Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01-27-2008, 21:28   #7
Kullanıcı Adı
bafrali_mehmet
Standart ====BESİNLERİN SAĞLIĞIMIZDAKİ YERİ====
V-Y-Z

Vişne VE Özellikleri

Vişne adlı kirazdan ekşi meyvelerini yaz ortalarında veren Vişne ağaçları, Gülgiller'dendir. Anayurdu Anadolu ve Balkanlar olan vişne ağaçları, 5-7 m. kadar boylanabilir; 4 yaşındayken meyve vermeye başlar ve 40-50 yıl yaşar.

Vişne ağacı, yuvarlak taçlı ve kiraza göre daha çalımsı görünüşlüdür. Gövdesi kırmızımtırak gri benekli, donuk ya da parlak renklidir. Dalları kirazınkinden ince ve yay gibi olup sarkıktır. Yaprakları da kirazınkinden daha küçük, ayası düz, parlak yeşil renkli ve tüysüzdür. İlkbaharda erken açan çiçekleri beyaz renklidir. Bir salkımında birden fazla ve altıya kadar değişen sayıda çiçek açar. Temmuz ayı ortalarında olgunlaşmaya başlayan meyveleri, kirazdan biraz basıkçadır. Olgun vişneler, bol sulu ve siyaha yakın kırmızı renklidir.

Ülkemizde iki önemli vişne ağacı türü yetiştirilmektedir. Bunlardan meyvesi her tür kullanıma elverişli olan Kütahya vişnesi, uzun saplı, iri boyda, ucu hafif sivrice, koyu kırmızı ince kabuklu, çok sulu, ekşi ve kırmızı etli meyveler verir. Macar vişnesi ise, kısa saplı, ince, koyu kırmızı renkli kalınca kabuklu, ekşi ve kırmızı etli meyve vermektedir. Her iki türün ağaçları da, temmuz ayından başlayarak bol ürün verir.

Vişne meyvesi, sofralıktan çok meyve suyu, şurubu, reçeli, marmeladı, kompostosu, likörü ile diğer bazı içkileri, pasta ve tatlıları yapılarak tüketilir. Ayrıca kurutularak da yenir.

BESİN DEĞERLERİ

Vişnenin besin değerleri kirazınkine benzer. Ancak şeker oranı daha düşük olduğundan, vişnenin tadı ekşi ya da mayhoş olur. Aynı nedenle kalorisi de kirazınkinden düşüktür.

Ortalama 100 gr. taze vişnede, 58 kalori ile 14,3 gr. karbonhidrat vardır. Oysa, vişnenin A vitamini yüksek olup 1.000 lU'ya kadar varır. Vişnenin diğer besin değerleri kirazınkine çok yakındır.

SAĞLIĞIMIZA YARARLARI

Bedenimize yararlı besin değerlerinin yanı sıra;

o Vişne meyvesinin taze ya da kurutulmuş saplan, aynen kiraz sapları gibi sağlığımıza yararlı etkiler yapar.


Y

Yenidünya ve Özellikleri

İlkbahar ve yaz meyvelerinin müjdecisi sayılan etli, sulu, mayhoş ya da tatlı ve iri çekirdekli meyvelerini mart ayından başlayarak hazirana kadar bizlere cömertçe sunan Yeni-dünya ağaçlan, Gülgiller'dendir. Anayurdu Japonya, Çin ve Hindistan olan yenidünyalar, Çin ve Japon kökenli iki ana grup içinde sınıflandırılır.

Çin grubu ağacın meyvesi iri, armut biçiminde ve koyu portakal renkli sıkı etli olup geç olgunlaşır. Japon grubunun daha erken olgunlaşan meyveleri soluk sarı renkli, daha küçük boylu ve beyazımsı yumuşak etlidir.

Yenidünya ağaçları 5-10 m. kadar boylanabilir. Biryıllık dalları tüylerle kaplı ve gevrek yapılıdır. Dalları yaşlandıkça tüyleri dökülür ve yapısı sertleşir. 12-30 cm. uzunlukta ve 5-8 cm. genişlikteki iri yapraklarının üst yüzü koyu yeşil, alt yüzü kül-rengimsi, kabarık damarlı ve tüylüdür. Hep-yeşil (yapraklarını dökmeyen) olan bu ağaç, güzel yaprakları ve gösterişli yapısı nedeniyle bazı yerlerde süs bitkisi olarak da benimsenir.

Yenidünya ağaçları ekim ayı sonu ile kasım ayında çiçek açmaya başlar ve neredeyse kış boyunca çiçekli kalır. Bileşik salkımlar halindeki krem ve beyaz renkli çiçekleri güzel kokulu olup balozu (nektar) bakımından zengindir. Bu nedenle halanlarını kendine çeker. İlkbahara doğru olgunlaşan çiçekler, salkımlar halinde meyvelerini verir.

Yenidünya ağaçları, genellikle aşılandıktan 2-3 yıl sonra meyve vermeye başlar. 23-25 yaşına kadar en yüksek verimle meyve verir. 30 yaşından sonra ekonomik ömrü sona ererse de ağaçlar 60 yıl kadar yaşayabilir. Bu ağaçların odunu, çalgı aletlerinin yapımı için makbul sayılır.

BESİN DEĞERLERİ

Yenidünya meyvesi, yüksek oranda A vitamini içerir. Eti ve kabuğunun rengi, meyvenin A vitamini kaynağı karoten yönünden zengin olduğunu gösterir. Ayrıca B ve C vitaminleri; fosfor, potasyum ve kalsiyum gibi mineral maddeler ve şeker yönünden de zengindir.

SAĞLIĞIMIZA YARARLARI

Yukarıda açıkladığımız gibi yenidünya meyvesi, pek değerli besin maddelerini içermektedir. Bunun yanı sıra;

o Ağacın yaprakları tanen içerir ve peklik vericidir: Bu tıbbi etkiyi sağlamak üzere ağacın taze ya da güneş ışığı almayan havadar bir yerde kurutulmuş yapraklarının üzerine kaynar su dökülüp 10-15 dakika kadar demlendirilerek bir infüzyon hazırlanır. İshal durumunda, tehlikesiz ve etkili olan bu infüzyondan günde 2-3 su bardağı içilebilir.



Yerfıstığı ve Özellikleri

tohumu ülkemizde kuruyemiş olarak sıkça tüketilen Yerfıstığı, Baklagillerden aynı adı taşıyan biryıllık otsu bitkinin meyvesidir. 20-70 cm. kadar boylanabilen ve birçok türü olan yerfıstığının anayurdu Güney Amerika'dır.

Bitkinin karşılıklı ve ikili olarak dizilmiş yeşil renkli küçük yaprakları, sarı renkli ufak çiçekleri vardır. Bu çiçekler döllendikten sonra yere doğru eğilerek oluşan meyvelerini toprağa gömer. Bolca ürün veren yerfıstığı bitkisi, küçük bahçelerde yapılan aile tarımı için pek uygundur.

Kuruyemiş olarak tüketilmesinin yanı sıra özellikle Batı ülkelerinde, yemeklik olarak ve sabun yapımında kullanılan yağı çıkarılır. Preslerde yağı alınan tohumun küspesi azot bakımından çok zengin olduğu için hayvanlara yem olarak yedirilir. Ayrıca ürün alındıktan sonra toprakta kalan bitkinin sap ve yaprakları da iyi bir hayvan yemi olur. Batı ülkelerinde yerfıstığı, tatlıcılıkta ve çikolatacılıkta da kullanılmaktadır.

BESİN DEĞERLERİ

Yağ ve protein yönünden pek zengin bir besin olan yerfıstığının 30 gramının tuzla kavruluşundan sonra içerdiği besin değerleri şunlardır: 167 kalori: 7.4 gr. protein: 5,4 gr. karbonhidrat; 0 kolesterol; 14.2 gr. yağ; 0,7 gr. lif; 114.6 mgr. fosfor; 21,5 mgr. kalsiyum; 119 mgr. sodyum: 193 mgr. potasyum; 50 mgr. magnezyum; 0,09 mgr. B1 vitamini; 0,04 mgr. B2 vitamini ve 5 mgr. B3 vitamini.

SAĞLIĞIMIZA YARARLARI

Yukarıda saydığımız, bazıları cidden yüksek besin değerlerinin yanı sıra;

o Yerfıstığı, kandaki yüksek kolesterol düzeyini düşürür.

o Kan şekeri düzeyini kontrol altında tutar, bu nedenle seker hastalarına yardımcı olur.

o Yerfıstığının hayvanlarda kanseri önleyici etkileri saptanmıştır: Aynı etkileri insanlarda gösterip göstermediği araştırılmaktadır.


V

Zeytin ve Özellikleri

Kahvaltılarımızda vazgeçilmez katığımız olan zeytini ve en sağlıklı bitkisel yemeklik yağ olan zeytinyağını veren Zeytin ağacı, Zeytingiller familyasının örnek bitkisidir. Anayurdu Anadolu olup buradan tüm Akdeniz havzası ülkelerine yayılmıştır. Önemli türü, Avrupa zeytinidir (O. europea).

