MEGALA İDEA'YA ERMENİLERİN YALANINA KARŞI (MİSAK-I MİLLİ) GERÇEKLEŞTİRELİM.
ERZURUM KONGRESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ? ( 23 TEMMUZ 1919 )
Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin girişimleriyle bölgedeki Ermeni tehlikesine karşı toplanmıştır.
Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür asla parçalamaz olduğu belirtildi.(Misak-ı Milli’de aynen yer aldı.)
İlk defa hükümet kurulmasından bahsedilmiş ve ilk defa 9 kişilik Temsil Heyeti seçilmiştir.
İlk defa manda ve himaye reddedilmiştir.
Milli Meclisin derhal toplanması ve hükümetin meclisin denetimine girmesi kararlaştırıldı.(Mebusan Meclisi)
Kuva-yi Milliye’yi etken ve milli iradeyi hakim kılmak esastır.
Erzurum kongresi bölgesel olarak toplanmış fakat aldığı kararlar tüm yurdu ilgilendirdiği için milli bir kongredir.
SİVAS KONGRESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ? ( 4-11 EYLÜL 1919 )
Ülke genelindeki milli cemiyetler “ Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adıyla birleştirildi.
Manda ve himaye fikri kesin olarak reddedildi.
İrade-i Milliye adıyla bir gazete çıkarıldı.
Temsil heyeti 15 kişiye çıkarılmıştır.
Her yönüyle ulusal bir kongredir.
Ali Fuat Cebesoy Batı Anadolu Kuva-i Milliye Komutanlığına atanmıştır.
MİSAK-I MİLLİ’NİN İLANI ( 28 OCAK 1920 )
Amasya Görüşmeleri’nde alınan kararla yurdun her tarafında seçimler yapılarak Mebuslar Meclisinin açılmasına zemin hazırlanmıştır. Meclisin İstanbul’da açılmasına karar verilince M. Kemal İstanbul’a gitmemiştir. Fakat onun düşüncelerini temsil eden Felah-ı vatan adıyla bir grup kurulmuştur. Bu grup hazırladığı Misak-ı Milli’yi son Osmanlı Mebusan Meclisine kabul ettirmiştir.(28 Ocak 1920)
Alınan Kararlar: Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandığında Türk askerlerinin elinde bulunan topraklar bir bütündür, parçalanamaz
Arap topraklarının, Batı Trakya’nın ve Kars,Ardahan ve Batum’un geleceği halk oylamasıyla belirlenecek. Osmanlı’nın merkezi ve Marmara Denizi’nin güvenliği sağlanırsa boğazlar dünya ticaretine açılacak. İçimizdeki azınlıklara komşu ülkelerdeki Müslüman halka tanınan haklardan fazlası tanınamaz. Tam bağımsızlığımızı ve ekonomik gelişmemizi engelleyen sınırlamalar ve kapitülasyonlar kesinlikle kabul edilemez.
Misak-ı Milli ile Türk vatanının sınırları çizilmiştir.
Misak-ı Milli’nin ilanı İstanbul’un işgaline neden olmuştur.
İstanbul 16 Mart 1920’de itilaf devletleri tarafından resmen işgal edilmiştir. Mebusan Meclisi dağıtılmıştır. Bazı milletvekilleri Malta adasına sürgüne gönderilmiştir. Bazıları Ankara’ya kaçmıştır.
|