| 
            
             | 
    
    
    
    
        
            
            
                 
                Bir Bebeğin Duası
             
           
        
    
     
  Ey gökleri ve Yeri ve içindekileri yoktan yaratan Rabbim!  
 
Ben bir hiçtim,beni Sen Kudretinle yarattın.  
Bana Sen vucüt verdin,hayat verdin,ruh verdin.  
Bunları Sen bağışlamasaydın eğer,hiç kimse beni hiçlikten ve yokluktan çıkarıp bu dünyaya göndermezdi.  
 
Ben bir anne ve babadan doğdum.ama ben dünyaya gözümü açmadan önce,onlar da nasıl bir bebek beklediklerini bilmiyorlardı.  
Bana Sen kendi dilediğin gibi bir süret verdin.  
Bana dünyada hiç kimseye vermediğin bir sima verdin.  
Alemlerin Rabbi benim yüzümde,sadece bana ait bir eserini nasıl işlemiş,göreyim ve göstereyim diye.  
 
Bana göz verdin,Senin eserlerini göreyim diye.  
Bana kulak verdin,Senin yarattıklarının Seni nasıl zikrediyor işiteyim diye.  
Bana akıl verdin,Seni bulayım diye.  
Bana dil verdin,Seni zikredeyim diye.  
Bana kalp verdin,Seni seveyim diye.  
Dünya ve ahiretin bütün nimetlerini önüme serdin ve bana bir arzu verdin”Senden isteyeyim diye”  
 
Vermek istedin.çünki vermek Senin şanındandır.  
Onun için bana istemeyi öğrettin.  
Aldığım her nefes Senin Rahmetindendir Ya Rabbi.  
Eriştiğim her nimet Senin ihsanındandır Ya Rabbi.  
Neşem,sevinçim,mutluluk ve huzurum hep Sendendir Ya Rabbi.  
Senin gizli açık nimetlerinin sayısını bilemem,hayal bile edemem.bilsem de saymakla bitiremem Ya Rabbi.  
Yalnız üzerimdeki en büyük nimetini bilirim:  
”Bana şükretmeyi öğreten de Sensin Ya Rabbi” 
 
Cennet kapıları açılıp, “Gir ya Muhammet” denildiğinde “giremem ben, ta ki  
ümmetim gelmezse, ümmetim yanımda olmazsa” dediğin ümmetiniz ... Bütün  
insanların birbirinden kaçıştığı o günde, “kızım Fatıma ,Oğlum İbrahim Sana  
feda olsun. İlla ümmeti, illa ümmeti dediğin o biçare ümmetiniz...  
Seviyoruz Seni Sevgili! Hicret eder gibi seviyoruz biz Seni. Sümeyyeler  
gibi sevemesek de, Bilaller gibi göğsümüzde taşlar yeşertemesek de seviyoruz  
Seni Sevgili. Uhud'da Sana ok isabet etmesin diye önünde duvar olan sahaben  
gibi olamasak da, Seni onlar gibi  
sevemesek de aynı sevdayla Seni sevdik; aynı sevdayla güllere Senin kokunu  
verdiği için hayran olduk; aynı sevdayla güllere bakınca kendimizden  
geçtik.. Hep aynı sevdayla yaşadık Sevgili, Seni göremesek de Gül Efendim,  
Seni görme umuduyla yaşadık... Hep içimizdeydin Sen Sevgili. Hiç çıkmadın ki...  
Bu sevda hiç yüreklerimizden çıkmadı. Onun içindir ki, güle Senin kokun verildiği için aşık olduk. 
 
 
 
 
 
 
Cennet kapıları açılıp, “Gir ya Muhammet” denildiğinde “giremem ben, ta ki  
ümmetim gelmezse, ümmetim yanımda olmazsa” dediğin ümmetiniz ... Bütün  
insanların birbirinden kaçıştığı o günde, “kızım Fatıma ,Oğlum İbrahim Sana  
feda olsun. İlla ümmeti, illa ümmeti dediğin o biçare ümmetiniz...  
Seviyoruz Seni Sevgili! Hicret eder gibi seviyoruz biz Seni. Sümeyyeler  
gibi sevemesek de, Bilaller gibi göğsümüzde taşlar yeşertemesek de seviyoruz  
Seni Sevgili. Uhud'da Sana ok isabet etmesin diye önünde duvar olan sahaben  
gibi olamasak da, Seni onlar gibi  
sevemesek de aynı sevdayla Seni sevdik; aynı sevdayla güllere Senin kokunu  
verdiği için hayran olduk; aynı sevdayla güllere bakınca kendimizden  
geçtik.. Hep aynı sevdayla yaşadık Sevgili, Seni göremesek de Gül Efendim,  
Seni görme umuduyla yaşadık... Hep içimizdeydin Sen Sevgili. Hiç çıkmadın ki...  
Bu sevda hiç yüreklerimizden çıkmadı. Onun içindir ki, güle Senin kokun verildiği için aşık olduk. 
 
 
Ey gökleri ve Yeri ve içindekileri yoktan yaratan Rabbim!  
 
Ben bir hiçtim,beni Sen Kudretinle yarattın.  
Bana Sen vucüt verdin,hayat verdin,ruh verdin.  
Bunları Sen bağışlamasaydın eğer,hiç kimse beni hiçlikten ve yokluktan çıkarıp bu dünyaya göndermezdi.  
 
Ben bir anne ve babadan doğdum.ama ben dünyaya gözümü açmadan önce,onlar da nasıl bir bebek beklediklerini bilmiyorlardı.  
Bana Sen kendi dilediğin gibi bir süret verdin.  
Bana dünyada hiç kimseye vermediğin bir sima verdin.  
Alemlerin Rabbi benim yüzümde,sadece bana ait bir eserini nasıl işlemiş,göreyim ve göstereyim diye.  
 
Bana göz verdin,Senin eserlerini göreyim diye.  
Bana kulak verdin,Senin yarattıklarının Seni nasıl zikrediyor işiteyim diye.  
Bana akıl verdin,Seni bulayım diye.  
Bana dil verdin,Seni zikredeyim diye.  
Bana kalp verdin,Seni seveyim diye.  
Dünya ve ahiretin bütün nimetlerini önüme serdin ve bana bir arzu verdin”Senden isteyeyim diye”  
 
Vermek istedin.çünki vermek Senin şanındandır.  
Onun için bana istemeyi öğrettin.  
Aldığım her nefes Senin Rahmetindendir Ya Rabbi.  
Eriştiğim her nimet Senin ihsanındandır Ya Rabbi.  
Neşem,sevinçim,mutluluk ve huzurum hep Sendendir Ya Rabbi.  
Senin gizli açık nimetlerinin sayısını bilemem,hayal bile edemem.bilsem de saymakla bitiremem Ya Rabbi.  
Yalnız üzerimdeki en büyük nimetini bilirim:  
”Bana şükretmeyi öğreten de Sensin Ya Rabbi”  
  
  
      
          
        
  
        
        
    
     |