Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01-15-2008, 14:41   #2
Kullanıcı Adı
ümitli_bekleyis
Standart Kongre'ye yağmur gibi düşen çılgın Türkler
YÜKSELEN TÜRK VARLIĞI

Hillary Clinton’ı ağırlayan New York’taki Türk Kültür Merkezi’nin Başkanı Recep Özkan, ABD’deki Türklerin ağırlıklı olarak New York, New Jersey çevresinde yaşadığını, bu potansiyelin ilk defa kendisini bu düzeyde ifade etme imkânı bulduğunu belirtiyor. Derneğin New York Manhattan’da, Waldorf Astoria otelinin hemen karşısındaki ofisinde konuştuğumuz Özkan’ın bu gözlemine, Hillary Clinton da katılmış. Hillary Clinton’ın 30 Kasım 2007 gecesi New York’taki Sheraton Otel’de 250 Türk işadamı ile bir araya gelmesini öngören programı da Türk Kültür Merkezi düzenledi. Ancak o gün, Clinton’ın bir seçim bürosunda yaşanan rehin alma olayı sebebiyle program aksadı. Ertelenen toplantı, aynı mekanda Hillary Clinton’ın eşi eski başkan Bill Clinton’ın Türk işadamlarıyla buluşmasıyla yapıldı. Uzun süre New York’ta gazetecilik yapan Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş, 25 yıldır New York’ta yarı resmî olarak yapılan Türk günü etkinliğine herhangi bir New York belediye başkanı bile katılmamışken, Amerika’daki Türklerin kurdukları bu yeni gönüllü kuruluşların elde ettikleri başarılı sonuçlara çarpıcı bir örnek veriyor. New Jersey’de genç bir Türk avukat olan Güvenç Kulen başkanlığında kurulan Hudson Türk Amerikan Kültür Derneği’nin bir akşam yemeği davetine katıldığını belirten Keneş, şöyle devam ediyor: “O akşam yemekte senatörler, yerel yöneticiler ve polis şefleri gördüm. Bu insanları görünce, yapılması gereken tanıtım işte bu diye düşündüm. Sadece Amerika’da değil, Avusturya’dan Kanada’ya kadar bu türden Türk kuruluşları, aslında yükselen yeni Türk varlığının güçlü işaretleri.”

ABD’de birbirinden bağımsız bu kuruluşların faaliyetleri, bu ülkede Türkiye’nin milyonlarca dolar harcasa elde edemeyeceği bir tanıtım faaliyeti aynı zamanda. Elbette gelip Türkiye’yi ve Türk insanını gözleriyle gören ve yakından tanıyan Teksas Anayasa Mahkemesi Başkanı ya da Dallas Büyüksehir Emniyet Müdürü’nün ülkemiz hakkındaki düşünceleri bundan sonra daha objektif olacak. Daha da önemlisi, Amerikalı senatörler ve milletvekilleri, bu Türkleri dinledikçe Ermeni karar tasarısı gibi konularda Türkiye’nin başı daha az ağrıyacak.

New York’taki Columbia Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü Profesörü Richard Bullet, “Cumhurbaşkanınız Celal Bayar 1954’te Amerika’ya geldiğinde bir Amerikan başkanı gibi karşılandı. Ama 1960 ihtilali ile başbakanınızı idam etmeniz, ülkenizin ABD’deki imajını tamamen bozdu. 50 yıldır bu olayın ve Geceyarısı Ekspresi filminin bozduğu Türkiye imajını düzeltemediniz.” diyor. Prof. Bullet’ın belirttiği gibi, bozulan imajları düzeltmek işte böyle zor bir iş. Ama ABD’deki yeni Türk dernekleri bu işe talip.

Şüphesiz Amerika’nın diğer eyaletlerinde tıpkı bu dosyaya konu yaptığımız Raindrop gibi çalışmalar yapan daha birçok gönüllü Türk kuruluşu var. Ve her biri ayrı bir dosya olacak hacimde faaliyetlerde bulunuyor.



EVLİLİK SEMİNERİ BİLE VERİYORLAR


ABD’ye yeni gelen Türklerin buradaki hayata uyum sağlamaları için Amerikan sağlık sistemi, ev kiralama ve satın alma, araba satın alma ve finans konularında seminerler ve kurslar da organize eden Raindrop gönüllüleri, Teksas’a gelen Türk hastalara çeviri, ulaşım, alışveriş konularında da yardımcı oluyor. Raindrop’un bir diğer hizmeti Amerika’da başarılı bir aile hayatı için evlilik ve çocuk gelişimi ile ilgili seminerler düzenlemek. Raindrop’un hafta sonu okulunda ise İngilizce, İspanyolca, Bosnakça, Arnavutça, Rusça, Türkçe ve diğer Türk dilleri dersleri veriliyor. Raindrop, Türk kültürünü tanıtmak amacıyla bulunduğu eyaletlerdeki Amerikan üniversiteleri ile müşterek “Türk günleri” de düzenliyor. Bu etkinliklerde halk dansları, Türk yemekleri, Türk sanat eserleri sergileniyor. Raindrop şubelerinde ayrıca Türk geceleri düzenleniyor. Bunların yanısıra Teksas’ın büyük şehirlerinde Amerikalı çocukların da katılımıyla 23 Nisan kutlamaları yapılıyor, piknikler düzenleniyor.



“YAĞMUR DAMLASI” KASIRGAYA KARŞI

“Yağmur damlası” mütevazılığı ile yola çıkan Raindrop, misyonunu “Türk kültürünü Amerikan toplumu içinde tanıtma ve Amerika’da yaşayan Türk toplumunun sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılama” olarak açıklasa da her yıl kasırgaların vurduğu eyaletlerdeki bir başka faaliyetiyle de göz doldurdu. 2005 yılı ağustos ayında Katrina Kasırgası’nın New Orleans’ı vurup arkada yüzlerce ölü bırakmasından bir ay sonra Rita adı verilen kasırganın Houston’ı vuracağı açıklandığında Raindrop şubeleri harekete geçerek kriz masaları oluşturdu. İnsanların kasırga tehlikesi altındaki Houston gibi şehirleri tahliye etmeleri sağlandı. Buradan tahliye olanlar diğer şehirlerdeki Türk ailelerin yanına misafir olarak yerleştirildiler. Binlerce kişi Raindrop’un kriz masalarından yardım aldı. Bu hizmetten hem Türkler hem de Amerikalılar yararlandı. Hatta bazı Raindrop yöneticileri bu çalışmalar sebebiyle kendi ailelerini tahliye edemedi. Eğer gerçekten de Rita Houston’ı vursaydı, kaçacakları hiçbir yer yoktu.

Raindrop’un düzenlediği Türk Festivali için Houston’ın seçilmesi rastlantı değil. Çünkü Amerika çapında Türkiye’nin Washington’daki büyükelçiliği dışında dört yerde başkonsolosluk ve konsolosluğu var: New York, Houston, Chicago ve Los Angeles. Houston’da diğer birçok ülkenin de başkonsoloslukları bulunduğundan Türk festivaline yalnızca, eyalet milletvekilleri, Houston belediye meclis üyeleri değil, buradaki pek çok yabancı ülke konsolosları da katıldı.

Ebru, hat, tezhip sanatının önde gelen isimleri Osman Kanlıoğlu, Özhan Alagöz, Mehmet Gürsoy festivale katıldı. Birçok ünlü Türk sanatçısı, Houston ve diğer şehirlerde Raindrop’un düzenlediği programlarda eserlerini sergiledi. Amerikalılar, hem bu eserlere hem de mendil, vazo, masa örtüsü, kilim gibi Türk el sanatlarına olağanüstü ilgi gösterdiler. Elbette en az bunlar kadar bir ilgi de Türk yemeklerine, sarmalara, dönerlere, lahmacunlara, mantılara, tatlılara gösterildi. Festivalden sonra birçok Amerikalı, Raindrop şubelerinden Türk yemek dersleri için başvuru formu doldurdu.



SEVİNÇ İNÖNÜ’NÜN TELEFONU

Erdal İnönü, 31 Ekim 2007 Çarşamba sabahı ABD’nin Houston kentinde yatmakta olduğu kanser hastanesi M.D. Anderson’da saat 05.00 civarında vefat ettikten kısa süre sonra, Houston’daki Türk Kültür Merkezi’nde görevli Cemil Teber’in cep telefonu çalar. Telefondaki kişi, İnönü’nün hastanede vefat ettiğini bildirir ve cenazesiyle ilgilenmelerini rica eder. Teber, arkadaşı Doç. Dr. İbrahim Sümer’le birlikte hemen hastaneye gelir. Onları İnönü’nün eşi Sevinç İnönü karşılar. Sevinç İnönü, Teber ve Sümer’i İnönü’nün cenazesinin bulunduğu odaya alır. İlahiyat doçenti olan Sümer, bir iki saat önce vefat etmiş olan İnönü’nün açık gözlerini kapatır ve başını beyaz bir bezle bağlar. Ardından da Kur’an-ı Kerim’den Yasin suresini okur. Türk Kültür Merkezi’nin yetkilileri İnönü’nün cenazesini Türkiye’ye ulaştırma görevini de üstlenmeye hazırdır; ancak İnönü milletvekilliği yapmış ve hükümetlerde Başbakan Yardımcısı görevinde bulunmuş bir siyasetçi olduğundan Houston’daki Türk Başkonsolosu Atilla Uzer ve yardımcısı Ali Fındık bu görevi üstlenir.


AKSİYON
ümitli_bekleyis isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla