Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-22-2008, 16:18   #4
Kullanıcı Adı
hiperaktif
Standart Tarİhİ TÜrbe Ve Camİlerİmİz
51-KARA AHMET BEY TÜRBESİ:

Evliya Çelebinin dedesi olan Kara Ahmet Bey hakkındaki bilgiyi Evliya Çelebi' nin meşhur seyahatnamesinde Kütahya bahsinde buluyoruz. 1678 yılında ziyaret ettiği memleketi Kütahya'da dedesi Kara Ahmet Bey'in mezarının Zeryen mahallesindeki evlerinin yanında olduğunu belirtmektedir. Bu bahisten yola çıkarak mezar bulunmuş, Kütahya Belediyesi tarafından bir Türbe yapılarak 20/10/1995 tarihinde ziyarete açılmıştır.



52-VAHİT PAŞA İL HALK KÜTÜPHANESİ:

Osmanlı sarayında Reis'ül Küttab olan, ancak bilinmeyen bir nedenden dolayı azledilerek Kütahya' da oturmaya mecbur edilen Vahit Paşa 19.yy' ın ilk yarısında yetişen devlet adamlarının en önemlilerindendir. 1809 yılında Kütahya' ya gelen Vahit Paşa 1811 yılına kadar kütüphanesini kurar, 1812 yılından itibaren de halkın istifadesine sunar. Kütüphanenin ilk kuruluş yeri Ulu Caminin son cemaat yerinin girişe göre sağ tarafa düşen küçük bir odadır. Vahit Paşa, Kütahya' dan ayrıldıktan sonra da kurduğu kütüphanesine yardımını sürdürmüş, Halep ve İstanbul' dan kitaplar göndermiştir. Kuruluş kataloğunda 900 kitap bulunan kütüphane, kısa sürede 1200 cilde ulaşmış, Mevlevihane ve Molla Bey kitaplıklarının da ilavesi ile daha da artmıştır. Zaman içinde okuyucu sayısının artması, tarihi binanın rutubet alması nedeniyle tarihi el yazma ve basma kitaplar harap olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış, bunlar 1981 yılında İl Özel İdaresince yaptırılan Fuat Paşa caddesinde eski Hükümet Konağı bitişiğinde bir apartmanın 4.Katına taşınmıştır. Eski yeri çini müzesi yapılmak üzere restore edilmektedir. Vahit Paşa' nın temelini attığı kütüphane, Türkiye'nin sayılı yazma eser kütüphanelerinden kabul edilmektedir. Kütüphanede 3006 yazma, 3663 eski harfli basma ve 20.000 den fazla yeni harfli kitap mevcuttur (1981 sayımı).



53-ÇİNİLİ CAMİİ:

1973 yılı yapımı olan camii, iki katlı olup içi ve dışı tamamen çinilerle kaplıdır. Orta Asya Türk Mimarisi örnek alınarak yapılan camii, tek kubbeli ve sekizgen biçimli yapısı ile dikkat çekicidir.

Kubbenin içi hat sanatı örnekleriyle süslenmiştir. Dünyada ve Türkiye' de bir benzeri olmayan camii, şehrimize pek çok hizmeti geçmiş meşhur Kütahya' lı Ressam Ahmet YAKUPOĞLU' nun şehrimizin kültür ve sanat koleksiyonuna kattığı orijinal ve müstesna bir eserdir.

Atalarımızın bizlere bıraktığı zengin tarihi ve kültürel mirası, bizim de sonraki nesillere ulaştırabilmemiz için, bir yandan da bu örnekte görüldüğü gibi yeni, ancak geçmişin zevk süzgecinden geçmiş şaheser niteliğinde eserler yapılması gereklidir.

Bu kabil eserlerin çoğalması en büyük temennimizdir.
  Alıntı ile Cevapla