Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11-06-2009, 18:57   #64
Kullanıcı Adı
MaU_95
Standart
Kürt meselesi hakkında tarihten örnek vererek eleştirenlere hayret ediyorum. Hangi tarihi yada tarihin neresini ne kadar biliyorsunuz?
Sizlere bir kitap tavsiye edeceğim alın okuyun bilmeden konuşmayın. Kürtler ve bu açılım hakkında konuşmak için önce iyi bir bilgiye sahip olmak lazım. Nitekim Kürt meselesi Osmanlı zamanından beri meseleydi. Birinci dünya savaşından sonra jöncüler tahtaya Ne Mutlu Türküm diye yazdığı için onlarda "Ne mutlu kürdün diyene" yazmışlar. Yani olayın kökeni çok çok çok eskiye dayanıyor. Son 30 yıla bakıp yorum yapanlar büyük hata içeresinde.
Kitap tamamen akademik bir çalışmadır, yorumdan ziyade bilgi vardır alın okuyun:

Osmanlı Devleti ve Kürt Milliyetçiliği
Yazar: Hakan Özoğlu

Tanıtım yazısı:
Türkler ve Kürtler Anadolu'da uzun süre beraber yaşamış, aynı dini paylaşan önemli iki halk. Buna karşılık Türkiye üzerine yapılan ve özellikle Türkiye'de yayınlanan akademik çalışmalarda Kürt konusu yakın zamana kadar, bilinen sebeplerden dolayı, maalesef kıyıda köşede kalmaktan kurtulamamıştır. Halbuki, Türkiye ve Osmanlı tarihini anlamak, Kürtleri bu tarihin önemli bir parçası olarak görmeyi gerektiriyor. Elinizdeki kitap Kürt önde gelenlerine ve onların 20. yüzyılda ortaya çıkan milliyetçilik hareketine Türkiye Çalışmaları çerçevesinde yaklaşıyor ve Osmanlı devletinin Kürt aşiretleri ile ilişkilerini, birinci el kaynaklara bağlı kalarak, tarih sürecinde inceliyor. Kürtlerin Türkiye tarihindeki rolünü göz ardı etmek kadar yanlış olan başka bir yaklaşım da, Kürt kimliğinin tarih boyunca hep algılanabilecek ve değişmez bir öze sahip olduğunu iddia etmektir. Kitabın bölümlerden biri tamamen Kürt kimliğinin tarihteki gelişimini incelemeye ayrılmıştır ve Kürt teriminin anlamının tarih boyunca devamlı bir değişikliğe uğradığını ve bu değişikliğin en önemli sebeplerinden birinin, içinde yaşadıkları devletlerle olan etkileşimler olduğunu savunmaktadır. Yakın zamana kadar Türkiye'de yayınlanan ve Kürt milliyetçiliğinin ortaya çıkışını inceleyen kitaplarda genellikle ideolojik boyut öne çıkmaktaydı. Bu da akademik tarafsızlığa ters düşmekte ve okuyucunun yanlış bilgilendirilmesine sebep olmaktaydı. Son yıllarda birinci el kaynakların artan bir sıklıkla yayınlanmaya başlaması ve yabancı dillerdeki, akademik objektifliğe dikkat eden bazı önemli çalışmaların Türkçe'ye çevrilmesi sevindiricidir. Türkiye'deki okur böylece, Kürt milliyetçiliği gibi Türkiye, Ortadoğu ve hatta Avrupa için böylesine önemli bir konudaki literatürü daha yakından takip edebilme olanağına ve doğru bilgilendirilme şansına sahip olmaktadır. Umarım, elinizdeki bu kitap Osmanlı devleti ve Kürt önde gelenleri arasındaki ilişkiler konusunda bilgi sınırlarımızı daha da genişletmeye katkıda bulunur.
Hakan Özoğlu Chicago Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Bölümü öğretim üyesi.


Ön yargılı cevaplar yazmadan önce OKUyun.
MaU_95 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla