11-12-2009, 14:41
|
#3
|
|
Budur işte.
Teşbih budur be Üstadı da budur.. (:
Alıntı:
11 KASIM 1938’DE CHP’LİLER NE YAPTI?
“Gen” dedim de, aklıma geldi...
Malûm, “Demokratik açılım” görüşmelerinin 10 Kasım’da yapılacak olmasına “ilk tepki”yi, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal göstermiş ve şunları söylemişti:
“Kürt açılımı görüşmelerinin, Atatürk’ün ölüm günü olan 10 Kasım’a denk getirilmiş olması derin bir anlam taşıyor. ‘Atatürk artık aramızdan ayrıldı, şimdi biz bunları yapabiliriz’ denmek mi isteniyor? Görüşmelerin, Türk bayrağının yarıya indiği bir gün Meclis’e getirilmiş olmasının da çok özel bir anlamı vardır.”
Gerçi, herkes biliyor ki, Atatürk; “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyerek, “barış”la ilgili hedefini ortaya koymuş ve özellikle de “Kürt sorunu”nun çözümü konusunda çabalar sarfetmiştir ama, yine de Deniz Baykal’a sormak lâzım;
“Atatürk’ün ölüm yıldönümünde açılım görüşmesi yapılmasına karşı çıkıp, olayı oraya-buraya çekiştirmeye çalışan siz CHP’liler, acaba Atatürk ölüm döşeğinde iken nerelerdeydiniz?.. Bırakın, Atatürk’ün ölüm döşeğinde olduğu ve son nefeslerini verdiği günleri, hele söyleyin; Atatürk’ün öldüğü günün ertesinde, yani 11 Kasım’da, yani Atatürk’ün ölümünden sadece 1 gün sonra neredeydiniz ve ne yapıyordunuz?”
Ben söyleyeyim:
Atatürk’ün naaşı henüz Dolmabahçe Sarayı’nda iken, yani toprağa bile verilmemişken, siz CHP’liler Ankara’da idiniz ve “İsmet İnönü’yü Cumhurbaşkanı seçmeye” uğraşıyordunuz!..
Seçtiniz de!..
Atatürk’ün naaşı henüz toprağa bile verilmemişken, 11 Kasım 1938’de, siz İsmet İnönü’yü Cumhurbaşkanı seçtiniz!..
“Atatürk’ün cenazesi ortadayken, biz kalkmış; Cumhurbaşkanı seçiyoruz” demek, hiç aklınıza bile gelmemişti!..
|
Cemaziyel-evveliniz sizi ele veriyor.
|
|
|