|
Pir Sultan Abdal Sözleri
Cehennem dediğin dal odun yoktur. Herkes ateşini kendi götürür.
Herkese gönlünce ver deli gönül.
Bozuk düzende sağlam çark olmaz.
Ardınca kuyular kazar. En iyi dostundan sakın sen seni.
Bir halden anlamaz cahile kul eyledi zaman bizi.
Eksikliğim çoktur ben de bilirim. Eksiklikle kabul eyle gel beni.
Hiç ellerin taşı bana değmez. İlle dostun gülü yaralar beni.
Alem çiçek olsa, arı ben olsam dost dilinden tatlı bal bulamadım.
Benden selam olsun ev külfetine çıkıp ele karşı ağlamasınlar.
Bir kişi Hakk’ın emrinde olmasa selamın almam.
Derdim çoktur hangisine yanayım yürekte yareler türlü türlüdür.
Şu yalan dünyanın sonu hiç imiş. Akşam gelip konan sabah göç imiş.
Bin kez kırdılar dallarımızı bin kez budadırlar. Yine çiçekteyiz işte yine meyvedeyiz.
Dostum beni ısmarlamış, gel diye gideceğim ama yol bozuk, bozuk.
Kara toprak gibi sakin ol otur Hak’tan ne gelirse kabul et getir bahar aylarının yemişin bitir.
Karga konsa gülistana gülün kadrini ne bilir kendi kadrini bilmeyen elin kadrini ne bilir.
Gel ahımı alma güzel bir ah yerde kalmaz imiş gaziler fani dünyada Pir ağlatan gülmez imiş.
Gönüldür cennet yapısı nur ile aydın kapısı kıldan incedir köprüsü geçebilirsen beri gel.
Hak bizi yoktan var etti şükür yoktan vara geldim yedi kat arşa asılı kandildeki nura geldim.
Demiri demir ile dövdüler. Biri sıcak biri soğuktu. İnsanı insanla kırdılar. Biri aç biri toktu.
Oku asılanın yayı yasılır gaziler kılıcı Arş’a asılır
İman eder, amel etmez Hakk’ın buyruğuna gitmez yaş yere yatmaz hiç böyle bir şeytan var mı?
Aşk harmanında savruldum Hem elendim hem yuğruldum kazana girdim kavruldum meydana yenmeğe geldim.
Gelir senin ile güler de oynar ardınca önünce ayıbın söyler bir vakit gelince önüne çıkar en iyi dostundan sakın sen seni.
Gönül havalanıp gökte gezerken bana zulüm kanlı zalimden oldu kişinin çektiği dili belası her ne oldu ise dilimden oldu.
Ne kadar bilsen de bilene danış Danışan dağları aşar mı aşar Danışmadan yola gitse bir kişi Yorulup yollardan şaşar mı şaşar.
Kaba rüzgar gibi boşa dolaşma çalıya çırpıya değip ileşme toz toz olup topraklara karışma harman yeli gibi es deli gönül.
Gel ey zahit bizim ile çekişme Hakk’ın yarattığı kul bana n’eyler kendi kalbin arıt, bize ilişme bendeki küfr sendek’imana neyler?
Pir Sultan Abdal’ım dağlar aşalım aşalım da dost iline düşelim çok nimetin yedim helalaşalım geçti dost kervanı eyleme beni.
Benden selam söylen sofu canlara vücudun şehrini yuyanlar gelsin yedi kat göklerin yedi kat yerin kudret binasını kuranlar gelsin.
Pir Sultan Abdal’ım böyle söyledi indi aşkın deryasını boyladı bunu işlemeyen kula söyledi en iyi dostundan sakın sen seni.
Gelir senden önce yükseğe çıkar gözlerinden kanlı yaşını döker ayağın kayınca urganın çeker en iyi dostundan sakın sen seni.
Pir Sultan Abdal’ım, bu sözüm haktır gaziler sözümün hatası yoktur aşıkın maşuktan dönmesi çoktur Pirin eşiğine düş deli gönül.
Bir su bir gölde çok durursa kokar azar azar çağla ak deli gönül bulanık akma ki içmezler seni çeşmenin gözünden çık deli gönül.
Ben de şu dünyaya geldim geleli kalsın benim davam divana kalsın yaradan Allah’tır benim vekilim kalsın benim davam divana kalsın.
Ateş gibi birden parlayıp yanma yanıp yanıp çevre yanın yandırma kah karanlık kah aydınlık görünme meydanda mum gibi yan deli gönül.
Ben dervişim dersin dava kılarsın Hakk’ı zikretmeye dilin var mıdır kendini gör, elde sen ne ararsın hâlâ hâl etmeğe hâlin var mıdır?
Dertli olmayanlar derde yanar mı sadık derviş ikrârından döner mi dertsiz bülbül gül dalına konar mı ben bülbülüm dersin, gülün var mıdır?
EN GÜZEL PLATON SÖZLERİ
Bilirken susmak bilmezken söylemek kadar kötüdür.
Sorgulanmayan bir hayat yaşanmaya değmez.
Boş bir kafa şeytanın çalışma odasıdır.
Edebini kaybeden kimse kötülükten zevk alır.
İnsanın kendini fethetmesi zaferlerin en büyüğüdür.
Bilginin elde edilmesi bizi iyiye ulaştıracaktır.
Kendini yönetirsen dünyayı yönetecek gücü bulabilirsin.
Dost hem iyi görünen hem de iyi olan insandır.
İnsana aklı kazandıracak olan şey yalnız ve yalnız edeptir.
Kabilecilik ailecilik kanunsuzdur fayda sağlamaz.
Nefsin hastalığı kendisinde ilahi siyaset adabının bulunmamasıdır.
Cesaret tehlike karşısında akıl ve zekânın kullanılmasıdır.
Şehir halkı ne kadar iyi olursa idarecileri de o kadar çok ilahi vasıfta olur.
Kötülüklerin ilki ve en büyüğü haksızlıkların cezasız kalmasıdır.
İşlerin doğru düzgün yürümesi için şehrin halkına edepli bir başkan lazımdır.
Terbiyenin gâyesi insanlarda bulunan kabiliyetleri geliştirmektir.
Kanun sahibinin en önemli vazifesi gayret gösterip edebi gerçekleştirmek ve yerleştirmektir.
Gerçekten de bize verilmiş olan yüce unsur olan akıl kötüyü istemez ve mutlak iyidir.
Bir hüküm bütün insanların aynı şekilde sarılması gereken şey değildir. Mesela ihtiyarın raksı gibi.
Kendini idare etmesini bilmeyenler kendi yurttaşlarını yönetmek iddiasında bulunamazlar.
İktidar iktidara düşkün olmayan ve iktidardan gelecek yararlara ihtiyacı bulunmayanlara verilmelidir.
Devlet işleri devlet içinde idare edenlerle idare edilenlerin yönetime katılmasıyla gerçekleşir.
Hak ve doğrulukla galip olan şahıs faziletli şahıs hak ve doğrulukla galip olan şehir de faziletli şehirdir.
Kötülüğün yolu yakındır kolay ulaşılır ona. İyiliğin önüne ise alın teri ve vicdanı koyulmuştur
Beden terbiyesi ruhu eğitmek içindir. Bedenlerin doğrulup düzelmesi ruhun doğrulup düzelmesini sağlar.
Devlet işleri içten gelen bir sevgi edep ve kâmil akıl ile yürütülmezse onun sonu çöküş ve yok oluştur.
Karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla affedebiliriz.
Hayattaki gerçek trajedi yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır.
İdareciler edepli olmadıkları zaman hem kendiişleri hem de idareleri altında bulunanların işleri bozulur.
Bir takım insanlar felsefeyi gereksiz görüyorlar. Fakat felsefe İslam dinini ve düşünce dünyasını derinden etkilemiştir.
Sevginizi belli edin dertlerinizi samimi olduklarınızla paylaşın ulu orta yerlerde değil.
Gönül bağları kurun ki mutlu olmanız kuvvetlensin.
Bilge insanlar konuşurlar çünkü söyleyecek bir şeyleri vardır. Aptal insanlar konuşurlar çünkü bir şey söylemek zorundadırlar.
Adet ve kanunlar iyilik ile kabul edilmelidir. İyilik ve fayda bundadır. Baskı ve kölelik yolu ile kabul ettirilmesi ile doğacak zarar sayılamaz.
Her şey de iyi kötü olabilir. Musikide iyi olan karakteri sağlamlaştıran insanı cömertliğe ve cesarete iyi ve faydalı ahlaka sevk eden musiki iyidir.
Zor duruma düşecek olsanız dahi dürüstlükten hakikatten ve doğrudan vazgeçmeyin.
İnsanoğlu bilgeliği sevenler siyasi gücü ellerine alana kadar veya siyasi gücü ellerinde tutanlar bilgeliği sevene kadar problemlerin bittiğini görmeyecek.
Güzel adetler kullanıldığı ölçüde pekişir sağlamlaşır. ihmal edilirse silinip gider. Gençler ve çocuklar bilemez. onlara kabul ettirilip yaptırılır.
kolunuz kangren oldu ise kolunuzun kesilmesi kötü bir şey değildir. kol kesilmediği takdirde hastalık vücuda yayılır ve ölüme neden olur yani daha büyük bir kötülüğe.
insanlar her şeye çabuk inanıp güvenirler ve güvenip inandıkları şeylerden çabucak vazgeçebilirler.
insanlar bazı şeylere belli bir sürede inanıp güvenirler ve bu onların hayatı olur.
insan inanmasa da dürüst bir mizacı varsa böyle kişiler kötülükten nefret eder yanlışlıklara karşı nefretleri onları yanlıştan uzaklaştırır haksızlıktan kaçınırlar ve namuslu yaşarlar.
Oğullarımı cezalandırmanızı istiyorum servetini veya herhangi bir şeyi erdemden çok önemserlerse hiçbir şey değilken bir şeymiş gibi davranırlarsa
hayatta göreceğiniz iş ne olursa olsun erdem olmayınca elde edeceğiniz her şeyin yapacağınız her işin sonunda utanç ve kötülük vardır.
Edep devlet başkanlarına yerleşince iyilikler çoğalır ve beğenilir. halk inanır ve iyilikde birleşir. İşte istikamet budur.
Franz Kafka Sözleri
Beyinlerimiz savaşsın isterdim ama görüyorum ki siz silahsızsınız bayım.
Bir kafes kuş aramaya çıkmış.
Sen ödevsin. Ama görünürde öğrenci yok.
Kendimden başka hiçbir eksiğim yok.
bütün dumanların altında ateş vardır.
Bir kitap içimizdeki donmuş denize inen balta gibi olmalı.
Sonsuzluk olsam bile kendimin içinde çok darım.
Ölümün olduğu dünyada hiçbir şey ciddi değildir a
En kötüsü sahip olmadığın şeylere ait olmandır.
Aylar sonra ilk defa gözlerim bir işe yarayacak seni görerek.
Umut olmasına var sınırsız denecek kadar umut var ama bizim için değil.
Olabildiğince yalnız kalmalıyım. Başardığım ne varsa ancak yalnızlığımın karşılığıdır.
Kötüye bir kere kapılarını açmaya gör kendisine inanılmasını beklemez artık.
Eğer bir hedefiniz varsa ama ona ulaşma yolunu göremiyorsanız o yolun adı tereddüt tür.
Kendini insanlığa bakarak sına. Şüphe edeni şüpheye inananı inanca götürür bu.
Sonbaharda bir yol gibi temiz pak süpürüyorsun sonra yol bir kez daha kurumuş yapraklarla örtülüyor.
Bir noktadan sonra vazgeçmek olanaksızdır. Erişilmesi gereken nokta da orasıdır.
İstasyonda bana bakan yüzünü düşündüm unutamayacağım bir doğa olayıydı bu…
Bastığın yerin iki ayağının kapladığından daha büyük olamayacağını anlamak ne büyük bir mutluluktur.
Kapımın eşiğinden atılan mektuplarının üzerinden atlıyorum her gün. Açmıyorum okumuyorum. Daha fazla özleyeyim diye.
Her şey bir aldatmacadır en az yanılmaya bakmak normal ölçüler içinde kalmak en aşırının peşinden gitmek.
Kıyamet Günü’nü aslında bir tür sıkıyönetim mahkemesidir.
Bu gece sana mutlu uykular dilerken her şeyimi sana veriyorum bir solukta. Benim mutluluğum sende erimektedir.
Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa niye okumaya zahmet edelim ki?
İyiler uygun adım yürür. İyilerin varlığından habersiz olan başkaları onların çevresinde dans eder zamanın oyununu oynarlar.
Sonsuzluk yolunda nasıl böylesine kolayca ilerleyebildiğine hayret eden birisi vardı gerçekte hızla bayır aşağı yuvarlanıyordu.
Kendini sonsuz küçültmek ya da sonsuz küçük olmak. Birincisi mükemmellik yani eylemsizliktir ikincisi başlangıç yani eylemdir.
Kimi zaman şuna inanıyorum birlikte yaşayamayacağız boyun eğip rahatça uzanıvereceğiz yan yana ölmek için. Ama ne olacaksa senin yanında olacak.
Yorgunum hiçbir şey bilmiyorum tek istediğim yüzümü kucağına koymak başımın üzerinde dolaşan elini hissetmek ve sonsuza dek öyle kalmak.
Bir topluluğu kontrol etmek bireyi kontrol etmekten kolaydır. Bir topluluğun ortak bamacı vardır. Bireyin amacı ise her zaman için şaibelidir.
Doğru yol gergin bir ip boyunca gider yükseğe değil de hemen yerin üzerine gerilmiştir bu ip. Üzerinde yürünmek değil de insani çelmelemek içindir sanki.
Bir elmanın birbirinden farklı görünüşleri olabilir masanın üstündeki elmayı görebilmek için boynunu uzatan çocuğun görüşü ve elmayı alıp yanındaki arkadaşına rahatça veren evin efendisinin görüşü.
Dalgaların bir su damlasını kaldırıp kıyıya atması denizdeki ezeli dalgalanma olayını asla engellemez denizdeki dalgalanma kıyıya atılan damlaya borçludur varlığını.
Nedense artık hiçbir şey yazamıyorum yalnızca dünyanın ortasında bizi yalnızca bizi ilgilendiren konular hariç.
Önümde dursan ve bana baksan içimdeki acılar hakkında ne bilebilirsin ki ben seninkiler hakkında ne bilebilirim ki?
ayaklarına kapanıp ağlasam ve anlatsam sana cehennemin sıcak ve korkunç olduğunu anlatsalar bilecek misin
biz insanlar birbirimizin karşısında o kadar saygılı o kadar düşünceli o kadar sevgiyle durmamız gerek.
İnsanın belli başlı iki günahı vardır öbürleri bunlardan çıkar sabırsızlık ve tembellik. Sabırsız oldukları için Cennet’ten kovuldular tembelliklerinden geri dönemiyorlar.
Odandan çıkman gerekmez masanda oturmaya devam et ve dinle. Dinleme bile sadece bekle. Bekleme bile gerçekten sakin ve yalnız ol. Dünya özgürce sunacaktır kendini sana.
Aşık Veysel Şatıroğlu Sözleri
Güzelliğin on para etmez bu bendeki aşk olmasa.
Cahil insan gül ise de koklama.
Şu geniş Dünya’ya sığmayan gönül bir odaya kapandı kaldı.
Dünyaya gelmemde maksat ne idi Bir sadık dost.
Taş olsam yandım idi. Toprak oldum da dayandım.
Anlatamam derdimi dertsiz insana Dert çekmeyen dert kıymetin bilemez.
Ben bir insanoğlu sen bir dut dalı. Ben babamı sen ustanı unutma.
Sen bilmezssin. O bilmez. Hiç kimse bilmez bilemez. Hatta Ben bile. Bir tek paşa gönlüm bilir.
Seversin alırsın karın olur. Seversin alamazsın karasevdalın olur.
Benim sana verebileceğim çok bir şey yok aslında.*Çay var içersen ben var seversen yol var gidersen.
Veysel gönülden ayrılmaz. Kahi bilir kahi bilmez.
Yalan dünya yarsız olmaz. İster saçı sırma gönül.
Bu alemi gören sensin. Yok gözünde perde senin.
Haksıza yol veren sensin. Yok mu suçun burada senin…
Sensin derdine düştüğüm. Hayal oldu konuştuğum.
Her gün yediğim içtiğim. İçerimde ağu benim.
Ne var ise sende bende Aynı varlık her bedende
Yarın mezara girende Sen toksun da ben açmıyım.
Çalıştım kadehim dolduramadım. Kimseye halimi bildiremedim. Gönlümün arzusunu aldıramadım. Dileğim hekime deyvermediler.
Bu dünyanın meyvesini. Yesem amma yesem Arasam bulsam hasını. Yesem amma yesem
Aldanma cahilin kuru lafına kültürsüz insanın kulu yalandır. Hükmetse dünyanın her tarafına arzusu hedefi yolu yalandır.
Gam leskesi saf saf oldu. Hep sözlerim boş laf oldu. Senin yolunda mahv oldu. Gençliğimin çağı benim.
Seyrettim âlemi dünya dar dedim. Ay dünya arası sanki bir adım. Denizi karayı ölçtüm aradım. Adalar içinde var belli değil.
Avrupa Asya ayrı bir kıta. Bir yıllık yol idi deveye ata. Uçaklar sığdırdı beş on saata. Daha neler çıkar dur belli değil.
Sevgisi içimde yaşayıp duran.*Nazlı güzellerin şirin İstanbul. Hayali kafamda hükümdar süren. Görmez gözlerime görün İstanbul.
Karadeniz gibi kükrer coşarsa. Dalgası gelince yaman aşıklar. Hırs gelip de ayranlığı şişerse. Kaybeder irade dümen aşıklar.
İtimat edersen benim sözüme gel birlik kavline girelim kardaş birlik çok tatlıdır benzer üzüme içip şerbetini duralım kardaş.
Bir güzelin mecnunuyum ezelden. Yandım ateşine can u gönülden. Görmesem günlerim uzar yıl gibi.
Dert ile mihnete dalmayan aşık. Ne yemiş ne doymuş eli bulaşık. Kınama Veysel’i fikri dolaşık. Ayrılmış yârinden yar diyarından.
Çırpınıp içinde döndüğüm deniz. Dalgalanır coşar rüzgârından. Mevce gelir coşar inleyen aşkım. Ah çektikçe kaynar gelir derinden.
Ben giderim sazım sen kal dünyada. Gizli sırlarımı aşikâr etme. Lal olsun dillerin söyleme ya da. Garip bülbül gibi ah u zar etme.
Gönüle delidir demiştik baştan. Üşenmez borandan ıslanmaz yaştan. Boğulmaz denizden yenmez ateşten. Ateşi kor közü kendinden olur.
Dünya geniş idi şimdi daraldı. Çıkıp gideceğin yer belli değil. Yetmiş altı yıldır alır satarım. Bakmadım deftere kar belli değil.
Herkim olursa bu sırra mazhar. Dünyaya bırakır ölmez bir eser. Gün gelir Veysel’i bağrına basar. Benim sadık yârim kara topraktır.
Mecnun gibi dolanıyorum çöllerde. Hayal beni yeldiriyor yel gibi. Ah çeker ağlarım gurbet ellerde. Durmaz akar gözüm yaşı sel gibi.
Deli gönül değme çaydan bulanmaz. Coşarsa dalgası kendinden olur. Derdsiz aşık diyar diyar dolanmaz. Gezdirir kavgası kendinden olur.
İyi demez kötü demez metheder. Bakarsın ki bir tel kırmış çat eder. Sorsan baksan aşka binmiş at eder. Yorulup yollarda kalan aşıklar.
Beni hor görme kardeşim. Sen altındın ben tunç muyum? Aynı vardan var olmuşuz. Sen gümüşsün ben saç mıyım?
Ne var ise sende bende. Aynı varlık her bedende. Yarın mezara girende sen toksun da ben aç mıyım?
Gönül sana nasihatim. Çağrılmazsan varma gönül. Seni sevmezse bir güzel. Bağlanıp da durma gönül.
Yorulursun gitme yaya. Hükmedersin güne aya Aşk denilen bir deryaya Çıkamazsın girme gönül.
Aşkın beni elden ele gezdirdi. Çok dolandım bulamadım eşini. Beni candan usandırdı bezdirdi. Tuzlu imiş yiyemedim aşını.
Benim ile gezdin beni arattın. Beraber oturup beraber yattın. Türlü türlü güllerinden koklattın.
Ala gözlü benli dilber. Bir gün gelsen bize doğru. Seni sevdim can u dilden. Çekme kendini naza doğru.
Ne pervam var ne de perdem. Sanma beni hali bir dem. Söyler seni teller her dem. Kulak versen saza doğru.
Bir yar için diyar diyar dolandım. Yoruldum da Çamlıbel’e yaslandım. lrmak oldum çalkalandım bulandım. Duruldum da Çamlıbel’e yaslandım.
Gahi gönül oldum yüksekten uçtum. Ferhat oldum aşk uğrunda çalıştım. İrenk irenk çiçeklere karıştım. Dirildim de Çamlıbel’e yaslandım.
Dünya debdil oldu durum değişti. Kimi aya gider kimi cennete. Dünya güzellendi itibar düştü Anne baba yoksun kaldı hürmete.
Bakmaz mısın insanların işine. Kötülükler doğar peşi peşine. Mezhep kavgasından din döğüşüne. Sanki varıp sığmamışlar cennete.
Ahmet Kaya Sözleri
Şimdi bütün iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp asıyorum.
Bozar mı sandın acılar?
Bırak ay gitsin sen kal bu gece.
Birazdan kudurur deniz.
Bizi zaman yenecek ve anılar kalacak.
Depremler oluyor beynimde.
Suçu saz çalmakmış öğrendiğim kadar.
Hesabım kalsın mahşere elimi yıkar giderim.
Dedim ya hiç yoktan susturuldu şarkımız.
Siz benim neden sustuğumu nerden bileceksiniz.
Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır elbette.
Bir kenar mahalleliyim mecburen uzaktan severim…
Dışarıda kar yağıyor benim içime yağmur.
Acımasız olma şimdi bu kadar dün gibi çekip gitme.
Söyle ay doğmadan düşmesin yaş gözüme.
Kendine iyi bak. Beni düşünme. Su akar yatağını bulur.
Ölümü özledim anne yaşamak isterken delice.
Firarilerin uzmanı olmuşum bütün telsizlerde adım okunur.
Saçlarına yıldız düşmüş koparma anne ağlama.
Gözüm yaşarıyor yüreğim yanıyor olmasaydı sonumuz böyle.
Sana boncuktan kuş yaptım konacak pencerene.
Beni bilimle anla iki gözüm felsefeyle anla ve tarihle yargıla.
Ben giderim geri gelmem benden sonra kalan kalır.
Parmak uçlarına değen sıcaklık incinen bir hayatın yarasıdır.
Sakin göllerin kuğusuyduk olmasaydı sonumuz böyle.
Bir ben kaldım bir ben kaldım tenhasında gecenin avutulmamış ben.
Şimdi saat yokluğunun belası sensiz gelen sabaha günaydın.
Haykırsam duyamazsın. Çağırsam gelemezsin. Yürekten sevemezsin sen.
Bu hasretlik kalır gitmez teninde! Eksilmez acılar ezik yüreğimde.
Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi.
Ağladım gözyaşlarım düştü ateşe yine de bu yangını söndüremedim.
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun.
Söyle yağmur söyle. Değmeden yüreğime. Söyle gökyüzüne. O nerde.
Artık sigarayı günde üç pakete çıkardım. Olsun gözüm olsun. Ne olacaksa olsun!
Yalnızlığım benim pasaklı kontesim ne kadar rezil olursak o kadar iyi.
Bu dağlara bu yollara toz eyledi aşk beni. Ben yanarım aşk için ben yanarım gül için.
Firarilerin uzmanı olmuşum bütün istasyonlarda afişim durur beni bir çocuk bile vurur.
Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya bu hep böyle böyle gider mi?
Ceketimi yağmurlara astığımdan beri tehlikeli şiirler yazar dünyaya sataşırım.
Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil şimdi anlaşılmak istiyorum.
Giden bu yolculardan en çok ben şanssızım. Ne kadar çok yaşadıysam o kadar çok yalnızım.
Giderim buralardan giderim bir akşamüstü. Umurunda olmaz umurunda olmaz umurunda olmaz bilirim.
Bir türkü mor dağların emanetidir. Firari mahpuslara bir avuç su. Bir türkü dilimi içerdekine.
Dün gece gördüm düşümde seni özledim anne.
Gözlerinden akan bendim. Düştüm göğsüne söyle canın yandımı anne.
Sensiz isyan ettim her an dünyam kahır dünyam zindan yine başım duman duman olmadan gel.
Sonbahar damlardı damlarımıza biz seninle sararırdık. Aydınlanlansın diye şu kirli yüzler biz durmadan şavaşırdık.
Hey gönül gene bu gece kederim geceden yüce. Gel susalım beraberce böyleymiş kara yazımız.
Bazen bir uçurum kalır bazen de martıların ardından. Velvele koparan bir leş kalır
bir intihar gibi puşt olunca sevdalar.
Sırtını duvara yaslar sırtını ağaca yaslar susarsın. Sen artık hiçbir sözü hiçbir sözü kaldıramazsın.
Dibine vurmuş gecelerden geldim. Yalanım yok. Bir cebimde küfür bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım.
Hepimizin gurbetindeyim şimdi.
Dostlukmuş. Ölüme yürümekmiş. Üstüne titremekmiş. Vefaymış! Aşk dediğin zavallı bir kapıyı duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış!
Varsın böyle geçsin yabancı günler varsın canımı yaksın yine yalnızlık.
Bana böylesi garip duygular bilmem neye gelir nereye gider döndüm işte acı yüreğimden beynime sızar bu günde ölmedim anne.
Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun? Yüreğine beni beni soruyor musun? Öyle yalnız yalnız kaldım biliyor musun türküler söyledim sana duyuyor musun?
Dostum dostum güzel dostum. Bu ne beter çizgidir bu. Bu ne çıldırtan denge. Yaprak döker bir yanımız bir yanımız bahar bahçe.
İki damla gözyaşımla satıldım pazarlarda kırdılar yüreğimi kırdılar azarlarla sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla
Ben yandım siz yanmayın ALLAH aşkına.
Kırmızı rujlu sokakların aşağılık pazarlıkların adı anılmayacak benle. Bir çiçeğim halk ormanında fışkırdım başkaldırıyorum.
Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım bir gülsen kendimi bulacağım.
İhanetin zincirini tutan utansın. Dönüp arkasına bakan utansın. Dost diye bağrıma bastığım insanlar arkamı dönünce vuran utansın.
Arka cebimde iki metrelik kefenim duruyor. Her an hazır ve nazır. Ölürsem hayatımda istediğim bir tek şey var. Asla bu ülkeyi sevmiyor demesinler
Ben Edirne’den Ardahan’a kadar bu ülkeyi çok sevdim.
Sanki gökten kar yerine kan yağıyor kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor. Yaşlı gözleriyle bana bakıyor akan gözyaşını içesim gelir.
Ben hep uçurum kıyılarında dolaşmayı hep rüzgâra karşı koşmayı uğultulu bir hayatın sesini ve öfkesini ciğerlerimde hissetmeyi aşkı devrimleri başkaldırmayı muhalif olmayı cesareti sevdim. Ve böyle yaşadım.
Maksim Gorki Sözleri
Şımaracak kimsen olmadığında hayat seni kocaman bir adama çevirir.
Susuz çiçek açmaz sevgisiz mutluluk olmaz.
Her şey çok basit olunca hemen aptal oluverirsiniz.
Bilim aklın şiiridir şiir de yüreğin bilimidir.
Bir kadının terbiyesi birisiyle tartıştığı zaman belli olur.
Unutma! İnsanlar bilgi değil avuntu isterler.
Geçmişin arabalarıyla hiçbir yere gidemezsiniz.
Yaşlanmak iş yerinizde sizi sevmeyen bir arkadaşınızın olması gibidir.
Büyük kalplere göre uzaktakiler daima yakındır.
Hayatta hiç kimseye tam anlamıyla güvenme! Unutma ki beyaz gülün bile gölgesi siyahtır.
İnsan ne denli az isterse o denli mutlu olur istekleri arttıkça özgürlüğünü yitirir.
Hep ileriye giden insan ölüme giden insandırarkana dönüp bakmazsan yaşayamazsın.
İnsanlar birbirlerine egemen olmak isterler ama kendi kendilerinin bile efendisi değillerdir.
Bir sürü dostunun içinde elbet düşmanların olacak ama unutma ki onca düşmanın içinde belki seni dostun vuracak.
İnsanların nasıl yaşadığını bilmenin ne gereği var? Ben nasıl yaşamak gerektiğini öğrenmek isterim.
Ateş karşısında bozulmayan altın altın karşısında bozulmayan kadın kadın karşısında bozulmayan erkek kalitelidir.
Yaşam insanların bastıramadıkları daha iyiye ulaşma istekleri yüzünden hep yeterince kötü olacaktır.
Aldanma diye bir şey yoktur! Sadece biraz fazla güvenmek vardır. Ve İnsanı aldandığı değil en çok güvendiği aldatır.
Aşkı tanıyan bir kadın asla aşktan azına razı olmaz! Sahibi olamayacağı boş sevdalarda kiracı kalmaz.
Aslında bir insanın gözyaşı gülüşünden daha samimi ve tatlıdır. Çünkü unutma her gülüşün altında bir ihanet saklıdır.
Huzur denilen o şeyin her santimine ihtiyacım var bu aralar. Bana biraz bahar gerekiyor. Çok üşüdüm.
Mutluluk elinizdeyken hep ufak görünür ama bir kere bırakın ve birdenbire ne kadar büyük ve değerli olduğunu öğrenirsiniz.
İnsanı en çok acıtan şey Birine hayatını hediye etmişken O kişinin kendini başkasına hediye etmesidir.
Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna yani dinleyeceksin onu niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan insanın özünü gerçeklerden daha çok açığa vurur.
Yoruldum ayağımın değil yüreğimin götürdüğü yerlere gitmekten. Sustum dilimdekileri değil yüreğimdekileri söyleyememekten.
Azıcık mutluluk herkes için iyi olur. Ama hiç kimse azıcık mutluluk istemez. Ve mutluluk ne kadar fazla büyük oldu mu değeri o kadar azalır.
Söylenmesi gereken bir şey her zaman çekinmeden söylenmelidir.
Bir bebeğin mamasına azar azar bakır katarsanız kemiklerin gelişmesi durur ve çocuk cüce kalır.*insanı altınla zehirlerseniz ruhu küçülür solar renksizleşir on paralık lastik top gibi.
EN GÜZEL EMİLE ZOLA SÖZLERİ
Gerçek uygun adım ilerliyor ve hiçbir şey durduramayacak.
Her şey sadece bir rüya.
Saygı olmayan yerde aşk da olmaz.
Ana hayatın ebediliğidir.
Ümit gidince yaşamak zevki de gider.
Erkeği erkek yapan kadındır.
Nefsine hâkim olamayan hiçbir şeye hakim olamaz.
Dünyada biricik acı sevildiğini sanmamaktır.
Niteliğimle üstün gelemezsem niceliğimle üstesinden gelirim.
Gerçeği susturup yeraltına gömseniz bile büyüyecektir.
Hiçbir süs ve makyaj bir kadını analık sevgisi kadar güzelleştiremez.
Yalnız olmak daha iyidir anlaşmazlığa düşecek kimsen olmaz böylece.
İnsan üzüntülerini anlatarak başkasını memnun etmemeli.
Yetenek yoksa sanatçı olmaz ama çalışmadıkça yetenek hiç bir işe yaramaz.
İnsanlık yalanı ve adaletsizliği kılıçla değil kitapla yenecektir.
Bir kişiye karşı yapılmış haksızlık bütün insanlığa karşı yapılmış haksızlık demektir.
Ben bu hayatta sonuna kadar yüksek sesle yaşamak için geldim.
İşçi ordusu bir gün tüm toprağı çatlatacak ve köle olmaktan çıkıp efendi haline gelecektir.
İrtica saltanatını bir ülkenin eğitimini ele geçirerek kurar ve böylece kökleşir kalır.
Ben sözcükleri hiç sevmem. İnsan birini sevdi mi yapabileceği en iyi şey onu göstermektir.
Sanatçının içinde iki tip insan vardır biri şair diğeri de zanaatçı. Biri şair doğar. Diğeri zanaatçı olur.
Bu dünyaya ne yapmaya geldiğimi sorarsanız.*Cevabım şu olacak Hayatımı yüksek sesle yaşamak için buradayım.
Güzelliği anlamak için bir kere bakmak yeter ama bir karara varmak için çok düşünmek gerekir.
Hayvanların kaderi gülünç görünme korkusundan daha önemli benim için insanın kaderiyle inceden inceye bağlı çünkü.
Pırlantadan alınmayan vergi kitaptan alınıyordu çünkü pırlanta alandan değil kitap okuyanlardan korkuyorlardı.
Okullarda beyinleri yıkanan genç kuşaklar yönetimde görev aldıkları zaman ülke çıkarlarının değil kendilerini eğitenlerin sözcüleri olacaktır.
Dünyayı bir günde yıkıp yeni baştan yapamazsınız. Bir günde her şeyi değiştireceklerini söyleyenler ya şarlatan ya da alçaktırlar.
İnsanların dünyanın sonuna kadar kurtlar gibi birbirlerini yiyip bitirmelerini seyretmek istiyorsan kollarını bağlayıp sakinlik içinde durmak en bulunmaz çaredir
devamlı bir adaletsizlik hâkim olacak ve zenginler her zaman fakirleri sömürerek yaşayacaklar.
Hallacı Mansur Sözleri
Cehennem acı çektiğiniz yer değil, acı çektiğinizi kimsenin duymadığı yerdir.
Ey aşk, kendi kendini yakarken fark ettin mi cehennemin sana özendiğini?
Yüksek ahlak; Hakk’ı tanıdıktan sonra, halktan gelen eza cefanın insana tesir etmemesidir.
Nokta, tüm çizgilerin esasıdır.
Konuşan diller; susan kalplerin helakidir.
Darağacı, erenlerin miracıdır.
İyi yaradılışlı olmak esenliktir.
Dünyadan geçmek nefs zühdü, Ahiretten geçmek ruh zühtüdür.
Mürid tövbesinin, mürad ise arınmışlığın gölgesindedir.
Yaşamımda ölümüm, ölümümde yaşamım, ölümü ise mutluluk sayarım.
Hakka olan aşk, hakka götürür, Bir’e olan aşk, Bir’e götürür!
Taş atanlar beni tanımaz. Halden anlayanların bir gülü beni incitti.
Aşk için çekilen Dar’a, başı veren ancak kavuşur Nar-ı Cam’a.
Cehennem acı çektiğiniz yer değil, acı çektiğinizi kimsenin duymadığı yerdir.
O’na döneceğini inanman için, ‘O’ndan olduğunu kabul etmen gerek!
Sözler ve sohbetler illetlere, fiiller şirke bağlıdır. Allah ise cümlesinden müstağnidir.
Aşk’ta kılınan iki rek’at namazın abdesti ancak ve ancak kanla alınırsa sahih olur!
Cömertlik denizi oldum, kime yalvaracağım? Sonsuzlukta yok oldum, kimin adını anacağım?
Fakir; Allan’tan başka her şeyden müstağni olan ve yalnız Allah’a bakan kimsedir.
Dünyâyı unutan, nefs zahidi; ahireti unutan, kalb zahidi; kendini unutan da rûh zahidi olur.
Allah’ım! İnsanlar seni verdiğin nimetler yüzünden severler; bense seni verdiğin belalar yüzünden severim.
Her makamın iki ilmi vardır: Kavranabilen ve kavranamayan, yani bilinen ve bilinemeyen.
iman gücü öyle bir cevherdir ki, en kutsal Aşk ateşidir. Bakmaksızın görmek, duymaksızın işitmek, öğrenmeksizin bilmektir.
İnsan bir kainattır ancak kainat da insandır. Tek tek bakarsan çok görürsün, bütün bakarsan tek görürsün.
Ben ümitsizlik dergâhının kızı, Mansurumu arıyorum, Hallacımı kaybettim, idamımı bekliyorum.
Tevekkül; bir şehirde yemek yemeye senden daha müstahak olan birisinin bulunduğunu bildiğin zaman, yemek yememendir.
Benim kollarımı, bacaklarımı, başımı kestikten sonra, cesedimi yakıp, külünü Dicle’ye atarlar. Korkarım ki, nehir taşıp Bağdat’ı basar. O zaman hırkamı nehre götürüp at.
Müridin cehdi keşfini, muradın keşfi cehdini geçmiştir.
Kişinin vakti, bağrındaki deryanın incisidir; yarın kıyamet günü bu incileri mahşerin zeminine çarparlar.
Ey Allah’ım, bana senin için işkenceyi revâ görenlere rahmet et! Senin rızân için beni elimden, ayağımdan, gözlerimden, başımdan, canımdan ayıran kullarını affet!
Kaynak neoldu.com
Mahmud Efendi'den Hikmetli Sözler
İbadeti firar eder gibi yapmayalım.zahmet nokta bile olsa, ahirette rahmet olacak.
Seferde teheccüd namazı kılmayı zorlamıyorlar ama yine de sen kıl.
Sizlere teheccüde kalkmak ne kadar zor geliyorsa, evliyaya da uyumak o kadar zor geliyor.
Herhangi bir insan ibadetteyse doğrudan doğruya cennettedir. Herhangi*bir insan isyandaysa doğrudan doğruya cehennemdedir.
Bu kadar kulluk yetmez, bu kadar edep yetmez. Mademki onun nimetleri artıyor bizim de* boyun eğmemiz artsın.
Bizim içimiz temiz demekle olmaz, İslam’ı yaşamakla dışınızı da*temizleyeceksiniz.
- Davası İslam olanlar benim kardeşimdir. Ben de onların kardeşiyim.*
Müslümanlar için zafer ancak Islamiyet’i yaşamak ile mümkündür.
Müslüman o kimsedir ki İslamiyet’ in emirlerine tamamen uyar, fakat İslamiyet’ i kendine uydurmaya kalkmaz.
Islamiyet’i kendine uydurmaya*uğraşan kişi hakiki Müslüman olamaz. Şeriata uyan hakiki Müslümandır.
İnsanı hatırlı eden dindir, şeriattır.
Her şeyin azı kafi, İslam’ın azı kafi değildir.
Daima dikkatli olacağız, İslam’ı sevdireceğiz.
Dinimiz kendimize uymaz, biz dinimize uyacağız. Kim dini kendisine*uydurmaya çalışırsa o Müslüman değildir.
İslamiyet noksanlık kabul etmez, din eksiklik kabul etmez.
Şimdi biz İslam’ı tam yaşayarak ölürsek şehit oluruz ama İslam’ı tam*yaşamayarak, taviz vererek ölürsek cehennemi boylarız.
İnsan dipçik korkusuyla Müslüman olmamalı, Allah sevgisiyle Müslüman olmalı.
Bu din Allah’ındır, yürüyecek, Mahmud ölse de o devam edecek, bütün*dinlere galip gelecek.
Madem kendini, kendi kanunlarınla yönetmek istiyorsan, kendi evini*barkını kendin yarat, istediğin gibi yönet yapamazsın. Allah*yaratır her şeyi, o zaman Allah ne derse o olacak,
İslamiyet nurdur, İslamiyet’sizlik karanlıktır. İslam öğrenilip yaşanmadan nura çıkılmaz.
Zekat, sadaka veren çok iyidir, vermeyen çok kötüdür.
İnsan namusunu düşünecek. En büyük namusumuz dinimizdir.*
Vali olmak, başvekil olmak, devlet reisi olmak, padişah olmak Müslümanlığın yanında toz kadar olmaz.
Müslüman hakkı duydu mu hemen boyun eğecek.
Emir tut, saman kafa olma, şeytana uyma, hayvandan aşağı olma.
- Kibirli bir insanla karşılaştığınız zaman ona Firavun’unu anlatın.
Amel ve ilim bakımından kendini din kardeşinden üstün görenin ameli*de ilmi de heba olur.
- Hiç kimsenin büyüklenmeye hakkı yoktur, herkes kendini küçük bilsin. Kendini beğenirsen Mevla seni beğenmez.
Eğer fakirlik, hastalık ve ölüm olmasaydı insanoğlunun kibirden başı*eğilmez olurdu.
Tevazu hasis (alçak) adamı yükseltir, kibir de yüksek adamı alçaltır.
- Millet seni bilse ne olur. Şeytanı bütün millet biliyor da ne oldu?
Bütün ağaçlar kalem olsa, bütün yapraklar kağıt, deryalar mürekkep*olsa bunlar biter de Allah’ın ilmi hiç yerinden sallanmaz.
İnsanoğlu bir kaç kelime öğrenmekle kibirden fezaya sığmaz oluyor. Bize lazım olan tevazudur.
Ey insanlar sonunuzu düşünün kabirde kurtlanacaksınız.
Bu gününüze*aldanmayın, yarınınızı düşünün, dünyada kendini beğenmek olmaz.*Ahiret hayatında cennete giderseniz o zaman kendinizi beğenin.
Sen nefsini hak ile meşgul etmezsen, nefis seni batıl ile meşgul eder.
Nefsimiz pehlivan olmadan onu yenelim.
Nefis deli, dünya deli, ikisi buldu birbirini, kurtar kendini göreyim seni.
- Nefis insanı numaradan hasta yapar.
En büyük kurt, nefislerimizdir.
- Şeytanın peşinde gidenler güçlü olduklarını sanıyorlar, oysa onlar çok*zayıf durumdadırlar.
Kendimizi bir yoklayalım, nefis muhasebesi yapalım. Günden güne hasretimiz artıyor mu, yükseliyor mu? Günden güne feyzimiz artıyor mu, yükseliyor mu?
tarikat, azimetle amel ister. Ruhsatla, gevşeklikle amel istemez. Nefis, azimetle amel edilince kırılır.
Nefsinin arzusuna uyanı kimse zapt edemez.
Dünyada bela olmasa dünyanın tadı olmaz.
Sabır, başına gelen belanın kalkması için acele etmemektir.
Sabırsız iman, başsız insana benzer.
Dert neye benzer, altın zincire benzer. Mevla onunla bizi kendi kapısına*bağlıyor. O dert olmasa her gün uçurumdan bin defa uçarsın. parçan bile bulunmaz.
Zorluklara sabreden için musibet yoktur.
- Görünüşte bela ve musibet olan şeylerin altında, eğer sabredilirse cennet*vardır.Sabredelim inşallah ak olacaktır.
- Zerre kadar imam olan bir kimse ile kavga edilmez, ona ancak tebliğ*edilir.
Etmeyelim kavga, sabırlı olalım. Müminler birbirleriyle görüş ayrılığına düşer, çekişirlerse manevi kuvvetleri gider.
Sabretmek lazımdır. Cenab-ı Hak sabredenler ile beraberdir.
*
Kaynak negüzelsözler.com
Said Nursi Sözleri
dünyaya ait işIer, kırıImaya mahkum şişeIer hükmündedir.
sırf dünya için mi yaratıImışsın ki, bütün vaktini ona sarfediyorsun!
BizIer muhabbet fedaiIeriyiz, husûmete vaktimiz yoktur.
Çaresi buIunan şeyde acze, çaresi buIunmayan şeyde ceza’a iItica etmemek gerektir.
ümitvar oIunuz; şu istikbaI inkıIabı içinde en yüksek gür sada, isIamın sadası oIacaktır
Kur’an kaIbIere kuvvet ve gıdadır, ruhIara şifadır. Gıdanın tekrarı, kuvveti arttırır.
Marîz bir asrın, hasta bir unsurun, aIîI bir uzvun reçetesi; ittiba’-i kur’andır.
Kâinatta en yüksek gerçek imandır, imandan sonra namazdır.
AzametIi bahtsız bir kit’anın, şanIı taIi’siz bir devIetin, değerIi sahibsiz bir kavmin reçetesi; ittihad-ı isIâmdir .
Ey nefsim! Deme zaman değişmiş, çünkü öIüm değişmiyor.
MiIIetimin imanını seIamette görürsem, cehennem’in aIevIeri arasında yanmaya razıyım!
En bedbaht, en muzdarib, en sıkıntıIı; işsiz adamdır. Zira ataIet ademin birader zadesidir;
sa’y, vücudun hayatı ve hayatın yakazasıdır.
Sevdası büyük oIanın imtihanı da büyük oIur.
İman hem nurdur, hem kuvvettir.
Hakiki imanı eIde eden adam kâinata meydan okur.!
Sivrisineğin gözünü haIkeden, güneş’i dahi o haIketmiştir .
GüzeI gören, güzeI düşünür. GüzeI düşünen, hayatından Iezzet aIır.
Her şey kader iIe takdir ediImiştir; kısmetine razı oI ki rahat edesin.
Cenâb-i hakkıi buIan, neyi kaybeder? Ve onu kaybeden, neyi kazanır.
Pirenin midesini tanzim eden, manzume-i şemsiyeyi de o tanzim etmiştir.
Zaman gösterdi ki; cennet ucuz değiI, cehennem de Iüzumsuz değiI.
Tertib-i mukaddematta tefviz, tembeIIiktir; terettub-ü neticede, tevekküIdür.
Sıkıntı, sefahetin muaIIimidir.
AIIah’im madem sen varsın ve bâkışın, giden gitsin, sen bana yetersin.
HazırIanınız; başka, daimi bir memIekete gideceksiniz.
ÖyIe bir memIeket ki; bu memIeket ona nispeten bir zindan hükmündedir.
Arzı ve bütün nucum ve sumuşu tesbih taneIeri gibi kaIdıracak ve çevirecek kuvvetIi bir eIe mâIik oImayan kâinatta dava-yı haIk ve iddia-yı icad edemez.
herşey, herşeyIe bağIıdır. Bîçare hakikatIar, kıymetsiz eIIerde kıymetsiz oIur.
HaksızIığı hak zanneden adamIara karşı hak dâva etmek, hakka bir nevi haksızIıktır.
İnsanda en tehIikeIi damar enâniyettir. Ve en zaif damarı da odur. Onu okşamakIa çok fenâ şeyIeri yaptırabiIirIer.
DeIi adama iyisin, iyisin deniIse iyiIeşmesi, iyi adama fenasın, deniIse fenaIaşması nâdir değiIdir .
Madem dünyanız ağIıyor ve hayatınız acıIaştı. O haIde çaIışınız ahiretiniz ağIamasın.
Her sözün doğru oImaIı; fakat her doğruyu söyIemek, doğru değiI.
İnsanIarı canIandıran emeIdir; öIdüren ümitsizIiktir.
İsIamiyet güneş gibidir, üfIemekIe sönmez! Gündüz gibidir, göz kapamakIa gece oImaz! Gözünü kapayan yaInız kendine gece yapar!
Şükrün mikyası; kanaattır ve iktisattır ve rızadır ve memnuniyettir… Şükürsüzlüğün mîzanı; hırstır ve israftır, hürmetsizliktir, haram helâl demeyip rastgeleni yemektir.
Kaynak muhabbetpınarı.com
Bâyezid-i Bistâmî’den Hikmetli Sözler
Bâyezid-i Bistâmî’den tam adı Ebu Yezid Tayfur bin İsa bin Şuruşan’dır. 800’lü yılların başlarında Hz. Ömer (r.a) döneminde fethedilen Hazar denizi kıyısında Bistâm şehrinde dünyaya gelmiştir. 874 senesinde Şabân-ı Şerîf’in onbeşinci günü Bistâm’da vefât etti. Hanefî mezhebinden idi.
Bâyezid-i Bistâmî Hazretlerinin (k.s) Türbesi Hatay’ın Kırıkhan ilçesindedir. Evliyanın büyüklerindendir
Tasavvuf ehli bulut gibidir, her şeyi gölgelendirir. Yağmur gibidir, herşeyi sular. Her insanın ağırlığını yüklenir, onlara iyilikte bulunur.
İman sahibine Cenâb-ı Hakk’ın onun yaptığı amele ihtiyacı olmadığını bilmesi kâfidir.
Dilini, Allah Teâlâ’nın ismini anmaktan, başka işlerle uğraşmaktan ve başka şeyler konuşmaktan koru.
Bu kadar zahmet ve meşakkate, sıkıntıya katlanarak aradığımı annemin rızasını almakta buldum. Çok basit gibi gelen anne rızası, bütün işlerin evvelinde lazımdır.
Arif kişi, uyanıklığında da rüyasında da Allah’tan başkasını görmez. Allah’tan başkasının emir ve arzusuna uymaz. Kalbiyle Allah’tan başkasına bakmaz.
Bir kimsenin Hakk’ı sevmesinin alameti, kendisine şu üç meziyetin verilmiş olmasıdır: Deniz gibi cömertlik, güneş gibi şefkat ve yeryüzü gibi tevazu.
Muhabbet, kendi yaptığın çok iyiliği az, dostunun yaptığı az iyiliği çok görmendir.
Yaptığı ibadet ve taatlere bakıp kendini beğenmek, o ibadeti hiç yapmamak günahından bin kat daha fenadır.
On sekiz bin alemde, kişinin kendi nefsinden daha iğrenç bir nefis olduğunu düşünmesi kibirdir.
Hevâ ve hevesi terketmenin lüzumuna kani olan Hakk’a erer.
Allah Teâlâ’nın velileri O’nun huzurunda özel olarak saklanan gelinler gibidir. Bu gelinleri ancak o has daireye girenler görebilir.
Ya Rabbi! Sana kavuşmak nasıl mümkün olur? diye dua ettim. Bir nida geldi: “Nefsini üç talakla boşa!”
Hak ve hukuka riayet et. İbadetten ayrılma. Güzel ahlaklı, merhamet sahibi ve yumuşak ol. Allah Teâlâ’yı unutturacak her şeyden uzak dur ve onlara kapılma.
Kendini müslümanların en kötüsü kabul etmeyen kişi kibirli sayılır.
Veli, Allah’ın emir ve yasakları altında sabreden kimsedir.
Kaynak negüzelsözler.com
Hz. Fatma Sözleri
Allah, Orucu Ihlasın Sağlamlaşması Için Farz Kıldı.
Siz Ey Allah’ın Kulları! O’nun Emir Ve Nehiylerinin Muhatabı Sizsiniz.
Din Ve Vahyi Taşıyanlar Allah’ın Eminleri Ve Onu Diğer Milletlere Ulaştıracak Elçileri Sizsiniz.
Allah, Emr-I Bil-Maruf Ve Nehy-I Anil-Münkeri Insanların Islahı Için Farz Kıldı.
Ey Allahım! Baba Ve Anamı Ve Boynumda Hakkı Olan Herkesi En Iyi Mukafatınla Benden Taraf Mükafatlandır.
Ey Allah’ım Benim Durumumu Yaratılış Gayeme Musait Kıl, Senden Mağfiret Diliyorum, Beni Azaba Uğratma; Sana Yalvarıyorum, Beni Mahrum Bırakma.
Allah, Şarap Içmeği, Pislik Ve Kötülükleri Önlemek Için Haram Kılmıştır.
Şehadet Ederim Ki” Allah’tan Başka Bir Ilah Yoktur; Tektir Ve Ortağı Yoktur. Bu Kelime Ihlastır.
Tevhid Anlayışı Bütün Kalblere Yerleştirilmiş ilahi Ayetlerin Azametli Nuruyla Aydınlanmıştır,
Öyle Bir Allah Ki Gözler O’nu Göremez, Diller O’nu Olduğu Gibi Vasfedemez Ve Akıllar Nasıllığını Ölçemez.
Allah, Namazı Kibirden Uzaklaşmanız Için Farz Kıldı.
Allah, Kullarını Gazabına Duçar Olmaktan Korumak V Cennete Sevketmek Için Kendisine Itaat Edene Mükafat Vermeyi, isyan Edeni Ise Cezalandırmayı Takdir Etti.
Allah, Adaleti Kalplerin Kaynaşması Için Farz Kıldı.
Allah, Bize Itaatı, Halkın Düzene Girmesi Için Farz Kıldı, İmametimizi Tefrikadan Korumak Için Koydu.
Allah, Sılayı Rahim Yapmayı, Ömrün Uzamasına Vesile Kıldı.
Allahım! Nefsimi Bana Küçük Göster Ve Kendi Makamını Benim Nazarımda Büyült, Itaatını, Senin Rızana Uygun Amel Etmeyi Ve Senin Gazabından Uzak Durmayı Bana ilham Eyle,
Rahmeti Bütün Rahmededenlerden Daha Çok Olan. Allah, Imanı Sizler Için Şirkten Temizlenme Vesilesi Kıldı.
Allah, Zekatı Nefsin Temizlenmesi Ve Rızkın Artması Için Farz Kıldı.
Allah, Haccı Dinin Ayakta Durması Için Farz Kıldı.
Allah, Sabrı, ilahi Mükafata Erişme Vesilesi Kılmıştır.
Allah, Anne Babaya Iyilik Yapmayı Ilahi Gazabtan Korunma Vesilesi Kıldı.
Allah, Neziri Adağı Yerine Getirmeyi Mağfirete Erişme Vesilesi Kıldı.
Resulullah(Sav), Kadın Için En Hayırlı Şey Nedir?, Diye Sorduğunda, Hz.Fatıma(As); Yabancı Bir Erkeği Görmeyişi Ve Yabancı Bir Erkeğin De Onu Görmemiş Olması Kadın Için En Hayırlı Şeydir, Diye Cevap Verdi.
Allahım! Beni Verdiğin Rızıkla Kani Eyle, Yaşattığın Sürece Ayıplarımı Ört Ve Bana Afiyet Nasib Eyle, Ölümüm Gelip Çattığında Bağışla Beni Ve Bana Rahmeyle, Mukadder Etmediğin Şeyi Elde Etmek Için Boşuna Uğraşmakla Beni Yorma, Bana Mukadder Kıldığına Da Ulaşmayı Kolaşlaştır.
Hz.Resulullah(Sav)’In Vefatı Üzerinine Hz.Fatıma(As)’Nın Söylediği Bir Şiir: Ey Resul Öyle Debdebe Ve Karışıklık Zuhur Etti Ki Senden Sonra. Sen Olsaydın Keder Çoğalmazdı. Toprağın Yağmuru Kaybetmesi Gibi Biz Seni Kaybettik.
Allah, Cihadı İslam’ın Izzetini Sağlamak, Küfür Ve Nifak Ehlini Zillete Dücar Etmek Için Farz Kıldı.
Babam Hz.Muhammed (Sav) Insanların Hidayeti Için Kıyam Etti, Onları Sapıklıktan Kurtardı, Körlükten Çıkarıp Basiret Verdi Onlara; Sağlam Bir Dine Hidayet Etti, Doğru Yolu Gösterdi Onlara.
Allah, Ümmetlerin Kendi Dininde Parçalandığını, Ateşde Ibadete Durduklarını, Putlara Tapdıklarını Allah’ı Inkar Ettiklerini Görünce Babam Hz.Muhammed (Sav) Vesilesiyle Karanlıkları Aydınlattı, Kalblerdeki Düğümleri Ve Gözlerdeki Şaşkınlığı Giderdi.
Allah’ın Kitabı. Kendisine Uyanı Allah’ın Rızasına Götürür. O’na Kulak Vereni Kurtuluşa Sevkeder.
Kitapla Allah’ın Farzlarına, Yasaklanmış Haramlarına, Nişanelerine, Delillerine, Erdemlerine, Hibe Ve Şeriatlarına Ulaşılır.
Kaynak türkedebiyatı.org
Veciz Sözler
GüIemezsen, sağIıkIı oIsan biIe eninde sonunda sağIığını kaybedersin. GüImek her zaman iIaçtır. Osho
GiysiIerini kendiIerini en önemIi yanı sayanIar, geneIIikIe giysiIerinden daha önemIi oImazIar. WiIIiam HazIitt
Bırakıp gitmek, kaImaktan daha çok cesaret gerektirir bazen. Irene Cao
Hiç kimse benim gibi değiIdi ve ben de hiç kimse gibi değiIdim. Ben tek başımaydım, onIarsa herkes. F. Dostoyevksi.
YanIış düşünebiIirsin, yanIış anIayabiIirsin, yanIış yapabiIirsin ama yanIış hissedemezsin. Ts EIiot
Kimse bir başkasını yargıIayabiIecek kadar kusursuz değiIdir ama bazıIarı kendinde bu hakkı görebiIecek kadar hadsizdir. C. Jung
Daha iyi oIanı değiI, sana kendini daha iyi hissettireni seçmeIisin. Erich Fromm /
İnsanın ruhunu yüceIten acı, ucuz bir mutIuIuktan daha değerIidir. İnsanı oIgunIaştıran bir hüzün, bin bir neşeden daha değerIidir. Dostoyevski
Acı, her ayrıIığın sonunda geçmeyecek gizi gözükse de, zamanIa hafifIer. Rene Cao/Seni Hissediyorum.
SevmeIi, saymaIı, ait oImaIı ama bağIanmamaIısın hiçbir şeye ve hiçbir yere. Hüseyin Cengiz /
İnsan hayata iki anIam yükIer, biri ağIarken, diğeri güIerken. Ve tek bir kere kıymet biIir o da eIindekini kaybederken. Dostoyevski
Ağzınızdan çıkanIara daima dikkat edin. Çünkü bir sözü unutmak, bir yüzü unutmaktan çok daha uzun zaman aIır. Louis Aragon
Yaşam, korkunun sona erdiği yerde başIar. Yaşam, adım attığın an başIar. Yaşam, kendine güvendiğin an başIar. Osho
Bazen bir şeyIeri oIuruna bırakmak, onIara sarıImaya, uğraşmaya göre, kat kat daha güçIü bir eyIemdir.*Echart ToIIe
Yaşam küçük şeyIerden ibarettir, ama eğer küçük şeyIere mutIuIuk katabiIirsen, topIamı muazzamdır. Osho
MutIuIuğum beIki de şundan iIeri geIiyor; bende oIanIara seviniyor ve şükrediyorum, oImayanIarın üzerine de düşmüyorum. ToIstoy
Cebi zengin fakat ruhu fakir oIan insanın haIi çok reziI. Çünkü o; her şeyin fiyatını biIir değerini değiI. MevIana
Sizi siz yapan şey, giydikIeriniz veya maIvarIığınız değiIdir; ne kadar çok şeye sahip oIduğunuz değiIdir, sizi siz yapan kendinizdir. Karakterinizdir. Lao Tse
Başkasının yerine koy kendini; ağIayan birine güI, inIeyen birine sus deme. AğIayana omuz ver, inIeyene çare oI. Sadi Şirazi
MutIu bir insanın egosu oImaz, çünkü insan ancak ego oImadığında mutIu oIabiIir. Ne kadar egosuz, o kadar mutIu. Ne kadar mutIu, o kadar egosuz. Osho
YanIış kişiden samimiyet bekIediğin an, kırıIırsın. YanIış kişiIer üzerinden bekIentiye girdiğin an her zaman üzüIürsün. Dostoyevski
En kötü düşmanIarımız cahiI ve basit insanIar değiI, okumuş ve ahIakIarı bozuk oIanIardır. Öğrenmiş ama oIgunIaşmamış insanIardır. Graham Greene
Hayatta en zor şey de; insanın kendi kendini teseIIi etmek zorunda kaImasıdır. Shakespeare
AsIında insanı en çok acıtan şey; hayaI kırıkIıkIarı değiIdir.*Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutIuIukIardır. Dostoyevski
Seni oIduğun gibi seven insan için iyi gün kötü gün yoktur. Ne zaman yanında oIması gerekiyorsa o zaman yanında oIur. La Edri
İyi insanIar daima kaybederIer, çünkü adiI dövüşürIer, iyi insanIar daima kaybederIer, çünkü dürüsttürIer, iyi insanIar daima kaybederIer, çünkü kazanmayı önemsemezIer. Konfüçyüs
Bazen akışına bırakmak gerekir; yaprakIarı, suyu, mevsimIeri, oIayIarı, insanIarı. Ve bekIeyip görmek gerekir sonuçIarı. RaIph WaIdo.
Hayatta en zor şey; insanın kendi kendini teseIIi etmek zorunda kaImasıdır. Hayatta en acıkIı şey, zor zamanIarda tutacak bir eI buImamaktır. Shakespeare.
GüzeI bir güIü, güzeI bir geceyi, güzeI bir dostu herkes ister. ÖnemIi oIan güIü dikeniyIe, geceyi gizemiyIe, dostu tüm derdiyIe sevebiImektir. Şems Tebrizi
İnsan sevdiği kadar affeder, kazık yediği kadar oIgunIaştırıcı çektiği kadar büyür, düşündüğü kadar özIenir, gördüğü kadar biIir. BiIdiği kadar düşünebiIir kısacası, insan yaşadığı kadar öğrenir. R.WaIp
GüImek her zaman mutIu oImak için değiIdir. Bazen öyIe güImeIer vardır ki; en büyük acıIarı gizIemek içindir. Bob MarIey
Bir insanın oIgunIuğu, onun öfkesini ne kadar yönetebiImesinden anIaşıIır. OIgun insan kızmayan değiI, öfkesini iyi yönetebiIen insandır. Doğan CüceIoğIu
İnsan ne kadar yükseIirse, gönIü o kadar aIçaImaIıdır. İnsan ne kadar başarırsa, içindeki kibiri o kadar yenmeIidir. İnsan ne kadar kazanırsa, eIindekini o kadar payIaşmaIıdır. La Edri.
Edep; konuştuğun zaman diIini korumak, yaInız kaIdığın zaman kaIbini korumak, dışarıya çıktığın zaman gözünü korumaktır. Sadi Şirazi.
Hiç kimse oIduğu yerde kaImıyor, zaman akıp gidiyor insan iIe birIikte. GeImemek gibi bir şansın yok nasıIsa. Ya arkadan geIiyor ya da önden gidiyor bazıIarı. Ne mutIu, zamana yoIdaş oIanIara. Servet SaygınoğIu / Güz Sonrası
Eğer haIa kızıyorsan, kendin iIe oIan kavgan bitmemiş demektir. Eğer haIa kırıIıyorsan, gönüI evinin tuğIaIarı pekişmemiş demektir. Eğer haIa kınıyorsan, düşünceIerin yeterince berrakIaşmamış demektir. Şems.
Eğer cesur değiIsen samimi oIamazsın. Eğer cesur değiIsen sevemezsin.. Eğer cesur değiIsen güvenemezsin. Eğer cesur değiIsen, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret geIir. Ve diğer her şey onu izIer. Osho
Bazen hayat seni buIunduğun yerden aIıp başka bir yere koyar. Ve der ki; buradan devam et! Hayatın kuraIı bu, ümit etmediğimiz şeyIer, ümit ettikIerimizden daha sık gerçekIeşir. PIautus
Hangi çiçek, diğerini sarı açtı diye ayıpIar? Hangi kuş, farkIı ötünce diğerine yasak koyar? Derisinden, diIinden ötürü öIdürüIüyor insanIar. Ah insanIar! Her şeyi buIup kendini buIamayanIar… CharIes Bukowski
yirmi yıI sonra yapamadıkIarın için üzüIeceksin. haIatIarı çöz. GüvenIi Iimandan uzakIara yeIken aç. Rüzgârı hisset ve daIgaIarIa savaş Unutma, bir şeyIeri başarmadıkça, mükemmeI yaşayamazsın! AIdous HuxIey
Bitmiş oIan bitmiştir. Bu kadar basittir. bu geIişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve eIde etmiş oIduğun tecrübeyIe iIeriye doğru bakmak iyidir. Hint FeIsefesi
insanIar; susanı korkak. Görmezden geIeni aptaI, affedeni çantada kekIik sanıyorIar. Oysaki istediğimiz kadar hayatımızdaIar. Göz yumduğumuz kadar dürüstIer ve sustuğumuz kadar insanIar. Şems-i Tebrizi
Her insan mutIu oIamaz. Çünkü gereğinden fazIa özIer dünü, hak ettiğinden fazIa düşünür yarını. Ve hiç hak etmediği kadar biIinçsizce yaşar bugünü.
Her insan mutIu oIamaz. Çünkü gereğinden fazIa özIer hayatından çıkanIarı, hak ettiğinden daha büyük umutIarIa bekIer hayatına girenIeri. Ve asIa göremez yanı başındakiIeri… ToIstoy
Kaynak negüzelsözler.com
Ezop Sözleri
Başkalarının iltifatlarına aldanmayın.
Her özür dileme, bir zalime hizmet eder.
Güzel kuşları gösteren yalnız tüyleri değildir. Yarışı kazananlar, daima yavaş ve devamlı gidenlerdir.
Ne kadar küçük olursa olsun, hiç bir iyilik boşa gitmez.
Tilki, uzaktaki üzümler için, eminim ki “onlar ekşidir” der. Asla zorluklar içinde olan bir insanın tavsiyesini dinleme.
Bir kişiye kol yardımı gerekli iken, dil yardımından ne çıkar!
Elinde olanla kanaat etmelidir. İnsan her şeyde birinci olamaz. Kritik anlarda en güçlü insanın bile zayıf olana ihtiyacı olur.
Huzur içinde yenen yavan ekmek, endişe içindeki ziyafetten iyidir.
Kendi talihsizliğinizdense, başkalarının talihsizliklerinden ders çıkarın.
Çok vakit küçük şeylerden büyük şeyler; görünen şeylerden görünmeyen şeyler anlaşılır.
Ben, aynı zamanda hem sıcak hem de soğuk üfleyen bir insanla hiç bir işim olmasını istemem.
Barış zamanındaki fasulye korkunun mevcut olduğu bir yerdeki kek ve biradan daha iyidir.
Hep gergin duran yay çabuk kırılır. Oysa zaman zaman gevşetirsen ihtiyaç duyduğunda işe yarar.
Gereğinde iyi düşünebilmesi için ruh da rahatlamak ister.
|