Kristof Kolomb'un Gerçek Yüzü
             
           
        
    
     
  (Kolomb) Floransalı Toscanelli'nin, batıdan Hint'e doğru bal gibi bir yol olduğunu iddia ettiği mektubundan söz edildiğini 
duymuştur. Daha kesin bilgiler istemek üzere ona mektup yazmıştır. O da ona ayrıntılar ve hatta bir harita verdiği bir 
cevap göndermiştir... Kolomb Toscanelli 'yle mektuplaştığını hiçbir zaman itiraf etmeyecektir. Oysa Toscanelli, Batı 
yolunun ondan daha önde gelen kaşifidir... Ne yol, ne de rüzgarlar konusunda tereddüt etmektedir, elinde Toscanelli'nin 
haritası vardır. Nereye ve nasıl gittiğini bilmektedir. Tuttuğu yol, günümüzde bile, mümkün olanların en mükemmellerinden 
biridir. 
 
Zaten, Kolomb'dan çok daha önceleri çizilmiş olan haritalar, "Atlantik'in iyice batısındaki adalar"ın varlığını bildirmekteydi: 
 
Venedikli Andrea Bianco 1436'da, ilk kez Madera'nın batısındaki adaların ve Stockfixa (Morina adası) adını verdiği (Terre- 
Neuve olabilir) gibi çok kuzeydeki bazı başkalarının da yeraldığı haritalar çizmiştir. 1444 tarihli olan ve Yale haritası denilen 
dünya haritasının üzerinde aynı ada Vinland adıyla yeralmaktadır. Bianco'nun Londra'da 1448 yılında yaptığı başka bir 
haritanın üzerinde, Brezilya'nın bulunduğu yerde büyük bir' gerçek ada' zikredilmektedir. 
 
 
Kolomb'un Başlattığı 'Etnik Temizlik' Operasyonu... 
 
Son dönemlerde Kolomb ile ilgili olarak çevrilen filmlerde, sık sık Kolomb'un gerçekte yerlilere çok insancıl yaklaştığı, 
vahşetin emrini dinlemeyen bazı adamlarınca gerçekleştirildiği izlenimi verilmektedir. Ancak, gerçekler bu pembe 
tablodan çok farklıdır. 
 
Kolomb Amerika'yı keşfettiğinde 30 milyon kızılderili yaşıyordu. Şimdi 2 milyonluk kayıp bir ırk oldular. Kolomb, asırlar 
sonraki soydaşlarının "en iyi Filistinli ölü Filistinli'dir" şekline dönüştüreceği sözünü uygulamaya koymuş, "en iyi yerli ölü 
yerlidir" teorisini geliştirmişti. O da, yine asırlar sonraki soydaşlarının Filistinliler'e yapacağı gibi yerlileri insan olarak 
görmüyordu. Attali, "adanın huzurlu yerlilerinden bazıları onları karşılamaya gelmişlerdir. Colombus onları insan olarak 
kabul etmemektedir" diyor. 
 
Yeni Dünya'nın yerlilerine işkence yapan conguistadorlar ve İspanyol kolonicileri tarafından köleleştirilen ve zorla çalıştırılan yerliler. 
 
Katliam, Kristof Kolomb'la başladı. Kolomb keşfettiği yerlerde İspanyol kolonileri oluşturmaya hız verdi. Yerlileri 
köleleştirdi. Vergilendirilen yerlileri İspanya'ya altın ödemekle yükümlü kıldı. Hükümdarların izniyle yetki alanı içindeki ticari 
işlemlerden yüzde on pay alıyordu. Kolomb ayrıca köle ticaretini de ilk başlatan kişiydi� 
 
 
Yeni Dünya'da İbrani Kolonileri 
 
Kabalacı Kolomb'un, yola, Mesih Planı'na uygun olarak, "Yahudiler için iyi bir yer" bulma amacıyla çıktığını incelemiştik. 
Kolomb, amacına ulaştı ve gerçekten de Yahudiler için "iyi yerler" buldu. Avrupalı Yahudiler, Yeni Dünya'da oluşan sayısız 
koloniye akın ettiler. İşin önemli yanı, bu bölgelerin ekonomisini, hiç abartısız, neredeyse ele geçirmeleri ve Amerika 
kıtasının sömürülmesinde başı çekmeleriydi. Yahudi tarihçi M. Kayserling şöyle der: "Yahudilerin İspanya'daki tarihleri 
sona erdiği anda, Amerika'daki tarihleri başladı. Engizisyon, İber Yarımadasındaki İbraniler'in sonu olurken, batı 
yarıküredeki kıtada onların başlangıcı oldu." 
 
Amerika'nın batılılar tarafından ilk sömürgeleştirilen bölgeleri güney kısımlarıydı. Altın ve sömürülecek hammadde bulma 
hırsıyla dolu Portekizliler ve İspanyollar tarafından başlatılan bu soygun stratejisi nedeniyle kıtanın bu bölümü Latin 
Amerika adını alacaktı. İşin ilginç tarafı, bu sömürgeci "Latin"lerin arasındaki Yahudilerin dev bir role sahip olmasıydı. 
Encyclopaedia Judaica şöyle yazıyor: 
 
Amerikan toprağına ayak basan ilk Avrupalı, Kolomb ile birlikte yola çıkmış olan bir Yahudi dönmesiydi: Luis de Torres. 
Torres, Kolomb'la birlikte denize açılmadan bir gün önce vaftiz olup Hıristiyanlığı kabul etmişti. Portekiz ve İspanyol 
marranoları (Yahudi dönmeleri) yeni kıtanın potansiyelini hemen farkettiler. Bu yeni kıtaya yerleşenlerin başında da onlar 
geliyordu. Bazıları Meksika'yı fetheden Cortes ve onun askerleri olan 'conquistadores'lara eşlik etti... 
 
... Yeni Dünya'ya yerleşen marranolar oldukça etkin bir konuma geldiler. Kıtanın Avrupa'yla olan ithalat-ihracat ilişkisini 
onlar kontrol ediyordu. Kendi aralarında gizli bir dini örgütlenme kurdular. Ayrıca Avrupa'daki dindaşlarıyla da yakın ilişki 
içindeydiler. 
 
Altta dollarin üstünde ki masonik bir sembol: 
 
Bu arada, sürgünle birlikte, İspanyol Yahudileri "dünyanın dört bir yanına" dağılırken, sürgünün planlayıcıları olan 
Kabalacılar'ın büyük bölümü de, kendilerine yeni bir yer bulmuşlardı. Bu yeni merkez, Vaadedilmiş Topraklar'da, Kudüs'ün 
kuzeyinde (bugünkü İsrail'in kuzeydoğu ucunda) yer alan Safed kentiydi. Bir dağın tepesine kurulmuş olan kent, 
Kabala'nın yeni yorumlarına ve "Mesih'i getirme" misyonunun yeni teorilerine sahne oldu 
  
  
          
        
  
        
        
    
     |