Ülkeden atsak atılmaz, satsak satılmaz insanlar mıyız?Ses verin....
28 Şubat sürecindeki Refah Partisi dindar kesimin partisi olarak görülüyordu ve belli bir kesimin taleplerini iktidara taşımayı amaçladığı düşünülüyordu.
Özellikle, parti kurmayları ve milletvekillerince yapılan açıklamaların sadece belirli bir kesimin beğenisini topladığı kabul ediliyordu.
Daha sonra medyanın propagandası sonucu eski kasetler ve fotoğraflar piyasa çıktı, aczimendilerin zikirleri, Rufailerin şiş sokmaları, kadınları kandıran şeyhler, mağdur müslüman kadınlar, İran’daki recm ve vinçle asma idamları, kılıçla üç vuruşta yapılan boyun vurmalar sürekli televizyonlarda gösterilerek millette bir panik havası yaratıldı.
İnsanımız, gerçekten de bu partinin iktidarda kalması ve güçlenmesi halinde, sokakta zikir çekenleri göreceklerini, taşlanarak öldürüleceklerini, kollarının kesileceklerini, devletin yıkılıp örtünmeye zorlanacaklarına öyle inanmışlardı ki, parti kapatıldığında “Oh” çekmişlerdi.
Bu şekilde parti kapatmaya olan tepki emilmiş, halk dezenformasyonla ikna edilmiş, ve kurtarıcılar da gelip korkudan titreyen halkı kurtarmıştı.
Aynı 80 darbesi öncesi ülkenin, halkın darbe yapılmasını gerçekten isteyecek noktaya getirilmesi gibi!
Şimdiki durum çok farklı.
|