12-15 m. kadar boylanabilen bu ağaç çok uzun ömürlü olup 1.000 yıl kadar yaşayabilir. 7-8 yaşında zeytin denilen meyvesini vermeye başlayan ağacın, 35'inci yaşına kadar verimi artar. Sonra, meyve veriminde azalma görülür. 100 yaşındaki zeytin ağaçlarının yenilenmesi gerekir.

Hepyeşil (yaprağını dökmeyen) bitkilerden olan zeytin ağacının oval biçimli, ince uzunca yapraklarının üstü koyu yeşil ve altı gümüşi renktedir. Yaşlanan gövdesinin aldığı ilginç biçimler ve yapak renginin güzelliğiyle pek gösterişli bir bitki olan zeytin ağacının beyazımsı yeşil renkli küçük çiçekleri, yaprak koltuklarında, salkımlar halinde ilkbaharda açar. Bu çiçekler genelde kasım ayına kadar olgunlaşarak oval biçimli, uzunca, siyaha çalan koyu yeşil renkli, taş çekirdekli ve tadı acı meyveler verir.

Zeytin meyveleri, özel yöntemlerle salamura edilerek sofralar için hazırlanır. Yağı çıkarılacak zeytinler ocak ayına kadar ağacında bekletilip rengi iyice karalaştığında toplanır. Fabrikalarda preslerle sıkılarak yağı alınır. Ayrıca zeytin ağacının san renkli, esmer dalgalı olan çok sert odunu marangozlukta kullanılır.

BESİN DEĞERLERİ

100 gr. salamura yeşil zeytin 30 kalori; 0 kolesterol; 3,1 gr. yağ; 3 gr. lif; 4.8 mgr. fosfor; 26 mgr. kalsiyum; 6.2 mgr. demir: 639 mgr. sodyum: 26 mgr. potasyum; 17,4 mgr. magnezyum; eser miktarlarda A, B1 ve B2 ile 0,01 mgr. B6 vitamini, ayrıca folik asit ve E vitamini içerir.

Salamura (kalamata) siyah zeytinin besin değerleri yukarıdakilerden biraz daha da yüksektir.

SAĞLIĞIMIZA YARARLARI

Yukarıda sayılan kimisi cidden yüksek besin değerlerinin yanı sıra;

o Zeytinden elde edilen zeytinyağı kalp dostudur: Zeytinyağı kandaki kötü kolesterol düzeyini düşürür. Damar tıkanıklıklarını önlemede yardımcı olur. Tansiyonun kontrol altında tutulmasında önemli rol üstlenir. Zeytinyağını bol bol tüketen Ege bölgemizin insanında, özellikle Ayvalık ve civarında kalp hastalığı riskinin düşük olması bir rastlantı değildir.

o Zeytin ile zeytinyağı, kanseri önleyici maddeler içermektedir.

o Zeytin ve zeytinyağının yüksek tansiyonu düşürücü etkilen de vardır.

o Zeytinyağı, bedenin yaşlanmasını geciktirir: Besinler bedenimizde enerjiye çevrilirken oksidan denilen bazı maddeler ortaya çıkar. Zeytinyağı, içerdiği çok sayıdaki antioksidan maddeyle hücrelerimizi yeniler, doku ve organlarımızın yaşlanmasını geciktirir. Bedenimizdeki kireçlenmeleri önler.

o Zeytinyağı, sindirimi kolaylaştırır: Sindirim için gerekli olan mide asitlerini azaltmaz. Sindirime yardımcı olan salgıları destekler. Safra kesesini kolesterolden temizler. Kabızlığı önleyerek bağırsakların daha düzgün çalışmasını sağlar.

o Zeytinyağı, çocukların beslenmesinde dirimsel rol oynar: Bu yağın içerdiği yağ asitleri ana sütününkine eşdeğerli olup çocuklarda kemikleri güçlendirir. Zeytinyağının içerdiği E vitamini, çocukların sağlıklı büyümelerini sağlar.

o Zeytinyağı, güzelliğimize katkıda bulunur: Cildimizi ve saçlarımızı besleyen zeytinyağı, cildin genç görünmesini ve saçlarımızın gürleşip parlamasını sağlar.

o Son olarak zeytinyağı ağacının yaprağı ile eczacılıkta tansiyon düşürücü ilaçlar yapılmaktadır.

EMEĞE SAYGI LÜTFEN

SAYGINIZI +1 LE GÖSTERE BİLİRSİNİS



bafrali_mehmet isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla