Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-05-2009, 23:27   #1
Kullanıcı Adı
Düş Hekimi
Standart Leyla'ya Mektuplar


Yaprakların uçlarında sararmaya başlamış bir hüzün, gök kurşun ağırlığında ve titreten, ürperten damlalar dökülüyor üzerime.
Bunca yılı yaşanmamış saydırıyor bir şeylerin yokluğu ve bunca yılı yaşanmayacak saydırıyor, ümit edememek.
Bir şeylerin sonuna gelip dayanmışım sanki. Yine de bekliyorum, beklemek istiyorum.
Dalgalar kül rengine çalan mavi bir tedirginliği çarpıyor limana.
Martılar telaşlı, zemin huzursuz.
Bastığım yer, yerinde duramıyor sanki.
Geçmiş hatırlanan bir gelecek, kayıp, tükenmiş...
Gelecek, birbirine çengellenen bir sürü soru işareti. Nereden geldiğim, nereye gittiğim ilgilendirmiyor beni, sanırım hiç bir yere gitmek istemiyorum.
İştahım kaçtı...
Burada olmak, yahut başka bir yerde olmak, hiç bir yerde olmamak, ne fark eder?
Akşam iniyor gönlüme, ıssızım, el ayak çekiliyor sokaklardan, ışıklı pencerelerin arkasına.
Soğuk, yağmurlu akşamlarda, önlerinden geçerken çay bardaklarının şıngırtısı işitilen, sıcaklık taşan pencereler...
Gidecek bir yeri olanlar gidiyorlar işte. Sarılacak bir şeyleri olanlar sarılıyorlar. Kapıyı anahtarla açmak can sıkıcı bir zahmet.
Çocukken hep kapı arkamdan kapatılsın isterdim. Kapıyı çekip gitmek bana göre değildi.
Işığı yaksam ne olur, yakmasam ne olur?
İçerimde ağlayan bir keman sesi, ocağın başına çöktüm, seni bekleyerek içimi ısıtıyorum.
Akşam erken insin, dışarıda yağmur, rüzgâr, kar, soğuk olsun, fırtınalar kopsun, ne çıkar?
Eşiğimde ayak izin olsun, yeter.



 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder