Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-24-2008, 02:16   #3
Kullanıcı Adı
murat kurt
Standart Müslüman Lider Malcolm X le tanışın
Malcolm X bu arada bol bol çalışıyordu. Hafta sonu sohbetlerini hiç bırakmadan takip ediyordu. Cemaate katılmayı hiç aksatmıyordu. Artık geceleri rahat uyuyabiliyordu. Bu hale onu ALLAH’tan başka kim getirebilirdi ki. Gün geçtikçe Eljah Muhammet’e daha çok bağlanıyordu.
Eljah Muhammed, yeterlilik kazandığına inanınca, Malcolm’u Boston’a yolladı, burada Llyod X adında bir Müslüman oturuyordu. İslam’a az çok ilgisi olanları evinde topladı. Malcolm onlara bir konuşma yaptı. Malcolm konuşmalarında daha çok siyahlara yapılan işkencelerden bahsediyordu. Böylece, bir tepki olarak Malcolm’un konuşmalarına katılım çoğalıyordu. Ancak konuşmalar sonucunda “kim Eljah Muhammet’in hareketine katılmak ister?” dediğinde sadece bir kaç el kalkıyordu. Aradan üç aya geçtikten sonra bir teşkilat için yeterli sayıya ulaştığını anlayınca on bir numaralı Mabedi açtılar Boston’a. Eljah Muhammet onu 1954 yılının martında Philedelphia’ya gönderdi. Malcolm’un burada da beyazlara ilişkin gerçekler hakkında yaptığı konuşmalar sonucunda Philadellphia’daki zenciler daha büyük tepki verdiler ve Mayıs ayının sonunda On iki numaralı Mabet açıldı. Ertesi yıl başarılarından dolayı Eljah Muhammet Malcolm X’i Newyork’u teşkilatlandırması için görevlendirdi.
Malcolm X eskiden dümenler çevirdiği, esrar sattığı bu yere, yani buradaki sokaklara pek yabancı değildi. Eski arkadaşlarını ziyaret etti. Hiç birisi onun bu denli değiştiğine pek mana veremiyorlardı. Malcolm X bu arada Müslüman bir hemşire olan ve yine Müslüman teşkilat için çalışan Betty X adında birisiyle, Eljah Muhammet’ten onay aldıktan sonra evlendi.
Büyük bir kentte, imkanları büsbütün sınırlı bir örgüt, kamuoyunun dikkatlerini üstüne tam anlamıyla çekebilecek bir olayla karşı karşıya kalmazsa, pratik hayatta tanınmamaya mahkumdur. İşte bir gün Harlem’de öyle bir olay meydana geldi. İki beyaz polis zenciler arasında çıkan kavgayı önlemeye çalışırken Johnson Hinton adındaki bir Müslüman’a coplarla saldırdılar. Kafasından yaralanıp derisi epeyce soyulan Hinton, bir polis arabasıyla en yakın karakola götürüldü.
Malcolm X olaydan haberdar edilince 50 kadar Müslüman’la birlikte karakola gitti. İlk önce Malcolm’a onu göremeyeceklerini söylediler. Malcolm da nöbetçi amire pencereden dışarı bakmasını söylemiş, adam dışarıdaki Müslümanları görünce şaşırmıştı. Malcolm kardeşlerini görmeyince orayı terk etmeyeceklerini söyledi. Nöbetçi amiri göstermeye razı olmuş: Johnson Hinton’u kafası, yüzü, omuzları kana bulanmış bir vaziyette buldular. Malcolm: “bu adamın yeri karakol değil hastanedir”diye bağırdı. Hemen bir can kurtaranla onu hastaneye yolladılar. Hastanede yol boyunca elli Müslüman’la birlikte arabayı takip ettiler. Harlem’in en büyük caddesinde o güne kadar böyle kalabalık görmeyen zenciler dükkanlardan, kafelerden fırlayıp, kalabalığın peşine takıldılar.
İslam cemaati Johnson Hinton’un davacı olması için çok çalıştı, davanın sonunda Johnson Hinton 70 bin dolar tazminat kazandı. Bu olay Amerika da Müslüman cemaatinin gündeme gelmesine vesile oldu. Artık Amerika’daki televizyonlar Müslümanların mescitlerini gösteriyorlar, çeşitli belgeseller düzenliyorlardı .Malcolm X televizyon programlarına katılıyordu. Siyah Müslümanlar iyice Amerika gündemini meşgul etmeye başladılar...
Eljah Muhammed, Malcolm X’ e. “senin daha çok ünlü olmanı istiyorum. Çünkü sen ünlendikçe ben daha çok tanınıyorum ve cemaatimize katılım çoğalıyor.”demişti. Eljah Muhammet’in vekili olarak Malcolm X radyo ve televizyonlarda, Üniversite kampüslerinde bir çok konuşmalar yaptı. Eljah Muhammet’in vekili olarak konuştukça, diğer İmamlar onu kıskanmaya başladılar. Onunla arasını bozmak isteyenlere karşın 1963 yılında bir konuşmasında Eljah Muhammed: “İşte benim en sadık, en yılmaz vekilim. Ölünceye dek ayrılmayacaktır izimden” diyordu Malcolm için..
1963 yılında Eljah Muhammet’le ilgili çeşitli haberler çıkmıştı. Malcolm X bu haberlerden dolayı çok üzülüyordu, böyle bir şeyi düşünmek bile ona çok edepsizce geliyordu. Gazeteler Eljah Muhammet’in sekreterleriyle çeşitli ilişkileri olduğunu yazıyordu. Malcolm dayanamayıp hemen Eljah Muhammet’le Phoenix’te bir araya geldi. İşte burada Eljah Muhammet’in İslam dinini nasıl bildiğine ve nasıl çarpıttığına şahit olacağız. Malcolm X’e aynen şunları söylüyordu: “Davud’u okurken, bir başkasının karısına nasıl göz diktiğini öğrenmişsindir, işte o Davudum ben. Nuh’u okumuşsundur; şu sarhoşu, işte ben onun ta kendisiyim. Lut’un serüvenini okumuşsundur: şu kendi kızlarıyla aynı yatağı paylaşanı...bana da bunları yapmak caiz oluyor herhalde” demişti Eljah Muhammet.(Not: Bunlar tahrif edilmiş Tevrat’ın ayetleri idi ve diğerleri gibi Malcolm da o zamanlar Kur’an’dan uzaktı.)
22 kasım 1963 yılında Dallas’ta Amerikan başbakanı John F. Kennedy bir suikast sonucu öldürülmüştü. Eljah Muhammet ne olursa olsun hiçbir vekilin bu suikast hakkında konuşma yapmaması için bir buyruk göndermişti. Malcolm bu olaydan sonra Eljah Muhammet’in vekili olarak bir konuşma yaptı. Konuşma bittikten sonra, sorulu cevaplı bölüme geçildiğinde birisi ona şu soruyu yöneltti: “Başkan Kennedy’nin ölümü hakkında ne düşünüyorsunuz?” Malcolm da bir temsille kendi görüşünü açıkladı: “Siz sabah tavuklarınızı bahçeye gönderdiğinizde akşam komşunuzun kümesine değil de tekrar sizin kümesine gelecektir. Evet şeytan onu tekrar yanına aldı.”
Bu konuşması üzerine Malcolm X 90 gün hiç konuşmama cezası aldı Eljah Muhammet’ten. Manşetler“Malcolm X susturuldu” diyordu. MalcolmX, 90 gün sonra konuşabileceğini düşünüyordu fakat, artık ders verdiği yedi numaralı mabette de ders vermesi yasaklanmıştı. Biraz kafa dinlemek ve tatil yapmak için Malcolm X ve eşi o zamanlar yeni yeni İslam cemaatine katılan ve boksör olan Muhammed Ali’nin evine gittiler. Bu, eşi Bety’nin evlendikten sonra ilk tatili olacaktı.Hidayeti
Malcolm X artık Eljah Muhammet’in adamları tarafından tehdit edilmeye başlamıştı, tetiği çekmesi için yedi numaralı Mabedin imamına emir verilmişti Eljah Muhammet tarafından. Malcolm X bu sırada Hac görevini yerine getirmek için Mekke’ye gitmeyi düşünüyordu..Bunun için kardeşi Ella’dan borç aldı. İlk önce Mısır’a gitti. Hacca gitmesi Malcolm X için çok kavramın değişmesinin başlangıcıydı. Mekke’den hanımına aynen şunları yazıyordu: “İnanamayacaksın ama; tenleri beyazdan daha beyaz olan insanlarla aynı bardaktan su içtim, ve aynı tabaktan yemek yedim. Hepimiz bir kardeştik. Ben artık ırkçı bir Müslüman değilim. Gerçek peygamberimiz olan Hz. Muhammed ırkçılığı yasaklamıştır.”
Burada ismini de bir Müslüman ismiyle değiştirdi. El-hac Malik El-Şahbaz, dı artık o...
Malcolm X Mekke’de gerçek Müslümanlığı öğrendi. Kral Faysal’la görüştü. Beyrut’ta bir üniversitede Amerikalı siyahlarla ilgili konferans verdi. Amerika’ya geri döndüğünde basına ırkçılığı bıraktığını, kendisinin yeni bir örgüt kuracağını, beyazların bu örgüte katılabileceklerini açıkladı.
Malcolm X’in ırkçılığı bırakması ve artık yeni kurduğu örgüte beyazların da üye olabileceğini açıklaması, Amerika kamuoyunun dikkatlerini üzerine çekti. İslam dini, belki de ilk olarak, Amerikan basınında evrensel ve geniş boyutlarda yer buldu. Irkçılığı bırakması Eljah Muhammed ve çeşitli siyah kuruluşlar tarafından doğru bulunmadı. Malcolm X artık bir çok tehditler almaya başlamıştı. Yaşadığı her günü ödünç alıyor gibiydi. Nereye gitse takip ediliyordu. Etrafındaki kişilere artık kendi sonunun geldiğini söylemekten çekinmiyordu. Ailesi bir yerde, kendisi de güvenliği için değişik otellerde kalıyordu.
“NASIL YAŞARSANIZ ÖYLE ÖLÜRSÜNÜZ”
Malcolm X hayatını mensubu bulunduğu toplumun haklarını elde etmek, bundan daha da ötesi bu toplumu gerçek kimliğine kavuşturmaya adamıştı. Belki siyah toplum olarak bütün eşyalarını, tekrar bir gemiye yükleyip Afrika’ya dönemezlerdi ama kültürleriyle, dinleriyle, dilleriyle bir de özgürlükleriyle Afrikalı olabilirlerdi. Tahrip edilmiş Hıristiyanlık dini onlara iki dünyayı da cehennem yapmıştı ne yazık ki ...En son ve en mükemmel din olan İslamiyet ancak bu toplumun her iki dünyada saadetini sağlayabilirdi. Malcolm X bu gerçekleri anlatabilmek için çalıştı. Gece yarısı evine Monoton kokteyli atıp evini ateşe vermişlerdi ama o saat 4 uçağıyla Chicago’ya gidip Detroit’teki konferansa yetişmişti.
21 Şubat 1965 Pazar günü bir eğlence salonunda bir konferans vardı,400 sandalye kurulmuş, salon hazır hale getirilmiş, herkes yerini almıştı. Malcolm X’in eşi de dört çocuğuyla birlikte en önde yerini almıştı.
Malcolm X takdim edildikten sonra kürsüye doğru yürüdü ve ‘Esselamu aleyküm’ dedi; salondakiler hep birlikte: ‘ve aleyküm selam’ dedikten sonra salonun bir yerinde bir karışıklık çıktı. Herkes dikkatini tam oraya çevirmişken birkaç kişi Malcolm’a ateş açtılar. Herkes dışarı kaçmaya çalıştı. Kendisine isabet eden on altı kurşundan ilkini yer yemez Malcolm X’in dinleyicileri sakinleştirmek için kalkmış olan sağ eli derhal göğsüne düştü, öteki eli havaya kaktı orta parmağını bir kurşun uçurup gitti, sakalının arasından kanlar sızıyordu, ve vücudu arkaya iki sandalyeyi devirerek düştü. Tetikçiler yere düşmüş vücudunu iyice kurşunladıktan sonra kaçtılar. Dört çocuğunun üzerine kapanan eşi ve dinleyicilerden bazıları hemen sahneye koştular; ancak kurşunlar tam can alıcı noktalara isabet etmişti, yakındaki bir hastaneye götürülürken yolda vefat etti. Hayatını adamış olduğu bu toplum için konferans verirken..
Malcolm’un naaşı cenaze evinde yirmi iki bin kişi ziyaret ettikten sonra, Amerika’da yaşayan Arabistanlı birisi tarafından İslami şartlarda toprağa verildi.
-MALCOLM METELİKSİZ ÖLDÜ!
Başlığını atıyordu gazeteler. 12 yıl boyunca sadece karın tokluğuna, hiçbir maaş talep etmeden durmak bilmeyen bir enerjiyle çalıştı Malcolm.
Malcolm X sonrası İslam
MalcolmX, Eljah Muhammed tarafından ihraç edildikten sonra Suudi Arabistan olmak üzere çeşitli Orta doğu ülkelerine geziler düzenledi. Buralardan döndükten sonra Eljah Muhammed’in oğlu Wallace D. Muhammet’le birlikte Amerikan İslam Misyonu adlı örgütü kurdular. Malcolm X’ in ölümünden sonra W.D.Muhammed liderliğindeki örgüt daha sonraları diğer İslam ülkelerindeki örgütlerle birleştiler. Kısa sürede Amerika’daki en büyük İslam cemaati haline geldi. Diplomaları devlet tarafından tanınan okullar açtılar, Kur’an ve Arapça eğitimi sağladılar. 1985 yılından sonra dünya üzerindeki Müslümanlarla sağlanması amaçlanan entegrasyonun son aşamasını da yerine getirip Amerikan İslam Misyonunun kapatıldığını ilan ettiler.
Diğer taraftan Nation of İslam örgütünün başına Eljah Muhammet’in yerine Louis Farrakhan geçti. Örgüt Milliyetçi çizgisini günümüze dek sürdürmektedir. Amerika’da bu gün yaklaşık 8 milyon Müslüman yaşamaktadır. 11 Eylül saldırılarından sonra 2 ay gibi kısa bir sürede 50.000 Amerikan vatandaşı Müslüman oldu. Daha önceleri ise yılda 25 bin Amerikalı Müslüman oluyordu. Yapılan araştırmalarda öyle gözüküyor ki bir çok Amerikalı Müslüman olacak; çünkü Amerikalılar daha gerçek İslamla yüz yüze gelmediler. İslam gündeme geldikçe ilgi artıyor. Amerikalı Müslümanların çoğunu Orta Doğulu ve Afrikalı Müslümanlar oluşturmaktadır
murat kurt isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla