[kabardey_06]

bırakalım 1947 yılının şebeklerinide,,günümüzün taklacı kuşlarına bakalım,,,kendilerine ait bir makam veyahut mevki bulunmayınca yani sevki idare başkalarının elinde olunca başlıyorlar taklaya vayy efendim neymiş ,,,türkiyenin seksen beş yıllık kazanımları tehlikedeymiş,,,,işte bu noktada devreye ben giriyorum ve diyorum ki,,,hayır efendim,,,,anayasamızda yerini almış ve hepimizin özümsediği temel değerler hiç bir surette tehlikede filan değildir,,,tehlike arz eden durum statükonun kayboluşundan ibarettir,,,,zaten bu feveran ve yanlı haykırış statükodan nemalanan küçük bir gruba aittir,,,,,buna benzeyen diğer bir çarpıtmada meşhur piyanistimiz fazıl say tarafından dillendirilmiştir,,,zatalilerine göre ülke orta çağ karanlığına doğru sürüklenmekte buna da ak parti yol vermektedir,,,,peki bu doğrumudur,,,el cevap hayır,,,,fazıl sayın sıkıntısı,, içindekileri dışa vuramamanın verdiği bir ruh daralmasıdır,,,nedir dışa vuramadığı gerçek ak parti icraatlarına bakıldığında gün gibi ortaya çıkacaktır,,evet evet ak parti icraatları, ülkenin orta çağ karanlığına gidebilme durumunu, riskini,ihtimalini neredeyse sıfıra indirmiştir,,bundan dolayıdır ki,,o çağın sevdalıları feryat etmektedirler,,,mesele, feryadı figan eden küçük bir zümrenin güç kaybetmesiyle ilgilidir,,,işte fazıl sayın, mertçe açıklayamadığı gerçek budur,,,,necip fazıl kısakürek şimdi yaşasaydı ne güzel olurdu değil mi ??,,saygılar,,,,