Konu: İkram
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-24-2009, 19:13   #3
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart
11- Kendilerine: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde: "Biz yalnızca ıslah edicileriz" derler.
12- Haberiniz olsun; gerçekten, asıl fesatçılar bunlardır, ama şuurunda değildirler.
13- Ve (yine) kendilerine: "İnsanların iman ettiği gibi siz de iman edin"(13) denildiğinde: "Düşük akıllılar (beyinsizler) ın iman ettiği gibi mi iman edelim?"(14) derler. Bilin ki, gerçekten asıl düşük-akıllılar kendileridir: ama bilmezler.
14- İman edenlerle karşılaştıkları zaman: "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla(15) başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay edicileriz."

15- Allah da onlarla alay eder ve tuğyan (azgınca taşkınlık) ları içinde şaşkınca dolaşmalarına (belli bir) süre verir.
16- İşte bunlar, hidayete karşılık sapıklığı satın almışlardır; fakat bu alışverişleri bir yarar sağlamamış; hidayeti de bulmamışlardır.
17- Bunların örneği, ateş yakan adamın örneğine benzer; (ki onun ateşi) çevresini aydınlattığı zaman, Allah onların aydınlığını giderir ve göremez bir şekilde karanlıklar içinde bırakıverir.(16)
18- (Onlar) Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler.(17) Bundan dolayı dönmezler.
19- Ya da (bunlar) karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek(ler) le yüklü, 'gökten şiddetli bir yağmur fırtınasına tutulmuş gibidirler ki, yıldırımların saldığı dehşetle; ölüm korkusundan parmaklarıyla kulaklarını tıkarlar. Ama Allah kâfirleri çepeçevre kuşatıcıdır.(18)
20- Çakan şimşek, neredeyse gözlerini kapıverecek; önlerini her aydınlattığında (biraz) yürürler, üzerlerine karanlık basıverince de kalakalırlar.(19) Allah dileseydi, işitmelerini(20) de görmelerini de gideriverirdi. Hiç şüphe yok Allah, herşeye güç yetirendir.
vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla