocasını tavşana benzetir*
güzel kokulu bitki gibi hoş kokar*
dokuzuncu kadın kocam boylu posludur*rahattır*
evi meclis gibidir misafir perverdir*
onuncu kadın kocam da maliktir*her hayra maliktir*
çok devesi vardır*develer, kesilmek üzre bekletilir*
Ve söz..*onbirinci kadın ümmü zer dedir*

kocam ebuzerdi* amma ne ebuzer..*
beni dağ kenarında gördü*ziynetle doldurdu*
beni hoşnut kıldı*kendimi bahtiyar ve yüce bildim*
beni atları kişneyen, develeri böğüren*
ekinleri sürülüp daneleri harmanlanan*
mesut bir cemiyete getirdi*ben söz sahibiydim*
hiç azarlanmadım..*akşam yatar, sabah uyurdum*
doya doya süt içerdim.*ebuzer evden çıktı..*
Her tarafta süt tulumları çalkalanmaktaydı*
Kocam Beni bıraktı, evlendi*Bende evlendim*
kocam Ey ümmü zer ye, iç ihsanda bulun derdi*
Buna rağmen*ikinci kocamın verdikleri
Ebu zerin en küçük kabını dolduramaz……*
Yemenli onbir kadının hikayesi bitmişti..*

Efendimiz..*Aişe annemize gülümsedi
Eyy aişe ben sana ebu zer in ümmü zere nispetiyim fark Ebu zer ümmü zeri boşadı*biz beraberiz*
Aişe annemiz, ya resulallah Beni nasıl seviyorsunuz
Efendimiz..*tebessümle cevap verdi
Eyy aişe*İlk günkü KÖRDÜĞÜM gibi…


*Esma’ya Mektup –

Müslüman Kardeşler Teşkilatı liderlerinden*Muhammed Biltaci‘nin, Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda darbe karşıtı gösterilerde keskin nişancıların kurşunu ile hayatını kaybeden kızı*Esma el-Biltaci‘ye hitaben yazdığı mektup Rabbim şehadetini kabul eylesin, rahmeti ile kuşatsın. Bu kutlu yolda yürümeyi bizede nasip eylesin. Müslümanları muzaffer eylesin inş.

Esma’ya Mektup

"Sevgili kızım ve değerli öğretmenim…Sana elveda demiyorum yarın görüşmek üzere. Başı dik yaşadın. Tüm engelleri reddederek hürriyete sınırsızca âşık oldun. Bu ümmet, uygarlıkta hak ettiği yeri alabilsin diye onu diriltmek ve inşa etmek için ufuklar arıyordun. Akranlarınla meşgul olmadın. derslerinde birinci olmana rağmen öğrenmeye açlığın dinmedi. sohbetine doyamadım. Vaktim, mutlu olacak kadar geniş değildi. Rabiatul Adeviyye’de son kez bir araya geldik "Sen bizimle olduğunda bile bizden ayrısın" diyerek sitemini dile getirmiştin. Ben de sana, "Bu hayat birbirimize doyacak kadar geniş değil. Birbirimize doyalım diye Allah’tan cennetinde bize bu sohbeti vermesini temenni ediyorum" demiştim.

Sen şehit olmadan seni rüyamda gelinlikler içinde gördüm. eşsiz bir güzellikteydin. sana, "Bu gece düğün gecen mi" diye sordum. Sen de "Düğünüm olacak" demiştin. Çarşamba günü, öğlen vakti şehit oldun senin rüyamda bana ne demek istediğini anladım. Allah’tan seni şehit olarak etmesini niyaz ettim.şehadetin, haklı olduğumuzu ve düşmanımızın batıl olduğu inancımızı pekiştirdi. yanında olamam, son bir kez seni göremem alnına öpücük konduramamam cenaze namazını kıldırma şerefine nail olamamam beni üzdü. Beni bunlardan alıkoyan, ölümden veya karanlık hücrelerden korku değil, uğruna canını verdiğin davayı devrimi sürdürebilmekti.
Zalimlere karşı başın dik direnirken gaddar kurşunlar göğsüne saplandı ve ruhun yüceldi.

Ne kadar güzel bir azmin ve terbiye edilmiş nefsin vardı. İnanıyorum Allah’a verdiğin söze sadakat gösterdin, Allah da sana verdiği söz şehadet şerefini bize değil de sana bahşetti.Son olarak, sevgili kızım ve değerli öğretmenim…Sana elveda demiyorum bilakis görüşmek üzere.. Buluşmamız, peygamber ve ashabıyla Havz-ı Kevser’de olacak. Sonsuz kudret ve hükümranlık sahibi Allah’a yakın, O’nun nezdinde şerefli bir konumda. Ayrılmamak üzere, birbirimize doyma temennilerimizin gerçekleşeceği bir buluşma…

Sen Yoktun – Dursun Ali ERZİNCANLI

Sen Yoktun

Sen yoktun sultanım,*Hazreti Adem’deydi nurun,*
Önce cenneti,*Sonra yeryüzünü şereflendirdin,*
Adem nuruna affedildi,*Arafat bu affa şahitti.
Sen yoktun,*Nuhun gemisindeydi nurun,*
Dalgalar yeryüzünü boğarken
Toprağın bağrındaki su,*
Gökyüzüyle buluşurken,*
Ve bu bir ilahi azap derken,*
Allah nurunu taşıdı Tufan nurunu selamladı
Sen yoktun,*Hazreti İsmail’in alnındaydı nurun,*
İbrahimi bir dua yükseldi kimsesiz çöllerden,*
Rabbimiz Onlara Senin ayetlerini okuyacak,*
Kitap ve hikmeti öğretecek
Onları temizleyecek bir elçi gönder,*
Amin dedi on sekiz bin alem,*
Nurunla aydınlanan minicik ellerini semaya kaldırarak,*

Amin dedi İsmail*Hira Nur dağı aminle ayağa kalktı
Medine’den bir amin yankılandı Sevr dağında.
Sen yoktun sultanım,*
Hazreti İsa, Ahmed diye muştuladı
Alemlerin efendisi diye seslendi,*
alemin reisi geliyor,*Bekleyin Ahmed geliyor,*
Kainata rahmet geliyor,*Ölüleri dirilten nefes oldun,*
Ama sen yoktun,*Hz Abdullah’ın alnındaydı nurun,*
Başı eğik gezerdi mazlum Varaka seni arardı
Anneler kız çocuklarını hep ağlayarak severdi
Ağlayarak süslediler ölüme,*
Sen yokken sultanım,*
Canlı, canlı toprağa gömülmenin adı
Anne yüreğinin çıldırtan çaresizliği
Ve yavrusunun ölüme gidişini seyretmekdi
En son çocuk atılırken çukura,*

Ve tebessüm ederek Hira Nur dağı
Melekler süslüyordu Hira’yı,*
Efendisine hazırlanıyordu Cebel-i Nur,*
Efendisine hazırlanıyordu Mekke,*
Alem efendisine hazırlanıyordu,*
Kainatın gözü Hazreti Amine’deydi,*
Toprak yalvarıyordu Rabb’ine,*
Gel diye ağlıyordu mazlumlar gözler semada,*
Ve bir gelişin vardı Ya Rasulallah Bir inişin vardı
Önünde cebrail Ardında yalın kılıç melekler
Bir inişin vardı yer yüzüne,*
Yetimler en huzurlu geceyi geçirdi
Öksüzler annelerine sarıldı doya, doya.
Sonra bir sessizlik kapladı seher vaktini,*
Herşey sus pus olmuştu,*

Hadi diyordu yıldızlar, hadi diyordu ay,*
Kainat isimini duymak istiyordu,*
Ve bir ses yükseldi Amine’nin evinden;*
Muhammed Karanlıklar aydınlığa bıraktı yerini,*
Muhammed !*Melekler öptü nurdan ellerini,*
Muhammed Seni yaratan Allah’a kurbanız
Sana ad veren Rahman’a kurbanız,*,*
Susuz topraklara rahmet indi seninle,*
Annenden sonra, anne Halime sevindi seninle,*
Yağmura mı ihtiyaç var ?*Kaldır parmağını,*
Yağmurları salsın Allah.*tut ağacın yaprağını,*
Köklerini çıkarttırıp yanında yürütsün Allah,*
Yeterki sen iste,*Ya Rasulallah,*
Dağlar, taşlar dile gelsin,*
Dilsiz çocuklar ellerinden tutup,*
Ente Rasulallah desin,

Sen vardın,*Bedir kardı,*Uhut dardı,*Hendek yardı,*
Yiğitlerin vardı,*Ölmek için yarışan yiğitlerin,*
Hele bir Enes’in vardı Ya Rasulallah !*
Uhut’ta öldüğünü duyunca“Niye oturuyorsunuz ?”
Onlar Allah’ın Rasulü öldürülmüş” deyince,*
“Peki o öldükten sonra yaşayıp ne yapacaksınız ?”*
“Kalkın ve onun gibi ölün!” demişti,*
Ve savaşın en yoğun olduğu yerde şehit düştü,*
Hem de ne şehit Vücudu tanınmaz haldeydi.*
Kızkardeşi parmaklarından tanıdı onu,*
Musab ın vardı senin,*Uhut’ta sancak taşıyan,*
aşkla sana bağlıydı melekler Musab’ın suretindeydi
Ebu Hureyren vardı,*Acıkınca sana bakar
Sen anlardın,*gel !” derdin, sen gittin hüznün kaldı,*
Hasretin kaldı gökde,*Bilal ezan okuyamaz oldu,*

Ne zaman teşebbüs etsek
Muhammed Rasulullah demeye,*
Dizler çöker kendimizden geçerdik
günler ay,*Aylar yıl Ve asırlar oldu,*
Sensizliğe açtık gözlerimizi,*sen bırakmazsın bizi,*
Sen şehitlerin sultanı,*Sen varsan şehitler ölmez
Ebu Talip Şam’a giderken Beni kime bırakıyorsun ?”
Ne anam var ne babam ?”*Ebu Talip bırakmamıştı
Sen ümmetini kime bırakıyorsun Ya Rasûlallah ?*
Bırakma bizi Allah;*Sen içlerindeyken azab etmeyiz buyuruyor,*Bırakma bizi !*Hayatı seninle öğrendik
Kulluğu seninle tanıdık,*Duayı senden öğrendik
Hazreti Ömere Kardeşcik” dedin
Bizler Ömer değiliz ama,*
Bütün dualarımız senin için,*

Ey Rabbimiz !*Rasulünü haberdar et !*
Ona binler salat, binler selam !*
Habibine Makam-ı Mahmut’u ver,*Ona lutfet,*
Onu refik-i Ala’ya yükselt,*Bizi affet,*
Onun hatrına affet,*Zatının hatrına affet.*
Ne olur affet bizi,*Bizi affet.


Bir Avuç Hüzün Rabbim Dursun ali erzincanlı

Bir avuç hüzün Rabbim*Bir damla su kalbim*
Ne vakit düşse eline nefsimin*
Solar masivada güllerim.
Ey şu denizler gibi dalgalanan kalbimi*
Kudreti elinde tutan Rabbim*
Yüzümü kendine çevir*
Senden gayrısını görmeyeyim.
Nurunla yak ki siracım, kor olsun*
Erisin varlığım Sen de, yok olsun.*
Süzülüp aksın gözümden ruhum.*
Bir incidir gözyaşı*Umman-ı aşkta kaybolsun.
Buyur Rabbim diyeyim*Bu emanetin.*
Senden aldım Sana getirdim.*
Bu kalple, yalnızca seni sevdim*
Yalnızca Habibini ve Seni sevenleri sevdim.

Beni bana bırakma Allah ım*Öksüz kalırım
yetim olurum*Yolumu şaşırır helak olurum.
Kalbim, bir avuç hüzün Rabbim*ellerinde kaderim*
Neden korkmaz pervane yanmaktan*
Bilir yaşanmaz, aşk olmadan.*
Bana Kendini sevdir Rabbim*
Gül düşsün kalbime al olsun*
Değişsin rengim nur olsun*şad olsun*
Yalnız Seni bileyim… Seni dileyim*
Unutsun kendini zaman, mekan*
Ölsemde bilmeyeyim.*Sussun cümle zan,
Sadece Seni dinleyeyim.*
Gönül dil olsun, Gözyaşım kelam*
Yalnız Sana, yalnız Seni söyleyeyim.
Sen varsın*Sen*Alemlerin Rabbi Allah sın*
Senden gayrı neyi dileyim.*O ki Sen varsın*
Akla ne diyeyim*Gönle ne.. aşka ne diyeyim.*
Her şey senin için*Senin adına, Senin aşkına.


*İlk Yıldızlar – Dursun Ali ERZİNCANLI

Asrı saadette doğan on binlerce yıldız var*
onlar Rasulullahın semasında parlayan ilk yıldızlar*
En önde Fahri kainatın muhterem zevcesi..*
İslamdan önceki vasfı Tahire yani temiz;*
İslamdan sonraki vasfı Kübra yani büyük….*
Namaza durduğunda Resulullahın ardında
Kureyşin zengin ve soylu kadını.*Müminlerin annesi ehlibeytin ninesi*Cennet hanımlarının en faziletlisi.*
Resulullahın yegane dayanağı*kalbi aşkıyla dolu ruhu Temiz ve büyük*Hz. HATİCE…
Anneleriyle bislama girdiler peygamber çiçekleri….*
Rukayye, Zeynep, Ümmü Gülsüm
Fatıma,peygamberden bir parça,*
Peygamberlik pazartesi verildi salı O islama girdi…*
Rasulu ekremın amca oglu,*İlim şehrinin kapısı*
Hasaneyn’in babası*Fatımetu- zehranın eşi,*
Savaş meydanlarının güneşi,*Haydarı kerrar ve esedullah*Velayet ikliminin dili emir-ül Mü’minin*
Hz. ALİ

Ardından azatlı bir köle 15 yaşında fidan*
Rasulu ekremi üstün tuttu anne ve babasından*
Mute’nin destanlaşan şehidi peygamberin yıldızı İşte yıldız*ZEYD BİN HARİSE
Ve nebilerden sonra insanların en hayırlsı*
Ayşe annemizin babası*Allah’ ın azad edilmiş kulu*
Mağarada dost, hicrette yoldaş, kevserde arkadaş*
İtikatta en ileri , cömertlikte yok benzeri*
Keremli faziletli , nur dolu kalbinde zikir*
Sıddıkıyet makamının sahibi*HZ. EBUBEKİR
Hamame hatunun oğlu annesi de köle kendisi de*
Sesi arşa kadar yükselen bülbül*
Kızgın taşların altında Allah diyen gönül*
Peygamber müezzini*BİLAL-İ HABEŞİ

Gördüğü rüyayla islama giren yıldız,*
Geniş bir ateş kenarında O..*
Babası onu ateşe iter Allah’ ın rasulu tutar*
Ateşten kurtuluş ve uyanış*
Koşarak peygamberin elinden tutar*
Ardından zevcesi ümeyne hatun, babası nasipsiz
Baba eliyle açlık ..*ve işkence..*Ve evlatlıktan red…*
O Ebu Uhayha’nın oğlu değil*O her şeyiyle İslam
İlk daireye giren yiğit*HZ. HALİD BİN SAİD
İki nur sahibi zinnureyn*
Nurun biri Rukayye diğeri Gülsüm*Şeref sahibi*
Peygambere iki kez damat olma şerefi*
Zengin ve cömert*Hayaca ümmetin en ilerisi*
Dünyada ve ahirette Allah rasulunun dostu*
Kanı kurana damlayan şehit*
Meleklerin edep tuttuğu insan*
Emirul müminin*HZ. OSMAN

Ve 15 yaşında bir yıldız*Allah rasulu için ilk kılıç
En büyük iftiharı rasulullahın dilinde*
Her nebinin bir veziri yardımcısı dostu vardır*
Benimkide odur*Onu öldürene ateşi müjdeleyin*
Rasullahın cenneteki komşusu*
söyleyin o kalpte bulunur mu keder ve gam ??*
O kalbin sahibi ki*ZÜBEYR BİN AVVAM
İsmi rasulullah tarafından değiştirildi*
Habeş ve Medine muhaciri*
Üç defa malını sadaka verdi*Uhudda 21 yara aldı*
ayagı sakat kaldı*O insanların emini*
Cennete ikramla girecek kul*İman dairesinin yıldızı
Affın oğlu*HZ. ABDURRAHMAN

17 yaşında bir yıldız*
Rasulallah anam babam sana feda olsun dediği İranın’ ın yiğit fatihi*sen dinden dönmezsen yemem diyen annesine* Bin tane canın olsa hepsini versen ben dinden asla dönmem diyen delikanlı*
Hak yolunda sebat*O ki Vakkas’ ın oğlu*HZ. SAD
Bir başka yıldız*12 yaşında islam dairesinde*
Soyu yedinci babada peygamberle birleşir*
Zengin , cömert ve yiğit*
Uhud savaşında rasulullaha gelen oka elini tuttu*
Parmaklar parçalandı*Seksen yarası vardı*
Yeryüzünde yürüyen bir şehitti O*
Cennette peygamberin komşusu*
O’ na rahmet eylesin Allah*
O TALHA BİN UBEYDULLAH

Mekke’nin en yakışıklısı en zengini*
Medineye ilk hicret eden genç*
Vatanından çıkan ilk öğretmen*
fahri kainata benzeyen yiğit*
Uhud savasının sancaktarı*
Vücuduna kefen bulunamayan şehid*
Uhudun eteklerinden Allaha doğru seyr*
HZ. MUSAB BİN UMEYR
Hz.peygamberin sırtını yasladıgı dağ*
Aslanların korkulu ruyası*
Savaş meydanında inen Meleklerin sordugu zat*
Döne döne savaşan yiğit*
Uhud’ un bağrındaki aslan*Uhuddaki imza*
Peygamber amcası* HZ. HAMZA
Hak ve batılı ayıran faruk* adalet timsali*
Şeytan’ ın bile yolunu değiştirdiği heybet*
Allah rasulunun ikinci halifesi*
Korkunun giremedigi kalbin sahibi*
İslamın yeryüzüne uzanan eli*
İsmini duyunca hizaya gelir beşer*
Hattabın oglu HZ. ÖMER
Asrı saadette doğan on binlerce yıldız var*
onlar rasulullahın semasında parlayan ilk yıldızlar….

Sen Gel Diye Ey Sevgili – Dursun ali erzincanlı

Yaradan Rabbimin adıyla okudum.*
Ey Muhammed Seni okudum.*çoğaldı, ırmaklarım, kitaplara Senin isminle yazıldım.*
Doğdumsa Muhammede doğdum*
Aşıksam Muhammede aşığım*
Ölürsem Muhammede ölürüm*
Gelirsem Muhammede gelirim.*
Yusuf oldum kuyularda Seni bekledim,*
Hüseyin oldum kerbelada, sayıkladım ismini,*
Gelde ırmaklar taşı ellerinle Abı hayat aksın içime bekledim.kapandı yollarım Hallaç gibi doğrandım *
Seni söyleyemedim, dağlandı dudaklarım.*
Yazdım gözyaşlanmla Mekkenin dağlarına:*
Ey sevgili, gel diye…*

Yorulan kollarıyla taş atan Kudüs`üm ben.*
Kaldırımlarımda ateşler yükselirken,*
Geldin öptün alnımdan,*
Serinleyip sarıldım taşlara
Ey Muhammed…*Ey Sevgili.*Ey Badı Sabah.*
Ey Üzerimize doğan ay.*Ey Güzelliklerin şahikası.*
Ey Şefaat pınarı.*Hep Seni beklerim:*
Her düşmem ayaklarına kapanmamdır,*
Böğrümden yediğim her kurşunla
Her şarkımda Seni söylerim.*
Her tebessümüm Senindir.*
Hep Seni beklerim:*Sen bir gelsen diye ey Sevgili…*
Sevgili…*Ben Veyselim,*Kenanda hasretini soluyan,*
Hırkana bürünürüm karanlıkta Dört taraftan vururlar
Vururlarda söyletemezler Sensizliği,*

