Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12-27-2007, 18:26   #4
Kullanıcı Adı
aksavaşçı
Standart SULTAN İKİNCİ ABDÜLHAMİD Hakkında Herşey
Birlik Ve Beraberlik
II. Abdülhamid Han, dışta takip ettiği "İslam Birliği" siyasetini içte de yürütüyor, halkın birlik ve beraberliğine azami gayret sarfediyordu. Bilhassa içteki muhalif unsurları bertaraf için ve onlara halk desteğini kırmak için bütün yurtta eğitim hizmetlerini yaygınlaştırmış onlara dini İslamı tam ve doğru olarak verecek alimler, veliler göndererek irşat etmiştir. Kalkınmayı köy ve kasabalara kadar indirdi ve halkın gönlünde taht kurdu. Ziraata önem verdi, eğitim ve öğretimi köylere kadar yaygınlaşatırdı. Camisi olmayan yerleşim birimlerine camiler yaptırdı, eski camileri tekkeleri tamir ettirdi.

II. Abdülhamid Han, takip ettiği bu politika ile devletin yegane İslam devleti ve halifesi olmasını sağladı. Gayrimüslimlerin etkinlik ve hakimiyetlerini azalttı. Hıristiyan memur sayısını azaltarak Müslüman memur sayısını artırdı. Emperyalist Avrupalı devletlerin silahlandırdığı Hıristiyan cemaatlere karşı Müslümanları silahlandırdı. Avrupalı devletlerin Müslümanlara karşı tahriklerini çok uygun bir politika takip ederek bertaraf etti. Ramazan ve Kurban bayramlarında halkın gönlünü alır, Ramazanda emekli, dul ve yetimlere yardım edilirdi. Şiddetli geçen kışlarda, dar gelirli ailelere kömür, odun ve yiyecek yardımı yapılır, bütün tarikatlara özel ilgi gösterilir, tekkelerin bazı tarikat şeyhlerine nişanlar, rütbeler verilirdi. Cami görevlileri, vaiz, hatip ve hocalara her yıl 30 bin kuruş hediye verilmesi adet edinilmişti. İstanbul'un Müslüman mahallelerinde meyhane açılıp içki satılması yasaklanmıştı. (172)

II. Abdülhamid Han, memleketin her tarafına okullar, hastahâneleı, yollar, çeşmeler, eşi bulunmayan modern bir tıp fakültesi yaptırdı. Mekteb-i Mülkiyyeyi, bir müze, hukuk mektebi ve dîvân-ı muhasebatı [sayıştay], Beyoğlu kadın hastahânesi, güzel sanatlar akademisi, yüksek ticâret mektebi, yüksek mühendis mektebi ve yatılı kız lisesini açtı. Ve devam edersek; Terkos suyunu İstanbul'a getirtti ve mülkiye lisesini açtı. Alman çeşmesi yapıldı. Bursada ipekçilik mektebi, Halkalı zirâ'at ve baytar mektebi ve Kâğıthane'de bir poligon kurdurdu. Bursa demiryolunu ve Aşiret mektebini yaptırdı. Üsküdar lisesi ve Rüşdiyye mektebleri ve yeni postahâne binası ve Osmanlı bankası ile Reji binalarını ve (Yafa-Kudüs) demiryolu ile Ankara demiryolu yapıldı. Yine hamîdiyye kâğıd fabrikası, Kadıköy havagazı fabrikası ve Beyrut limanı rıhtımını yapdırdı. Osmanlı sigorta şirketi ve Küçüksu barajı ve (Manastır-Selânik) demiryolu yapıldı. (Şâm-Horan) demiryolu ve (Eskişehir-Kütahya) demiryolu yapıldı. Hamîdiyye yüksek ticâret mektebi ve (Galata-Tophâne) rıhtımı, Dolmabahçe saat kulesi yapıldı. (Beyrut-Şâm) demiryolu, Dâr-ül-aceze binası, mum fabrikası, (Afyon-Konya) demiryolu, Sakız limanı rıhtımı, şimdiki İstanbul lisesi binası, (İstanbul-Selânik) demiryolu yapıldı. Ereğli kömür ocakları çalışdırıldı. Tuna nehrinde Demirkapı kanalını, kapahçarşı ta'mîrini yapdırdı. Yunan zaferini kazandı. Akıl hastahânesini yapdırdı. Şişlide Hamîdiyye Etfâl hastahânesini yaptırdı. Medîne-i münevvereye kadar telgraf hattı yaptırdı. [Hamîdiyye Hicaz demiryolu Zerkaya kadar işledi. Kâğıthânedeki Hamîdiyye suyu yapıldı. Yeni balıkhane, Haydarpaşa rıhtımı, ma'den arama mektebi, Samda tıbbiyye-i mülkiyye yapıldı. Haydarpâşada askerî tıbbiyye mekteb-i, dilsiz ve sağırlar mektebi açıldı. Bingâzîye telgraf hattı yapıldı. (İstanbul-Köstence) kablosu döşendi. Haydarpaşa istasyonu binası yapıldı. Beşiktaş tepesindeki Yıldız sarayını ve önündeki cami'i yaptırdı. Velhâsıl Av-rupada yapılan yeniliklerin hepsini en modern şekilde yurdumuzda yaptırdı. Ne yazık ki, tahttan indirilince, bütün bu ilerlemeler durdu ve memleket kana boyandı. Abdülhamîd hân, (İstanbul-Eskişehir-Ankara) ve (Eskişehir-Adana-Bağdâd) ve (Adana-Şâm-Medîne) demiryollarını yapdırdığı zaman, başka memleketlerde bu kadar demiryolu yoktu. Din bilgileri, fen ve edebiyat üzerine çok kitap bastırdı. Köylere kadar kurslar açtırdı. Parasız kıtâblar gönderdi.

Bütün bu hizmetler halkı Sultan'a daha da bağladı ve halkın gözünde "evliya sultan" oldu. Ve çoğu bölgelerde muhaliflerinin antipropagandasına rağmen halk kendisinden evliya, veli diye bahsetmiştir. Bu hizmetler semeresini vermiş ve muhalefet (okumuş-bürokrasi) sultana'a karşı ihtilal ve ayaklanma girişimlerini başarısız kılmıştır. Müslüman halkı kullanamayacağını anlayan Jön Türkler gayri müslim tebaayı da yanına alarak ordu ile sultanı devirmeye karar verdiler.

Ve nihayetinde 1908 Jön Türk ihtilali de, Makedonya'daki Ordu'da mektepli Enver, Niyazi ve Eyüp Sabriler'in dağa çıkıp isyan etmeleri ile başladı. 2. Meşrutiyeti getiren bu ihtilalde dikkat edilirse halk yoktur. Halkın sessiz kalmasının sebeplerinden biri de teşkilatsız ve bilinçsiz olması idi. (173)

Sultan Abdülhamid Han, Müslümanlar arasında İslam şuurunun canlı tutulması, halkın cehaletten kurtularak milli ve manevi değerlerine sarılmasını temin etme maksadıyla her tarafa hocalar ve Kuran'ı Kerimler, İslami eserler göndererek halkı bilgilendirmeye çalıştı. Diğer taraftan Batılı devletleri'ni "Cihad" ile tehdit ederek Osmanlı ve İslam ülkelerindeki yayılmacı, yıkıcı ve parçalayıcı faaliyetlerini engellemekti.
aksavaşçı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla