SULTAN İKİNCİ ABDÜLHAMİD Hakkında Herşey
BEDDUA
II. Abdülhamid Han'dan sonra memleketi alevler aldı. İttihatçıların içteki baskı ve şiddetleri,sokaklarda yapılan idamlar ve Birinci Dünya harbine girmekle devletin yağma edildiği, Arabistan'ın tamamiyle elden çıktığı, İngilizlerin Suriye ve ırak'tan, Fransızların
Makedonya tarafından ana vatan sınırlarına huzuca geçtikleri, Moskoflann bütün Şark Anadolusunu derinlerine kadar işgal edip 1917
Rus ihtilali yüzünden çekilme zorunda kaldığı,halkınekmek yerine saman tozu ve mısır koçanı yediği,yakmaya tezak ve kefen yapma
ya bez bulamadıı mevsimde, bir gün Enver Paşa, Talat Paşayla beraber,Beylerbeyinde Abdülhamid Han'ı ziyarete gidiyor. Kendileri
ne karşılayan muhafız subay, Abdülhamid Han'a haber vermeksizin yol gösterdiği için, kapısının önüne kadar geliyorlar...Kapı yarı ara
lıktır ve Abdülhamid Han, sırtı kapı'ya doğru, seccade üzerinde dua etmektedir. Gelenleri görmüyor,gelenler de ona kendilerini göstermiyor.Enver Paşa, önde,yarı açık kapıyı biraz daha aralamış,olduğu yerdentabloyu seyretmektedir. Abdülhamid,elleri hacet dergahına uzatılmış, gözyaşiyle nemli bir dua esesi çıkarmakta: •
"Allahım; bana yapılanları helal etmiyorum! Şahsıma yapıldığı için değil, milletime yapıldığı için affetmiyorum! Milletime yapılan fenalıklardan, yarın.senin hesap gününde davacıyım!"
Enver Paşa bu duayı işitince, çarpılıpkalıyor, Hünkarın huzu-rana çıkamıyor,geriye dönüyor, Talat Paşayı kolundan çekereksü-rüklüyor,rıhtımda bekleyen istimbota götürüyor ve orada,ağlaya ağlaya, Talat Paşaya diyor ki:
"Başımıza ne geldisye bu adama yaptıklarımızdan geldi ve daha ne gelecek o yüzden gelecek!.." (3210)
İttihat ve Terakki'nin Türk ve milliyetçi kadrosu, Abdülha-mid'in ne büyük, hatta emsalsiz bir Padişah olduğunu biliyor,fakat onu makamına iade etmek ve tutulan istikameti değiştirmek için vaktin geçmiş olduğunu esefle görüyorlardı...Vatan başkalarının kontrolüne geçmişti...
|