Sümeyye gibi develer ayırır bedenimi…*
Hamza’yım Ey Sevgili,*Uhudda tam önündeyim,*
Vahşinin mızrağı deler yüreğimi,*
Gel ne olur kalbimi,*hasretin acıtır
Ben*Grozniyim, Keşmirim, Kandaharım, Saraybosnayım, Hamayım, Buharayım,*
Bağdatım, Morayım, Taşkentim, Türkistan`ım,*
Ahıs-ka`yım. Halepçe`yim, Kırım`ım, İstanbul`um..,*
kurşunlara evlat vermiş anneyim.*
Seni özleyen,*Taş atan bir Filistinliyim.*
Okul önlerinde ağlayan, Karanfil dağıtan kızım.*
Gel öp alnımızdan,*Gel sev bizi kanayan yaralarımızdan.*Ey sevgili,*Ey Muhammed…*
Gittin ya gül yüzlü Sevgili.*Kırıldım gittiğinden beri.*
Kırıldıkça yandı canım.*Çarmıhta çivilenen benim

Harami sofralarda sergilenen benim başım.*
Beni ağaçta kıstırdılar,*Kör testereyle biçildim.*
Ağladım, kurudum hasretine türkü yaktım.*
Ağladım, gel diye ey Sevgili…*Aliyim, Osmanım,*
Vuruldum niyaz vaktinde,*Kanım dağıldı kitaba
Seni yazdım bir damla kanla,*Bir baştan bir başa.*
Sen gel diye Ey Sevgili…*Kırıldı mı dişin?*
Dikenler acıttı mı ayaklarını?*
Deve işkembeleri kirletti mi elbiselerini?*
Medine yollarında yoruldun mu?*
Taifte taşlar kanattı mı gül yanağını?*
Kırıldı mı kalbin bize?*Kırgın mısın Sevgili?*
Ne çare Bekirler yok, Aliler, Osmanlar, Ömerler yok.*
Halidler gitti, Musablar gitti. Hatice yok, yok, yok.*
Müminlerin annesi sofra açmaz evlerimizde.*
Biz ne çok yetim olduk da,*Senin okşayan yok
Gel bir okşa ne olur.*

Yaralarımızda ki irinler azdı.*Canımız acıdı.*
merhamet et, bir gülümse Efendim.*
Bir görün puslu şehirlerde.*
Bir ses ver puslu yüreklere.*
Bekler dururuz her seher Sen gel diye ey Sevgili…
Ey Sevgili…*bir hal oldu:*Ne Yakup inliyor
Ne Mısırda rüya görülüyor,*Züleyhalar şaşkın,*
Yedi adam ne yapsın,*Mağaralar kapalı.*
Musa vurunca asasını,*Oynamıyor yer yerinden.*
Yol vermiyor kızıldeniz.*Sakınmıyor ateşler,*
Su taşımıyor karınca,*Sen yoksun, Efendim.*
Bir mektubun gelmedi Necaşi sormaz halimizi.*
Bir yalnızlıktır düştü ocağımıza.*
Bir karanlık çöktü başımıza.*
Ay aydınlatmıyor, Gül kokmuyor.
Yokluğun karabasanlar gibi çökünce sinemize,*

Dağıldı hanemiz,*Dağıldı yüreğimiz,*
Dağıldı birliğimiz…*Sevgili affet bizi:*
Bir deve olamadık,*Hasretinden çatlayıp ölecek.*
Bir kuru ağaç olamadık,*Yokluğuna yaşlar dökecek
Bir Bilal olamadık,*Sensiz ses vermeyecek.*
Bir Ebu zer olamadık,*Alıp başını gidecek.*
Ey sevgili, Ey şefaat sahibi, Affet bizi. Affet…*
Şimdi bir şarkı düşer dilimize,*
Bir aşk iner yüreğimize.*Bir el tutar elimizden.*
Bir af fermanı gelir ötelerden.*Bir Sen gelirsin.*
Biz bin seviniriz:*Sevgili Muhammed diye…*
Sevgilim Muhammed diye…*Meleklerle yarıştayız
Gel Sevgili,*Gel öp, kokla ve yeşert bizi, kalbimizi…
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla