Hazreti İbrahim (a.s)
1. Yeryüzünde Putataparlığın Ortaya Çıkışı :
Fahruuddin Razi’nin, bilimsel bir yorumu vardır ki özeti şudur: Tarihi bize kadar gelen en eski peygamber Nuh, puta tapmakla savaşmıştır: “Dediler ki: Tanrılarınızı bırakmayın, ne Veddi, ne Suvâ’ı, ne de Yeğus’u, Ye’uk’u ve Nesri bırakmayın!” Demek ki putataparlık, yeryüzünde en eski dindir. Peki insanın, kendi eliyle yaptığı şeylerin, kendisini yaratmadığı gayet açıktır. O halde insan, eliyle yaptığı şeye nasıl tapar? Bunun bir yorumu olmalıdır ki o da şudur: İnsanlar deneyimleriyle yıldızların, Dünya üzerindeki etkisini görmüşler, Güneşin hareketiyle mevsimlerin oluştuğunu anlamışlar ve yıldızlarda büyük bir güç olduğunu sanmışlardır. Kimi bunların varlığı zorunlu olduğuna, kimi sonradan meydana geldiğine inanmış, yaratılmış olsa da “bunlar alemi yönetmek için yaratılmıştır”, demişler ve bunların en büyük tanrısı ile yaratıklar arasında aracı olduğunu sanmışlar, böylece bunlara saygı göstermeğe, tapmağa başlamışlardır. Bunların kaybolduğunu görünce, bunların sürekli olarak karşılarında bulunması için sembollerinin yapmışlar; güneş putunu altundan yapıp, yakut, elmas gibi kıymetli taşlarla süslemişler; ay putunu gümüşten yapmışlar vb... Bunlara tapa tapa bunların birer sembol olduğunu da unutarak bu taşları tanrılaştırmışlardır. Puta tapmak, böylece ortaya çıkmıştır. İşte Hz.İbrâhim, önce yıldızların tanrı olamayacağını söylemekle putataparlığın temelinin çürüklüğünü anlatmış, bu dini kökünden yıkmağa çalışmıştır.
Putataparlığın ortaya çıkışı hakkındaki diğer bir yorum da Belh’li astrolog Ca’fer İbn Muhammed’e aittir. Ca’fer’in, belirttiğine göre Çinliler Tanrı’yı ve melekleri kabul ederler. Yalnız Allah’ın en güzel biçimde bir cisim olduğuna, meleklerin de güzel biçimleri bulunduğuna inanırlar. Gökler, bu yüce varlıkları bizden gizlediği için bunları temsil etmek üzere güzel heykeller yapmışlar, en güzel biçimde yaptıkları heykele tanrı demişler, bundan daha az güzel yaptıkları heykelin, melek şeklinde olduğunu düşünmüşler. Allah’a ve meleklere yaklaşmak için bu hekkellere tapmışlardır.
Eğer bu yorum doğru ise putataparlık; Allah’ı cisim ve mekanda düşünmekten kaynaklanmıştır.
Üçüncü bir yoruma göre de putataparlık, Allah’ın, alemin yönetimini çeşitli meleklere vermiş olduğu düşüncesinden kaynaklanmıştır. Mesela denizleri bir meleğe, dağları bir meleğe, bulutları oluşturup yağmuru yağdırmayı bir meleğe, rızık işini bir meleğe vb. vermiştir. Böyle inanınca bu yönetici melekleri temsil için yaptıkları heykellere tapmağa başlamışlardır.
İşte Hz. İbrâhim, önce yıldızların tanrı olamayacağının söylemekle putataparlığın temelinin çürüklüğünü anlatmış, bu dini kökünden yıkmağa çalışmıştır. [1]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Fahruddin Er-Râzi, Mefâtihul-Gayb, Akçağ Yayınları:13/36,37; Süleyman Ateş, Kur'an Ansiklopedisi: c.9/98.
|