Alıntı:
MilliGörüşEri Nickli Üyeden Alıntı
Her kadın, bir erkeğin ya kızıdır, ya kardeşidir, yahut hanımı veya annesidir. Kadınlara kötü şeyler reva görülmemeli, onlara layık olduğu değer verilmelidir. (R. Nasıhin)
Dediğim gibi annelerimiz bacılarımız ablalarımız bizlerin baştacı...
Asr-ı Saadette hiç kadın yönetici varmıydı?
Mübarekler fikirlerimizi paylaşırken İşin Dini yönünü unutmayalım insAllah..
Dua ile..
|
İşin dini yönüne gelince;
1- Bizler Asr-ı Sadette yaşamıyoruz.
2- Bizler Asr-ı Saadet kanunları ile yönetilmiyoruz.
Her dönem kendi idaresi ve şartları doğrultusunda hükmeder kanunlarını yaşamlarını buna göre tanzim eder.
Bu sebebledir ki dönem itibarı ile bizler demokratik-laik-sosyal bir devlet sınırları içerisinde yaşıyoruz. Kanunlarımız da demokratik-laik-sosyal bir devlet yapısını ve yaşamını koruyacak ve yaşatacak şekilde yapılmıştır.
Günümüz gerçeği ve gereği olarak bizler inancımızı imanımızı kalbimizde sımsıkı tutacağız ferd,aile olarak yaşayacağız. Ancak idari konularda ise yaşadığımız sınırlar içerisinde geçerli kanunların izin verdiği ölçüde üzerimize düşen ne ise onu mutlaka edebimizle yapacağız.
Değerlendirme yaparken dönemleri-içinde bulunulan şartları-hükmolunan kanunları bilelim ona göre kıyasımızı yapalım lütfen.