[kabardey_06]

çok net hatırlıyorum,rahmetlinin cenaze merasiminde oğlu ahmet eli cebinde bugünlerin hayalini kuruyordu,(birgün gelecek merkez sağın başına geçeceğim ve babamın bıraktığı işi tamamlayacağım,),lakin geçen süreçte zuhur eden bir oluşum onun tüm hayallerini SUYA düşürdü,bu siyasi oluşumun adı AK PARTİSİYDİ,,dört eğilimi en ideal şekilde teorik ve pratik veçhiyle hayata geçiren ak parti hareketi ,özalın yarım bıraktığı çağdaşlaşma ve demokratikleşme projesini tamamlamak üzere, çalışmalarına olanca hızıyla ve statükonun tüm engel koymalarına rağmen büyük bir azimle devam ettirmekte,,bu projenin hayata geçirilmesini FELAKET olarak görenlerin rahmetli turgut özalın oğlu ahmeti gaza getirmiş olmaları kuvvetle muhtemeldir,siyasi arenada alternatifsizlik birilerini fena halde rahatsız etmektedir,,ak partinin elini güçsüzleştirmek için her yolu deneyenler,şunu bir defa kabul etsinler ki,,ak parti alternatifsizdir,bu denetimsizdir anlamına gelmez,bizzat kendi içerisinde otokontrol mekanizması bulunan tek partidir ak partisi,,zaten bu özelliği itibariyle alternatifi bulunmamaktadır,görünürde bir lideri vardır fakat bu liderin sultalığı söz konusu dahi edilemez ,çünkü ak parti geçmişin acı tecrübelerinden ders çıkartmış olacak ki,tek bir liderin değil ortak aklın tezahürüdür,türkiye ortalamasının duygu ve düşüncesini,beklentilerini,yarınlara dair umutlarını,istek ve arzularının öncelik sırasını çok iyi bilmektedirler,,ak partinin karşısında alternatif olabilecek hiç bir siyasi oluşumun halkımız tarafından teveccüh ile karşılanacağını sanmıyorum,,boşu boşuna kimseler ne fantazi kursun ne de oğul ahmet gibi hayal kursun,onun peşinden koşacaklar göğüsleyebilecekleri bir ip bulamazlar,yazık olur o koşucuların emeklerine(!),,,,erkan mumcu önümüzdeki on yılın ak parti kadroları eliyle şekilleneceğini bilmekle iyi bir siyasetçi olduğunu göstermiştir,,helal olsun kendilerine,bu öngörüsünden dolayı takdir edilmesi gerekir,,alternatif oluşumlar için çabalayanlara yazıklar olsun,,öyle vaya böyle bir bina teşkil edilmiş,(vurun,kırın,yıkın bu binayı diye nara atanlar,bu emellerini gerçekleştirdikleri zaman yıkılan binanın yerine ne inşa edecekler,,bu inşa ettikleri yeni model dertlere çare olabilecek mi**hiç sanmıyorum,,o bakımdan yazıklar olsun diyorum,,