Forumunuzu 2 aydır inceliyorum.Bir kere bir yazıya cevap vermiştim, onun dışında faaliyetim olmadı.Öncelikle yorumlarınız için teşekkür ediyorum.
lütfen kimse "daha fazla" ak partili olduğunu ispatlamaya çalışmasın emin olun siz burada kendi düşüncelerinizin tekrarını yaparken , birbirinizi onaylayan cümleler kurarken ben ak parti'ye düşman olan bir kesime yapılan faaliyetleri anlatmaya çalışıyorum.Belki ideolojim içinde hapsolup yanlışlarını söyleyemiyorum.Forumda "yeni" yazıyor olmam ne akparti hakkında bilgimi ölçer ne de yazdıklarınız hakkında fikrim olup olmadığını.Ve şunu da üzülerek eklemeliyim ki beni burada bir tek yalçın bey anlamış.Kesinlikle yıkıcı değil yapılanların tekrarını anlatmaktansa yapılmayanlar üzerinde konuşulup öncelikle aşılabilir nedenlerini konuşup sonrasında çözüm üretmeye çalışmak.Siz burada bu ülkede yapılan güzellikler uğruna boğaz patlatmış ve kalemini bunlarını yazmak için tüketen birinin "ak eleştiriler"ini bile çamur algılayıp "yeni cümleler"e kaleminizi kırarsanız ak partiye en büyük kötülüğü yapmış olursunuz.Çoğu zaman inanmadığınız şeylerde dahi olayı sorgulamayıp "yapmışlarsa vardır bir hayır" demek bana göre değil lütfen kimse kusura bakmasın.
Yalçın bey söylediklerinizi aslında ben de düşündüm.Fakat kapatma davası olayından sonra gelişen olaylar artık başka kesimleri de korkuttu.Ben bu ülkede artık darbeler olabileğine inanmıyorum.çünkü bu ülke artık darbecilerini yargılamaya cesaret edecek basireti göstermiştir..Sol kesim aydınlar da ergenekon olaylarında kesin tavırlarını koymuşlardır.Benim gibi düşünmeyen bir çok yazar imanıma küfrederken darbe zihniyetini aşağılamaktadır.
Kimsenin anayasa bilgisini sorgulamak istemem fakat bildiklerimi paylaşmak istiyorum.367 cumhurbaşkanının onaylayabileceği bir sayıdır fakat 330 ile cumhurbaşkanının önüne gelebilir yani bu yasal.Fakat anayasayı cumhurbaşkanı onaylayamaz ya reddeder ya da referanduma gönderir.Reddettiği zaman iş güçleşir ki bu anayasanın tekrar onaylanmak üzere cumhurbaşkanının önüne gelmesi için 367 kesin gereklidir.ikinci kez bu oy alınıp cumhurbaşkanına gönderilebilirse cumhurbaşkanı ya onaylamak ya da referanduma göndemek durumundadır.ikinci kez 367 sağlanamazsa yasal olarak teklifin tekrar gündeme gelmesi için meclis bir sene beklemek zorundadır ki bu bir yıl geçti.
işin yasal durumu muhalefetin eseri tabi.Anlattığım üzere "çözüm"yok değil.330'un üzerinde milletvekiline sahip bir parti anayasayı cumhurbaşkanına gönderebilir ve o onaylayamaz fakat halkın güvenini çoktan kazanmış bir partinin sivil anayasası "halk" tarafından kabul edilir.Tamamiyle sivil bir anayasa için çözümsüzlük önergelerini kesinlikle kabul etmiyorum.
Ak partinin samimiyetine inanıyorum fakat halkın bu militer(askeri) anayasadan kurtulması şart.Bu anayasa çözümleri sekteye uğratan kurumları içinde barındırıyor.Anayasa mahkemesi gibi meclis üstü bir kurum var.Bu anayasa kim ne derse desin muhalefetin güvencesidir.Karşılarında ne yasa çıkarsa çıksın beğenmediklerinde iptal edileceğine inanan muhalefet tabi ki anayasaya karşı çıkmakta haklıdır.hiç bir değişiklik anayasanın o katı karakterini değiştiremez.Bu ülkede bu anayasa yüzünden acı çekenler var.
Anayasa meselesinde daha çok söyleyeceğim var fakat biliyorum sizler yine beni başka kefeye koymaya devam edeceksiniz.Çözümleri ideolojilerinden azıcık sıyırılarak sorgulayarak bulmalısıınız.
Konu Berr Ak tarafından (09-09-2009 Saat 22:47 ) değiştirilmiştir..
|