Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-22-2008, 16:17   #3
Kullanıcı Adı
hiperaktif
Standart Tarİhİ TÜrbe Ve Camİlerİmİz
35-ŞEYH BUHARİ TÜRBESİ (Gümüşesik Tekkesi):

Eski hükümet konağı arkasına rastlayan Zeryen mahallesinde türbe sokaktadır.Türbede üç sanduka vardır. Birisi Şeyh Buhari' ye diğeri de Kütahya' lı Gazi Hüseyin Paşa' ya aittir.



36-SULTANBAĞI (Dört Direkli Türbe):

Gediz caddesi üzerinde son zamanlarda yeniden yaptırılan dört direkli caminin doğusunda, yol kenarındadır. Burada daha önce dört sütuna dayalı bir açık türbe bulunduğu anlaşılmaktadır. İçinde kimlere ait olduğunu henüz bilmediğimiz büyükçe üç lahit bulunmaktadır. 16.yy. veya daha erken devirlerden kalmış olması mümkündür.



37-ULU CAMİİ TÜRBESİ:

Vacidiye ile Ulu camii arasında, set üstündedir. Üzeri küçük bir kubbe ile örtülmüş, kiremit bir çatı altına alınmıştır. içinde tek bir lahit ve mezar taşı vardır. Kime ait olduğu bilinmeyen mezarın 15.yy. dan kalma olduğu ve caminin mimarı olduğu sanılmaktadır.



38-SUNULLAH GAYBİ TÜRBESİ:

17.yy.' ın ikinci yarısından kalmadır. Musalla mezarlığındadır. Kesme taş kaplamalı, tuğla kubbeli küçük bir yapıdır. 17.yy. mutasavvıflarından olan Sunullah Gaybi, İstanbul' da Halveti Melami olarak yetişip Kütahya' ya dönmüş. Kütahya uleması tarafından zındıklıkla (Allah' a ve ahirete inanmamakla) suçlanınca (Hüda Rabbim) ile başlayan şiirini söylemiştir. Aşağıdaki beyit şiirlerine güzel bir örnektir.

"Taç marifet tacıdır, sanma başka taç ola, Taklit ile tok olan, hakikatte aç ola."



39-KÜÇÜK HAMAM:

Bir kısmı 15.yy. başlarında Germiyanoğlu II.Yakup Beyin subaşısı ve kader arkadaşı olan Hisar Bey tarafından yaptırılmış, ondan oğluna miras kalmış, oğlu da Osmanlı Hükümdarı II.Beyazid’ in izni ile hamama küçük bir kadınlar bölümü ilave ettirilmiştir.

Hamam son şeklini bu ilave ile 1848’ de almıştır. Zaman zaman çeşitli onarımlar geçiren ve başka amaçlarla da kullanılan hamam halen erkekler hamamı olarak kullanılmaktadır.



40-EYDEMİR HAMAMI (Elvan Bey Hamamı):

Cumhuriyet caddesinin sonunda, mevlevihanenin güneydoğusundadır. Ahi Erbasan caddesi ile Eydemir sokakları köşesinde yer alır. 15.yy. ortalarından kalmadır. Eski adı Elvan Bey Hamamı olarak geçen hamamı yaptıran Elvan Bey' den kaynaklar Çaşnıgir Başı olarak bahseder. Kitabesi ve hakkında daha kesin malumat alabileceğimiz bir belge henüz yoktur. Son yıllardaki onarımların hamamın eski şeklinde fazla değişiklik yapmadığı sanılmaktadır.



41-BALIKLI HAMAMI (Rüstem Paşa Hamamı):

1549 yılında Kütahya'da Anadolu Beylerbeyliği yapmış, daha sonra Sadrazamlık makamına getirilmiş olan Rüstem Paşa tarafından bu dönemde yaptırılmıştır. Hem erkekler hem kadınlar kısmı bulunan bir çifte hamamdır. Harap hale geldiğinden, Vakıflar genel Müdürlüğü tarafından esaslı bir şekilde onarılıp halkın hizmetine sunulmuştur.



42-LALA HÜSEYİN PAŞA HAMAMI:

Lala Hüseyin Paşa, Sultan II.Selim' in Lalasıdır. Anadolu Beylerbeyliği sırasında yaptırdığı bu hamam (1568-1570) küçük kare planlı tek bir hamamdır. Hamamın önünde tek bir sıra dükkan yer alır. Son zamanlarda onarım görmüş olup kullanıma açıktır.



43-KEMER HAMAMI:

Maruf mahallesi kuzeyinde, Lala Hüseyin Paşa caddesi üzerinde, Kaditler Camiini geçtikten sonra yolun güneyindedir. 1950'deki yol genişletme çalışmasında soyunmalık kısmi kesilmiş bir çifte hamamdır. 16.yy. da yapıldığı tahmin edilen hamam özel mülkiyettedir.



44-ŞENGÜL HAMAMI:

Börekçiler mahallesinde, kapan çayı kenarında (üzeri kapatılmış olduğundan bugün dere görünmez) Şengül Camii önündedir. Birçok değişikliğe uğramış, bazı bölümleri yıkılmış bulunmakla birlikte diğer kısımları halen hamam olarak çalışmaktadır. Dört yanı yolla çevrili tek hamamdır. 16.yy. sonralarında yapıldığı tahmin edilmektedir.



45-YENİ MAHALLE HAMAMI (Cedid Mahellesi Hamamı):

19.yy. sonunda yapıldığı tahmin edilen hamam harap durumdadır. Fatma Ana Türbesine yakındır. Yapıldığından beri iyi şekilde çalıştırılamamıştır.



46-BÜYÜK VE KÜÇÜK BEDESTEN:

Timurtaş Paşa Camii ile Saadettin Camii arasında bugün "Sebze Hali" ve "Bit Pazarı" olarak kullanılan binalardır. Daha çok birer "Arasta" görünümündedirler. Büyük Bedesten Fatih döneminin ünlü Sadrazamı Gedik Ahmet Paşa vakfıdır. Küçük Bedestenin ise Timurtaş Paşa vakfı olduğu sanılmaktadır.



47-KAPAN HANI:

Bugün Mevlevihanenin doğusundaki alandan girilen aralıkta, sadece kitabeli kapısı kalmıştır. Eskiden kapan altı yada tahıl pazarı denilen yerdedir. Evliya Çelebi Karagöz Ahmet Paşa dönemi vakıflarından olan hanın güzellik ve ihtişamına hayran kalmıştır.



48-MUVAKKİTHANE:

Balıklı mahallesinde Saadettin Camiinden Balıklıya giderken eski müftülük binası önündedir. Burasını kapıcıbaşı rütbesinde bulunan Kütahya mütesellimi Halil Kamili Ağa 1831-1832 yılında yaptırmıştır. Muvakkithane de birde II. Mahmud tuğrası bulunmaktaydı. Şimdi nerede olduğu bilinmiyor. içinde 3 tane saat ve bir yetkili bulunuyordu. Günlük hayatta doğru saatin bilinmesi ve namaz vakitlerinin bildirilmesi amacıyla kullanılmaktaydı.



49-HÜKÜMET KONAĞI:

1907 yılı yapımı, son devir Osmanlı mimarisinin dikkate değer sivil yapılarındandır. Binanın cephesi düz karo çiniler süslemektedir. Hükümet konağının Kütahya yapıları içinde ilgi çekici bir yanı da, tamamen çini kaplı bir mescide sahip oluşudur. Bugünkü yapı, çağdaş bir Hükümet Konağı anlayışına uygun olarak 1893-1908 yılları arasında Kütahya valisi olan Giritli Ahmet Fuat Paşa tarafından yaptırılmıştır. 1908 meşrutiyetine kadar Kütahya'da görev yapıp, sonra ayrılmış olan Ahmet Fuat Paşa' nın Hükümet Konağı önünde bir büstü vardır. Alttaki cadde onun adını taşır. Yeşil Camii' de yaptırmış ve Ulu Camii tamir ettirmiştir.



50-MACAR EVİ:

Kütahya'nın tarihçesi bölümünde Macar ulusunun Iiderlerinden Lajos Kossuth' un Kütahya' ya gelip iki yıl kadar kaldığını belirtmiştik. işte bu ikamet sırasında konuk olarak kaldıkları ev, Türk Macar kültür anlaşması çerçevesinde restore edilerek, müze haline getirilmiş olup, Kossuth'un bir kısIm eşyaları ve büstü burada sergilenmektedir. Müze ziyaretçilere açıktır.
  Alıntı ile Cevapla