KIBRIS'LA İLGİLİ BÜTÜN BELGELER BÜTÜN GERÇEKLER...
1930 Seçimlerinin önemi nedir?
Kıbrıs Türklerinin Enosise ve İngiliz Sömürgeciliğine karşı mücadelelerinin bir başka önemli dönüm noktası da 1930 Kavanin Meclisi Seçimleridir.
Atatürk devrimlerini savunan ve Kemalist Türk Milliyetçiliği hareketine gönül veren, ezici çoğunluğun temsilcisi olan Necati Özkan, seçimlere "HALKÇILAR "adı verilen bir grupla katıldı. Halkçılar grubunun içinde Lefkoşa-Girne bölgesi için Necati Özkan, Limasol-Baf bölgesi için Av. Ahmet Said Hoca ve Mağusa-Larnaka bölgesi için de Av. Mehmet Zeka Bey vardı. "İngilizciler" olarak nitelenen ve İngiliz Sömürge Yönetimi tarafından desteklenen Evkaf Murahhası Sir. Mehmet Münür başkanlığındaki ikinci grupta ise, Baf-Limasol bölgesinden Dr. Eyyüp Necmettin, Lefkoşa-Girne bölgesinden Sir Mehmet Münür vardı.
Seçimler, Halkın desteğindeki Kemalist grupla, sömürge yönetiminin desteğindeki İngilizci grup arasında kıyasıya bir mücadele şeklinde geçti. Sonuçta Halk, Kemalist duygu ve düşüncelerinin bir ifadesi olarak Sömürge Yönetiminin tüm baskılarına karşın Halkçı gruptan Necati Özkan ile Mehmet Zeka'yı Kavanin Meclisi'ne gönderdi. Baf'ta ise diğer gruptan Dr. Eyüp Necmettin seçimleri kazandı. Bu sonuç, İngiliz sömürge yönetimi ve işbirlikçiler için büyük bir tokat oldu.
Kıbrıs Türk halkı, sömürge yönetiminin tüm baskılarına, aleyhteki tüm propagandalarına ve kendi adaylarına verdiği tüm desteğe karşın, Kemalist Necati Özkan'ı, bir arkadaşı ile birlikte Kavanin Meclisi'ne göndermeyi başarmıştı. Yalnız bu olay bile sömürge yönetiminin baskısı altındaki Kıbrıs Türkünün hiç bir şekilde Kemalist ilkelerden ve düşünceden taviz vermiyeceğinin kanıtıydı...
Milli Kongre nedir?
1930 Kavanin Meclisi seçimlerinde sömürge yönetimine sert bir tokat indiren Kıbrıs Türk Halkı, Kemalist aydın Mehmet Necati Özkan'ın önderliği ile ulusal bir kongre toplamakta gecikmedi. Tarihte Milli Kongre diye adlandırılan ve 2. Ulusal Lefkoşa Kongresi olarak da isimlendirebileceğimiz bu Kongre, 1 Mayıs 1931 tarihinde Lefkoşa'da toplandı. Necati Özkan'ın kendi evinde tüm adadaki köylerden ve mahallelerden gelen 200'ü aşkın delegenin katılımı ile toplanan kongre, 6 saat boyunca süren ateşli tartışmalardan sonra, çok önemli altı karar aldı. Necati Özkan'ın açış konuşmasından sonra Av. Ahmet Behaettin Bey'in Başkanlığa, Öğretmen Teki Bey'le, Başöğretmen Turgut Bey'in de katipliklere getirildiği Kongrede alınan kararlar şöyledir:
1-Kıbrıslı Türklere de diğer toplumlara tanınan serbest eğitim hakları tanınmalı ve eğitime ayrılan ödenekler artırılarak okulların yönetimi Türk Halkına devredilmelidir.
2-Kongre, 1928 yılında lağvedilen müftülük makamının yeniden ihya edilmesini ve müftünün maaşının Evkaf'tan karşılanmasını, yetkilerinin bir yasa ile belirlenmesini ve dinimize aykırı olarak müslüman olmayan biri tarafından yönetilen Evkaf'ın aynı zamanda müftülük işlerini yönetmesine engel olunmasını.
3-Şer-i Mahkemelerin yeniden düzenlenmesi, gelirlerinin bağımsızlığını ortadan kaldıran Evkaf yerine, genel bütçeden karşılanması, medeni hukukun yeniden düzenlenmesi ve eğer bunlar yapılmayacaksa bu mahkemelerin yetkilerinin medeni, çağdaş mahkemelere aktarılarak Türk hakimlere görev verilmesi.
4-Evkaf'ın dini yetkilerini müftüye devretmesi ve yalnız ekonomik bir kuruluş olarak çalıştırılması, yönetimin ise Kongre tarafından seçilecek altı Türk üye ile hükümetçe tayin edilecek bir üye tarafından yönetilmesi ve 1928 yılında çıkarılan (Evkafı ve Müftülüğü İngiliz yönetimine devreden) yasanın iptal edilmesi isteniyordu.
Bu arada 5. maddede Av. Sait Hoca'nın Kıbrıs Müftüsü seçildiği bir emrivaki ile duyurulurken, altıncı maddede de Necati Özkan, Mehmet Zeka, Av. Behaettin, Av. Fazıl, Av. Con Rifat, Dr. Pertev, Dr. Şefki, Av. Ahmet Raşit ve Sait Hoca'dan oluşan bir MERKEZ HEYETİ'nin de bir "Yürütme Komitesi" olarak seçildiği belirtiliyordu. Bu kongrenin sömürge yönetimin gasbettiği toplumsal hakların yeniden elde edilmesi açısından mücadelemizde çok önemli bir yeri vardır. İngiliz Yönetimi ise derhal yaptığı bir açıklama ile Kongreyi, aldığı kararları ve Müftü seçtiği Said Hoca'yı tanımadığını açıklayarak yeni bir baskı kampanyasına başlıyordu.
__________________
|