Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-14-2008, 16:23   #3
Kullanıcı Adı
ümitli_bekleyis
Standart Onların gücü bizim "dik duruş" eksikliğimizden!
Alıntı:
Bakan sormuyor, “Sizin yazdığınız o yalanları ne yapacağız?”
Genel Müdür sormuyor, “Sizin attığınız o iftiraları nasıl unutacağız?”
Gidilen illerdeki bürokratlar sormuyorlar, “Bugüne kadar aleyhimize yaptığınız yayınları nereye koyacağız?”
Milletvekilleri sormuyorlar, “Her gün attığınız manşetlerle sergilediğiniz tahrikleri nasıl görmezden geleceğiz?”
Onlar sormayınca, vatandaşlar da sormuyor: “Sizler, ‘Hürriyet hakkımızdır’ diye sloganlar üretiyorsunuz, bizim kapımıza geliyorsunuz ama.. Bu bölgenin insanlarının % 90’ı başını örter.Siz ise gazetelerinizde, televizyonlarınızda, başı örtülü insanları, cumhuriyet düşmanı/devlet düşmanı olarak ilan ediyorsunuz. Başörtüyü hürriyet olarak değil, esaret olarak takdim ediyorsunuz. Hürriyet hakkımız ise, bırakın da ne giyeceğimize, ne yapacağımıza biz karar verelim. Gazetelerinizdeki şu yönlendirmelere son verin artık. Suçlamalarınızı bırakın artık.. Hürriyet hakkımızdır; kılık kıyafet hürriyeti de bizim hakkımızdır.”
Çok haklı.Onlar yalanlar ile kendilerine rant sağlarken biz yukarıda bahsedilen mevzuda olduğu gibi "NEDEN, NASIIL, Dün öyleydi , Bugün böyle mi oldu ? " diye soramıyoruz.Ortamı boş bırakmamak lazım.Halk da artık gerçeği gördüğüne göre , Hürriyet adı altında azınlığa köleliğin reklamını yapanlara prim vermeyecektir. ;)

Teşekkürler (+)
ümitli_bekleyis isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla