Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12-09-2007, 22:58   #9
Kullanıcı Adı
nejatkara
Standart Dinimizi gerçekten ne kadar biliyoruz ?
KURAN’DAKİ HİDAYET NEDİR ?

Enam 87: ve min abaihim ve zürriyetihim ve ihvanihim vectebeynahüm ve hedeynahüm ila sıratı mustakim.
Onların atalarından ve zürriyetlerinden ve kardeşlerinden biz seçeriz ve onları sıratı mustakime ulaştırırız.

Enam 88: Zalike hüdallahi yehdiy bihi men yeşaü min ibadih ve lev esrekü lehabita anhüm ma kanu ya’melun.
İşte bu Allah’ın hidayetidir k, Allah kullarından dilediğini bununla (sıratı mustakimle) hidayete erdirir.Eğer onlarda şirke düşselerdi yaptıkları ameller boşa giderdi.

Şu halde Allah , seçtiklerinin içinden (Şura 13 ve Rad 27 ye göre) kim Allah’a yönelirse Allah onları sıratı mustakim üzerinden kendisine ulaştırıyor .Sıratı mustakim, nisa 175 de Allah’a ulaştıran yol olarak açıklanıyor. Şimdi Enam 88 de Allah ,işte bu Allah’ın hidayetidir ki kullarından dilediğini (yani hangi kul O’na ulaşmayı dilerse o kulu ) Allah’a ulaştıran yol olan sıratı mustakimle hidayete erdirir buyuruyor.Bu durumda Allah’a ulaştıran yola iletilen kulların ruhları ne yapacaktır? Elbette Allah’a ulaşacaktır.Allah işte bu hidayete ermedir buyuruyor.

Ali İmran 73 : ...innel hüda hüdallah/... muhakkaki hidayet Allah’a ulaşmaktır.
Bakara 120 : ...inne hüdallahi hüvel hüda/... Allah’a ulaşmak varya işte o hidayettir.
Kehf 17 : men yehdillahü fe hüvel muhted ve men yudlil fe len tecide lehü veliyyen mürşida/...Allah kimi kendisine ulaştırırsa o hidayete erer ve kimde dalalette kalırsa onun için veli mürşid bulunmaz.

Hidayet önemlimi ?Önemli, hemde çok önemli.Çünkü Yunus 7-8 de Allahu Teala , ölmeden önce Allah’a ulaşmayı dilemeyenlerin ateşe gideceğini buyuruyor.O halde Allah’a ulaşmayı dilemeden Allah’a ulaşmak mümkün olamayacağına göre hidayette Allah’a ulaşmak(ruhun Allah’a ulaşması)olduğuna göre kişi Allah’a ulaşmayı dilemeden hidayete eremeyecektir.

Bakara 156-157: elleziyne iza esabethüm müsibetin inna lillahi ve inna ileyhi raciun ulaike aleyhim salavatün min rabbihi ve rahmetün ulaike hümül muhtedun.
Onlara müsibet isabet ettirdiğimizde biz Allah içiniz ve Allah’a ulaşacağız(ölmeden önce. Çünkü öldükten sonra herkes yani ister kafir,ister mümin herkes Allah’a ulaşacaktır) derler,Allah’ın rahmetide salavatıda onların üzerinedir hidayete erecek olanlardır.

İşte Bakara 156-157 de Allahu Teala ,Allah’a ulaşmak isteyenlerin hidayete ereceğini ( yani Allah’a ulaşarak ateşe gitmekten kurtulacaklarını) ifade buyuruyor.
Allah razı olsun.

HANİF DİNİ


3/AL-İ İMRAN-67: Mâ kâne ibrâhîmu yahûdiyyen ve lâ nasrâniyyen ve lâkin kâne hanîfen muslimâ(muslimen), ve mâ kâne minel muşrikîn(muşrikîne).
İbrâhîm ne yahudi, ne de hristiyandı. Lâkin o HANİF (Allah’ın tekliğine, ona ölümden evvel ulaşmanın ve teslim olmanın farz olduğuna inanan) olarak (Allah’a) teslim olmuştu. MÜŞRİKlerden de değildi.

3/AL-İ İMRAN-95: Kul sadakallâhu fettebiû millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen), ve mâ kâne minel muşrikîn(muşrikîne).
De ki: “Allah doğru buyurdu. Öyle ise HANİF olarak İbrâhîm’in dînine tâbî olun. Ve (zaten o), müşriklerden değildi.”

6/EN'AM-161: Kul innenî hedânî rabbî ilâ sırâtın mustekîm(mustekîmin) dînen kıyamen millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen), ve mâ kâne minel muşrikîn(muşrikîne).
“Muhakkak ki; Rabbim, beni hanif olarak Sıratı Mustakîm’e, kıyâmete kadar ayakta kalacak olan Hz. İbrâhîm’in milletinin dînine hidayet etti.” de. Ve o, müşriklerden olmadı.

16/NAHL-123: Summe evhaynâ ileyke enittebi’ millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen), ve mâ kâne minel muşrikîn(muşrikîne).
Sonra da sana “hanif (tek Allah’a yönelen) olarak İbrâhîm (A.S)’ın dînine tâbî olmayı” vahyettik. Ve o, müşriklerden olmadı.

30/RUM-30: Fe ekim vecheke lid dîni hanîfâ(hanîfen), fıtratallâhilletî fataran nâse aleyhâ, lâ tebdîle li halkıllâh(halkıllâhi), zâliked dînul kayyimu ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne).
Hanif olarak kendini dîn için ikame et, Allah’ın hanif fıtratıyla ki; Allah, insanları hanif fıtratıyla yaratmıştır. Allah’ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyim olan (kaim olacak, ezelden ebede kadar yaşayacak) dîn budur. Fakat insanların çoğu bilmez.

22/HAC-78: Ve câhidû fillâhi hakka cihâdih(cihâdihî), huvectebâkum ve mâ ceale aleykum fid dîni min harac(haracin), millete ebîkum ibrâhîm(ibrâhîme), huve semmakumul muslimîne min kablu ve fî hâzâ li yekûner resûlu şehîden aleykum ve tekûnû şuhedâe alen nâs(nâsi), fe ekîmûs salâte ve âtuz zekâte va’tesımû billâh (billâhi), huve mevlâkum, fe ni’mel mevlâ ve ni’men nasîr(nasîru).
Ve Allah için hakkıyla cihad edin. O, sizi seçti. Dînde sizin için bir zorluk kılmadı ki; o, babanız İbrâhîm (A.S)’ın dînidir. O, sizi daha önce de “müslümanlar” (Allah’a teslim olanlar) olarak isimlendirdi. Bunda da (Kur’ân-ı Kerim’de de), resûl size şahit olsun ve siz de insanlara şahitler olasınız diye. Öyleyse namazı ikâme edin (kılın), zekâtı verin, Allah’a sarılın (Allah’ın Zat’ında yok olun). O, sizin Mevlâ’nız. (O), ne güzel Mevlâ (dost) ve ne güzel yardımcı.
MÜMİNLER KİMLERDİR?

Yunus 45: ....... andolsun ki Allah'a ölmeden evvel ulaşmayı yalanlayanlar hüsrandadır, onlar hidayete ermezler(kurtulamazlar).

Bakara 223:.............takva sahibi olup Allah'a mutlaka mülaki olacaklarını (ölmeden önce Allah'a ulaşacaklarını) bilsinler.Müminleri(Allah'a ulaşmayı dileyenleri) müjdele.

Enfal 29: Ey Allah’a iman edenler, Allah'a ulaşmayı dileyerek takva sahibi olun ki, Allah size furkan(hakk'ı batıldan ayırd etme özelliği) verir.Günahlarınızı örter ve sevaba çevirir.Allah fazzul azimin sahibidir.

Rum 31-32 : Allah'a yönelip(Allah'a ulaşmayı dileyip) takva sahibi olun,namaz kılın ve müşriklerden olmayın.Onlar dinlerinde fırkalara ayrılmışlardır,her fırka kendindeki ile ferahlanmaktadır.

Bakara 257: Allah, amenu olanların(Allah'a ulaşmayı dileyenlerin )dostudur.Onları zulmetten nura çıkaracaktır.Kafirlerde tagutun dostudurlar,onlarda nurdan zulmete götürülür.

Bakara 21: Sizi ve sizden öncekileri yaratan Allah'a kul olun, böylece takva sahibi olun.

Zümer 17: Onlar,Allah’a yönelerek,Allah’a ulaşmayı dileyerek, şeytana kul olmaktan kendilerini kurtardılar ve Allah’a kul oldular ,kullarımı müjdele.

Sebe 20-21:..…. müminleri (Allah’a ulaşmayı dileyenleri)oluşturan tek bir fırka hariç, bütün fırkalar şeytana tabi oldular.Halbuki İblisin onların üzerinde sultası yoktu.Biz Allah’a ulaşmaya inananlarla inanmayanları ayırd etmek üzere(şeytana müsaade ettik).

Yunus 7-8: Onlar Allah’a ulaşmayı dilemezler,dünya hayatından razıdırlar,ayetlerimizden gafildirler,gidecekleri yer ateştir.

Araf 178: Allah kimi kendisine ulaştırırsa, o hidayete erer. Kimde dalalette kalmışsa onlar hüsrandadır(nefslerini hüsrana düşürmüşlerdir.)

Bu ayetler ışığında müminler, Allah'a ulaşmayı dileyenlerdir. Bu nedenle furkan sahibidirler,takva sahibidirler,nefslerini hüsrana düşürmeyenlerdir,müşriklerden değildirler(şirkten kurtulmuşlardır),fırkalara ayrılmamışlardır(müminleri oluşturan tek bir fırkayı oluştururlar.),Allah'ın dostudurlar,taguta kul olmaktan kurtulmuş ve Allah'a kul olmuşlardır,ayetlerden gafil değillerdir,dalalette değildirler ve netice itibariyle gidecekleri yer ateş değildir,gidecekleri yer cennettir.
Allah razı olsun.
nejatkara isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla