Hazreti Adem (a.s)
Hz. Adem ve Oğullarından Alınan Misak:
Allahû Teâla (cc), Hz. Âdem ve onun nesli olan bütün insanlardan "misak" almıştır. Bu bir anlamda, Allah (cc) ile insanlar arasında tahakkuk eden mukaveledir. Kur'ân-ı Kerim'de:
"Hani Rabbin Âdemoğullarından (insanlardan) onların sırtlarından zürriyetlerini çıkarıp kendilerini nefislerine şâhid tutmuş: `Ben sizin Rabbiniz değil miyim?' demişti. Onlar da: `Evet, (Rabbimizsin) şâhid olduk!' demişti. (İşte bu şahidlendirme) kıyamet günü: `Bizim bundan haberimiz yoktu' dememeniz içindir." (A'râf: 7/172) buyurulmaktadır. İşte, Allah (cc) ile insanlar arasında tahakkuk eden bu mukavele sonucu insanlara hürriyet, mülkiyet, akıl ve diğer nimetler bahşedilmiştir.[1] İslâm hukukundaki umumi kaidelerden birisi de: "İnsan için asıl olan hürriyettir"[2] şeklinde ifade edilmiştir. Çünkü "misak" hürriyetin teminatıdır. Eğer İslâm'a karşı savaşırsa, Allah (cc) ile olan mukavelesini bozduğu için kölelik ortaya çıkar.[3] Her insanm doğuştan zimmetinin (mukavelesinin) bulunması, lehlerindeki ve aleyhlerindeki haklara sahip olmada eşitliği gerektirir. Resûl-i Ekrem (sav)'in "Hiçbir çocuk yoktur ki, İslâm fıtratı üzerine doğmuş olmasın. Sonra onu annesi ve babası, ya yahudileştirir, ya hıristiyanlaştırır, ya mecûsileştirir, ya müşrik yapar. Nihayet o çocuk bunu dili ile açıklar; ya şükredenlerden ya küfredenlerden olur."[4] buyurduğu sabittir.[5]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Molla Hüsrev, Mir'at el Usul fi Şerhi Mirkat el Vüsul, İst.1307, c. I, sh. 591.
[2] İbn-i Hümam, Fethu'l Kadir, Beyrut: 1316, c. IV, sh. 417; Aynca İmam-ı Kasani, el-Bedai, c. VI. sh. 196.
[3] Sava Paşa, İslâm Hukuku Nazariyatı Hakkında bir Etüd, Ank.1956, c. II, sh. 339.
[4] Zebidî, Sahih-i Buhari Muhtasarı Tecridi Sarih Tercemesi ve Şerhi, Ank.1976 (4. bs c. IV, sh. 529, Had. No: 644; ayrıca Sahih-i Müslim, K.Kader, c. IX, sh.6854, Had. No.2658.
[5] Yusuf Kerimoğlu, Kelimeler Kavramlar, İnkılap Yayınları: 32-33.
|