Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-31-2009, 19:34   #5
Kullanıcı Adı
montenegro
Standart
Boru hattının yapımına ilişkin anlaşmayı, ilgili ülkelerle birlikte inşallah Haziran ayında imzalayacağız.
Beklentimiz, bu hattın da 2012 yılında yıllık 31 milyar metreküp kapasite ile faaliyete geçmesidir.
AB ülkelerinin gaz tedarikinde hem kaynak, hem de güzergâh olarak çeşitlilik sağlaması ve Türkiye'nin konumunu pekiştirmesi nedeniyle, Nabucco projesini çok önemsiyoruz.

-Yine Mısır doğalgazını Ürdün ve Suriye üzerinden Türkiye'ye ulaştıracak olan Arap Doğal Gaz Boru Hattı ve Irak gaz kaynaklarının Türkiye'ye taşınmasına yönelik projeler de hükümetimizin enerji gündeminde yer alıyor.

Bu projelerin bütünüyle hayata geçirilmesiyle birlikte Türkiye; Norveç, Rusya ve Cezayir'den sonra, Avrupa'ya gaz sağlayan en büyük dördüncü arter olacaktır.
Bu durumun, bölgede yeni işbirliği imkânlarının gelişmesine, Avrupa ile Asya ülkeleri arasındaki bağların güçlenmesine de çok önemli katkılar sağlayacağı umudunu taşıyoruz.
Değerli vatandaşlarım...
Dünyadaki günlük petrol tüketiminin yaklaşık % 3,7'si Türk Boğazları yoluyla taşınıyor.
İstanbul Boğazı'ndan geçen petrol ve petrol ürünlerinin miktarı 1996 yılında 60 milyon ton iken, 2007 yılında olağanüstü bir artış yaşandı ve bu miktar 150 milyon tona ulaştı.
Bu rakamın, 2009 yılında Hazar Denizi'nden Karadeniz'e ulaştırılması beklenen Rus petrolüyle, yaklaşık 190-200 milyon tonu bulacağını tahmin ediyoruz.
Yoğun tanker trafiği ve Boğazların fiziksel özellikleri dikkate alındığında, tehlikeli yük taşıyan tankerlerin neden olabileceği kazaların insani ve çevresel riskleri rahatlıkla anlaşılır.
Bunun yanı sıra uzmanlar, petrolün dünya pazarlarına akışında yaşanacak böyle bir kesintinin, global ekonomi için de bir felaket olabileceğini öngörüyorlar.
Bütün bu sebeplerle, Boğazları by-pass edecek alternatif petrol ihraç kanallarına ihtiyaç olduğu bir gerçektir.
Bu noktada, diğer alternatiflere göre çok daha güvenli ve avantajlı olan Trans-Anadolu, yani bilinen adıyla Samsun-Ceyhan Petrol Boru Hattı projesi, bariz biçimde öne çıkıyor.
Bütün bu projelerle birlikte, 2012 yılı itibariyle dünya petrol arzının % 6 ila 7'sinin Türkiye üzerinden geçeceğini söyleyebiliriz.
Böylece Ceyhan'ın önemli bir enerji dağıtım merkezi ve Doğu Akdeniz'in en büyük petrol satış terminali niteliği kazanacağı bugünden görülebiliyor.
Genel hatlarıyla bir panoramasını çıkarmaya çalıştığım bu projeler ağı, daha bugünden, dünyanın en önemli ve en büyük enerji haritalarından birini ortaya çıkarmıştır.
Türkiye konum olarak, bu haritanın tam merkezindedir.
Bu gelişmelerin, Türkiye'nin ekonomik ve stratejik önemine yapacağı katkılar, önümüzdeki yüzyıla yayılacak büyüklükte ve değerde olacaktır.
Sevgili vatandaşlarım...
Türkiye, kalkındıkça enerji ihtiyacı sürekli artan bir ülke...
Bu sebeple, geleceğe dönük enerji planlamamızı, en ince ayrıntılarına kadar, bugünden yapmak mecburiyetin- deyiz ve yapıyoruz.
Günü kurtarmakla yetinemeyiz, geleceğin ihtiyaçlarını karşılayacak projeleri peşpeşe hayata geçirmek zorundayız.
Ülkemizin enerji talebinin yaklaşık % 30'u yerli kaynaklardan, geri kalan bölümü ise çeşitli ithal seçeneklerden karşılanıyor.
Enerji ithalatımızda, ülke ve güzergâh çeşitliliğini arttırmaya öncelik veriyoruz.
Bunun yanında, iç kaynakları harekete geçirmek üzere, kömür, petrol ve doğal gaz arama çalışmalarını ve üretim yatırımlarını önemli seviyede arttırdık.
Elektrik sektöründe, üretim ve dağıtım alanlarındaki özelleştirilme- lerle, rekabetçi bir elektrik piyasası oluşturma yolunda önemli mesafeler alındı.
Alternatif enerji kaynakları konusundaki çalışmalarımız çok yönlü sürdürülüyor.
Mevcut enerji kaynaklarının en verimli biçimde kullanılması için etkin tedbirler alıyor, AR-GE çalışmalarını da teşvik ediyoruz.
Türkiye, geleceğin en önemli sorunlarından biri olması beklenen enerji ihtiyacı konusunda, bugünden harekete geçen, planlamasını yapan, gerekli tedbirleri alma yolunda ilerleyen ülkelerden biridir.
montenegro isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla