Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-20-2009, 12:59   #43
Kullanıcı Adı
ALPEREN4425
Standart
Yunanistanda hergün çocukları kıbleye çevirir gibi Konstantiniye'ye çevirip birgün orası tekrar bizim olacak diye and okutuyorlar. Türkiyede Türk'üm demek niye batıyor ki bu insanlara. Çanakkale'de savaşanlar saf Türk ırkımıydı. Yahut Yunanı denize dökenlerin hepsi Türk'müydü. Bazı arkadaşlar öyle yorumlar yapmış ki Türk'üm demeyi Irkçılık olarak lanse etmişler. Sanırım bu konuda Seyit Ahmet Arvasi'nin tanımı Türk'üm demeyi ırkçılık olarak algılayanlara güzel bir cevap olur.

"Türk milli yetçiliği, politikasını biyolojik ırkçılık üzerine kurmayı reddetmekle beraber, içtimaî ırk gerçeğini inkâr ve ihmâl etmemelidir.

İçtimaî ırk , biyolojinin konusu değildir, sosyolojinin konusudur. Bir milleti teşkil eden fertl erin, ailelerin, sınıf ve tabakaların soy birliği şuurudur. Ortak bir şuur tarzında beliren mensubi yet duygusunun ve kan birliği şuuru biçiminde duyulmasıdır. Zâten biyolojik verasetin yanında, ortak kültür, ortak coğrafya, ortak hayat tarzı ve ortak mücâdeleler, bir milletin fert ve tabakalarını hem ruhî, hem de fizik bakımından bir birine yaklaştırır." (...)

"Kimse biyo lojik verasetini tâyin irâdesine sahip değildir. Ama içtimaî ırk tercihe açıktır. Aynı t arihe, aynı kültüre, aynı din ve ülküye sahip olan insanlar arasında kan ve soy birliği şuurun un güçlenmesine yol açar." (...) " Türk milliyetçisi, Türk içtimaî ırkını benimser, s ever ve sevdirirken ailelerini de bu espiri içinde kurmaya çalışır. Kozmopolitlikten hoşla nmaz. Bununla beraber, başka içtimaî ırkları da Allah'ın bir âyeti olarak değerlendirir." ________
__________



Ayrıca şu tarihi hadiseyi de anlatmakta yarar görüyorum. Türk olmayı kafatası kemiğine bağlayanlara ve Türk'üm demekten gocunanlara bir ders niteliğindedir.

Seyyid, yan i Hz. Muhammed (s.a.v)'in soyundan olması nedeniyle ecdadı aslen Arap olan Arvasî'nin, kaynağını Türk-İslâm Ülküsü'nden alan bir Türk milliyetçisi olması üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Böyle bir şuurlanmanın altında yatan olgun idrâk gücü onun ailesinden gelen Muhammedi asaletten kaynaklansa gerektir. Bu asaletin nurlu izlerini şu tarihi olayda bulmak mümkündür:

Osmanlı'nın dağılma döneminde, müritleriyle birlikte Suriye üzerinden Arabistan'a giden Abdulhakim Arvasî'ye oranın ileri gelenleri, kendisine medrese yapacaklarını ve her türlü imkânı sağlayacaklarını taahhüt ederek Arabistan'da kalmasını istemişlerdi. "Osman lı zâten öldü, Türk diye bir şey kalmamıştır." denilince, Abdulhakim Arvasî Hazretlerinin sinirlenip: "Dünyada iki Türk kalsa birisi benim" diyerek, ömrünün sonuna kadar
Müslüman Türk'ün dâvasına sahip çıkacağını ifâde etmesi dikkate şayandır."




.Biz herzaman şunu bilir şunu söyleriz. Bu millet yüzyıllardır kader ve gönül birliği etmiş,aynı dertle dertlenip aynı mutluluğu paylaşmıştır. Kız alıp kız vermiş kaynaşmış BİR olmuştur. Andımızın kaldırılması gerekli veya değil o tartışılır. ancak konuyu Türklük Kürtlük ayrımına getirmek Yıllardır bu halkı birbirine düşürmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürmekten başka birşey değildir.
ALPEREN4425 isimli Üye şimdilik offline konumundadır