SON VURUŞ ( Gerçek hayattan ogame uyarlanan bir hikaye )
Bölüm:16
Yer:Türkiye Şehir.İstanbul
Komutan Mahmud ve Albay Erdal kaldıkları otelin lobisinde durum değerlendirmesi yapıyorlardı..Komutan Mahmud kolay kolay pes etmeyecek bir yapıya sahipti zaten gözlerine bakılınca ne kadar inatçı tuttuğunu koparan biri olduğu anlaşılabiliyordu..Albay Erdal merakını gidermek için konuyu değiştirdi&
-Anlamadığım Komutan İşadamı Hilmi Tokun bu işle ne ilgisi var neden onu dikkatini çekmek için sert davrandın normal bir şekilde alacağımızı sende biliyordun o bilgileri&
-Bizi sonuca götürecek olan kişi İş adamı Hilmi Tok..eğer yumuşak davranıp sıradan bir inceleme gibi davransaydık bizi fark etmezdi bile ama şimdi kızı çoktan babasına haber vermiştir ve babası bizim kim olduğumuzu ve neyin peşinde olduğumuzu öğrenmeye çalışıyor
-Bunu bulması pek zamanını almaz sanırım çünkü çok önemli bir işadamımız ama ben hala daha bu işle ne ilgisi olduğunu anlamış değilim..
-Biliyorum kolları çok uzundur hemde sizin tahmin ettiğinizden daha uzundur..Hilmi doğrudan olmasa bile bu şebekeye yardım ve yataklık ediyor..Bu sayede milyonlarca dolarlık bir kazanç elde ediyor daha sonra satın aldığı çeşitli işyerleri ve kuruluşlarla bu paraları aklıyor ve siz çok saygın bir iş adamımız diye bahsediyorsunuz..görüyorsunuz değilmi sizin ülkenizi sizden daha iyi biliyorum..
-Bu bilgileri bütün istihbarat uzmanları bilirler benim bilmemem gayet normal ben istihbaratçı değilim..Peki ne yapacağız Hilmi beyin bizi ziyaret etmesini düşünmüyorsun heralde..
-Sen öyle zannet bu gece buraya gelecek Hilmi meraklı adamdır ve bir o kadarda kendini beğenmiştir hiç bir şey olmasa bile kızının hatırı için gelecektir..O zaman istediğimizi alacağız..
-Peki seni daha önce tanıyormuydu..
-Hayır zannetmiyorum ama kim olduğumu ve neden buraya geldiğimi öğrenmiştir.Hazırlıklı gelecektir ancak değişen bir şey olmayacak ve her şeye hazırlıklı ol burası karışabilir..
-Sakın böyle bir şey yapmayı aklından bile geçirme geriye dönüşün olmaz..
Masa üzerinde duran gazeteleri Komutana uzattı..
-Burada ne yazdığını biliyormusun dün aksam ki rezilliğin yazıyor bütün gazeteler haber bültenleri hep senden bahsediyor..Eğer bugünde burada bir olay çıkartırsan hemen sınır dışı edilirsin ve ülkende pekte hoş karşılanacağını zannetmiyorum..
Gözlerini Albay Erdala dikti Komutan Mahmud o sinirli hali geri gelmişti alnındaki damarlar görünür bir şekilde atmaya başlamıştı sert bir ifadeyle.
-Albay benim vatanımdan insanları kaçırıp analarından babalarından evlatlarından eşlerinden ayıran kim olursa olsun bulacağım bu ister iş adamınız olur ister devlet büyüğünüz bu yola baş koydum ya başımı alırsınız yada ben sizin kellenizi&
-Seni anlıyorum görevini yerine getirmeye çalışıyorsun ama burası senin ülken değil ve burada istediğin gibi at koşturamassın atın üzerindeki sensindir ama ipler başkalarının elindedir..
-Sende atın nallarısın heralde&
Komutan Mahmud masadan kalktı odasına doğru çıkmak için asansöre yöneldi..Albay murat komutanın son sözüne baya bir alınmıştı..Çok ukala birisi diye düşünüp kendini avutmaya çalıştı.yanına gelen lobi görevlisi kulağına bir şeyler fısıldadı..Hemen ayağa kalktı ve Komutan Mahmudun odasını aradı&
|