(...) Gün ölmek üzere...
Güneş ışıklarını topluyor eşyanın üzerinden. Kızılca kıyameti kopuyor dünyanın. Kara kefenini giyiniyor gün. Gülün rengi soluyor, eşyanın cezbesi yitiveriyor.
Hatırla ki, senin de akşamın olacak bir gün. Ömrünün ışıkları solacak. Hayatının perdesi çekilecek. Senin de kıyametin kopacak. Dudaklarında donacak, gülüşün güneşi. Zaman, uçurumun olacak...
Gelen günün güneşi sana doğmayacak.
Unutulacaksın! Ve hatta, unutulduğun bile unutulacak! İsmin anılmayacak orada burada. Kimse yolunu gözlemeyecek. Üzerinden bütün ışıklar çekilecek.
Ve, senin de akşamın olacak. Şimdi akşam, günün akşamıdır, unutma. Ölmeden önce bil öleceğini ki, yaşatıldığını farkedesin. (...)
|