Doğru olan ile hissi olan arasında her ikisine gönül verenleri aksi yönde eleştirmek olmaz. Kapanması için elinde çok duygusal ve haklı sebepleri olanlar ile sonrası için mantıklı hesap içinde olanın da kapanmaması için verdiği müçadele samimiyet olarak eş değer. Bu mevzu ile Mümtazer Türköne hocam ne güzel ifade etmiş meseleyi okumanızı isterim.
Sorunu somutlaştıralım. Demokratik açılım amacına ulaşırsa, orada PKK'ya, yani silahla yaşayanlara varlığını sürdürebileceği bir alan kalır mı? Türkiye'nin Kürt sorunu, Kürt siyaseti üzerinde silahlı vesayet devam ederken çözülebilir mi? Silahla var olan ve silahla güç kazananlar kendilerini yok edecek bir çözüme rıza gösterebilirler mi? Demokratik açılım konusunda atılacak adımlara Ahmet Türk değil, emrinde silahlı adamlar bulunanlar karar verirse bir yere varılabilir mi?
Mesele silahın, silahlı tehdidin müzakere sürecinde bir yerde durması değil. Mesele silahlı gücün akıbeti. Demokratik açılım, PKK'yı var eden bütün şartları ortadan kaldırmayı, yani Kürt sorununu çözmeyi, PKK varlığını sürdürürken nasıl başarabilir? Demokratik açılıma PKK'nın kadroları "bu bir tasfiye projesi" diye itiraz ediyorlar. Bu açılım PKK için elbette bir tasfiye projesi. Hem Kürt sorununu çözeceksiniz, hem de elinde silah olan bir örgüt Kürtlerin üzerinde hükümranlığını sürdürecek. Demokratik Kürt siyaseti üzerine silahlı vesayet devam edecek. Böyle çözüm olur mu? PKK'nın başkaları tarafından tasfiye edilmesi değil, kendi kendini tasfiye etmesi gerekiyor. Yani? PKK'nın tasfiyesi "silahlı çözüm"ün reddedilmesi demek. PKK'nın kendisinin bu çözümden vazgeçtiğini ilan etmesi, Kürt siyaseti için bir ön şart. DTP kapatılmamalı. Hatta DTP'ye rağmen kapatılmamalı. Anayasa Mahkemesi kararıyla PKK'nın tasfiyesine katkıda bulunmalı. DTP'yi de, yani demokratik siyaseti, PKK'yı da yani siyasal şiddeti var eden aynı toplum kesimi. Kürtlerin önünde legal-demokratik siyaset seçeneği durmalı. Ve bizler ayaklarımızı aynı ortak zemine basarak birlikte çözüm aramaya devam edebilmeliyiz.
|