07-28-2008, 19:59
|
#5
|
|
Bu yavruya nasıl kıydınız?-Yürek burkan hikayeler
Doğacak bebeğine alışverişe çıkmıştı

7 aylık hamileydi... Uzun süre sonra o akşam sokağa çıkmıştı....
Güngören'de meydana gelen bombalı saldırı, İkiz Ailesi'nin de hayallerini yıktı. Düşük tehlikesi nedeniyle uzun zamandır sokağa çıkmadığı öğrenilen 7 aylık hamile Filiz İkiz, doğacak çocuğu için alışveriş yapmak üzere eşi İlhan İkiz ile birlikte dışarıya çıktı.
İlhan İkiz, meydana gelen ilk patlamada yaralananlara yardıma koşarken, 7 aylık hamile eşine, "Sen biraz uzakta bekle" dedi. Yaşadığı korkunun etkisiyle bir köşede eşini bekleyen Filiz İkiz, meydana gelen ikinci patlamada hayatını kaybetti.
İkinci patlamayla birlikte eşine doğru koşan İlhan İkiz, kanlar içinde yerde yatan Filiz İkiz'i çevredekilerin de yardımıyla hastaneye kaldırdı. Hastanede, eşinin karnındaki çocuğuyla birlikte öldüğü haberiyle yıkılan İlhan İkiz, sinir krizleri geçirdi.
Talihsiz kadının babası Himmet Çağlan, kızının uzun zamandır ilk kez dün gece alışverişe gitmek üzer eşi işle birlikte evden çıktığını belirterek, "Çok üzgünüz. Evime Türk bayrakları asmıştım ve şimdi bu saldırganlara inat evimi Türk bayraklarıyla donatacağım" diye konuştu. Acılı baba saldırıyı gerçekleştirenlere ise lanet yağdırdı. Saldırıda yaşamını yitiren Filiz İkiz'in kız kardeşi de, ablasının doktor iziyle uzun zaman sonra ilk kez dışarı çıktığını belirtti.
HAİN SALDIRININ EN GENÇ KURBANI
Güngören'deki patlamada ağır yaralanan 3 yaşındaki Aleyna Çelik, kaldırıldığı İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde hayatını kaybetmişti.
Torununu kaybeden Satı Çelik, oğlu Mustafa Çelik ile birlikte uzun süre gözyaşı döktü.
Torunu Aleyna'nın annesi Melike Çelik ile birlikte anneannesi Perihan Özkul'u ziyarete gittiklerini ve o akşam gezmek için dışarı çıktıklarında patlamanın olduğunu belirtti. Patlamada torunun öldüğünü, annesi Melike Çelik ile anneannesi Perihan Özkul'un da yaralandığını kaydeden Satı Çelik, "Ocakları sönsün. Yavruma rastladı" dedi.
SALDIRININ DİĞER ÇOCUK KURBANLARI

Saldırının çocuk kurbanlarından Furkan Şentürk ve Murat Ağca askeri liseyi kazanmıştı.
Yaralı anne çocuğunu bırakmadı
Güngören'de önce bir küçük 'tuzak patlama' ardından ölüm saçan ikincisi.
Terör karanlık yüzünü bir kez daha göstermişti.
Adres Güngören Menderes Caddesi idi. Trafiğe kapalı caddede yaz sıcağında evlerinden kaçıp yürüyüş yapanlar ölüm kapanına yakalandı.
Patlamadan sonra tam bir can pazarı yaşanmaya başladı. Parçalanmış bedenler arasında yararıların çığlıkları yükseliyordu.
Cehennem anlarında genç bir kadın çevredekiler tarafından ilk gelen ambulanslardan birine konulup hastaneye gönderildi.
Ama ne çektiği acı, ne yaşadığı şok umrunda değildi.Yanındaki küçük çocuğundan başka birşeyi düşünemiyordu.
Sedyede acı içinde kıvranırken, kızının kaybolmaması için kucağından indirmiyordu. Bir elinde cep telefonu tanıdıklarına haber verip hastaneye gelmelerini isterken, öbür eli ile çocuğunu sımsıkı tutuyordu.
Bomba 12 yaşındaki Şeyma'yı balkonda vurdu
Güngören Menderes Çıkmazı Sokak'ta dün akşam meydana gelen bombalı saldırılarda 12 yaşındaki Şeyma Özkan'ın, 4. kattaki evinin balkonunda ağır yaralanarak yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Alınan bilgiye göre, aynı sokak üzerindeki binanın 4. katında oturan 12 yaşındaki Şeyma Özkan ile annesi Selma Özkan ve işportacılık yapan babası Aydın Özkan, ilk patlamanın ardından ne olduğunu merak ederek evlerinin balkonuna çıktı.
Aile olayın ne olduğunu anlamaya çalışırken kısa süre sonra ikinci patlama oldu. Bu patlamada kalbinden yaralanan ilköğretim okulu öğrencisi Şeyma Özkan, aniden yere yığıldı.
Ailesi tarafından Özel İlgi Hastanesi'ne kaldırılan çocuk, burada yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Özkan'ın cenazesi daha sonra Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Çocuğun yakınlarının otopsi işlemlerinin tamamlanarak cenazelerini teslim alabilmek amacıyla Adli Tıp Kurumu'nda bekledikleri ifade edildi.
Bir yıl sonra emekli olacaktı
Hain saldırıda hayatını kaybeden 51 yaşındaki Halit Öge ilk patlamadan sonra koşarak yardıma gitti. Halit Öge Bahçelievler Eşref Bitlis İlköğretim Okulu'nda beden eğitimi öğretmeniydi. Bir yıl sonra emekli olacaktı.
Görgü tanıkları patlamayı anlattı
Görgü tanıklarından öğretmen Ramazan Ekici,
saat 21.45 sıralarında olay yerine yakın olan evinin balkonunda oturduğunu, bu sırada büyük bir gürültü duyduğunu, Menderes Caddesi'ndeki insanların patlamanın olduğu telefon kulübelerine doğru koştuğunu, yaklaşık 8-10 dakika sonra da daha şiddetli bir patlama
duyduğunu anlattı.
Ekici, ilk patlamanın ardından insanların merak duyarak olay yerine gitmeleri nedeniyle ikinci patlamada çok sayıda insanın zarar gördüğünü ifade etti.
Son patlamanın, olay yerine yaklaşık 20-30 metre uzaklıkta gerçekleştiğini anlatan Ekici, bu caddenin trafiğe kapalı olması ve insanların yürüyüş yapması nedeniyle oldukça kalabalık olduğunu kaydetti.
Görgü tanıklarından Mustafa Yaşar da patlamanın olduğu caddede esnaflık yaptığını belirterek, bu caddede özellikle akşam saatlerinde çok sayıda
insanın yürüyüş yaptığını, ilk patlamanın ardından insanların olay yerine meraklarından dolayı gittiklerini, bu sırada da daha şiddetli
olan ikinci patlamanın meydana geldiğini bildirdi.
Ali Ergin de iş yerinde otururken korkunç bir patlama duyduğunu, insanların o anda patlama yerine doğru ilerlediğini, yaklaşık 10 dakika
sonra da daha büyük bir patlama gerçekleştiğini anlattı.
1967 Trabzonsporlular Derneği Başkanı Alaattin Hatayoğlu ise olayın olduğu Menderes Caddesi üzerindeki dernekte bir gazetecinin kendisiyle
futbol üzerine röportaj yaptığını, bu sırada bir patlama duyduğunu dile getirdi. Hatayoğlu, cama çıkıp baktığında ilk başta 8-10 kişinin yerde
yattığını ifade etti.
Bu caddenin civarda insanların özellikle akşam saatlerinde aileleriyle birlikte vakit geçirmek için geldikleri sosyal bir alan olduğunu anlatan
Hayatoğlu, şunları kaydetti:
"İlk patlamadan sonra millet oraya topluca gitti. Aşırı bir kalabalık toplandı. Belki de binin üzerinde insan vardı. 5-10 dakika kadar sonra ikinci bir patlama oldu. İkinci patlama ilkinden daha kuvvetliydi.
Bulunduğumuz bina dahi sallandı. 30-40 metre uzaklıktaki insanların dahi yaralandığını gördüm." Yaralılardan kol, bacak gibi uzuvların koptuğunu dile getiren Hatayoğlu, "Korkunç bir olaydı. Yaralananlar içinde arkadaşlarımız da vardı.
|
|
|