Tekil Mesaj gösterimi
Alt 03-26-2010, 16:58   #10
Kullanıcı Adı
ishakyilmaz
Standart
YAZILI BASIN ÖZETLERİ



'ın bazı haber başlıkları:

TAHLİYELER HEP AYNI HAKİMDEN
Darbe Andıcı'ndaki ıslak imzanın sahibi Dursun Çiçek'i tahliye eden, Kafes iddianamesine ‘ret' oyu veren Hakim Oktay Kuban yine sahneye çıktı. Balyoz soruşturmasında tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk edilen Korgeneral Olcan'ı serbest bıraktı. Balyoz soruşturmasının ilk dalgasında ifade için tebligat gönderilen Korgeneral Yurdaer Olcan, boynundaki fıtığı gerekçe göstererek ifadeye gelmemişti. Olcan, raporun süresi dolunca, dün sabah saatlerinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne gelerek soruşturmayı yürüten savcılardan Süleyman Pehlivan ve Ali Haydar'a 4 saat ifade ifade verdi. Sorguda 2003'teki Balyoz seminerinde konuşma yaptığı ileri sürülen Olcan'ın ses kaydı alındı. Savcılar, Olcan'ı 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' ve 'darbe teşebbüsü' suçlarından tutuklanması talebiyle Nöbetçi 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevketti. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun tartışmalı yaz kararnamesiyle Diyarbakır'dan İstanbul'a atanan ve 'Darbe Andıcı'nda ıslak imzası bulunan Albay Dursun Çiçek'in tahliye eden hakim Oktay Kuban, Korgeneral Olcan'ın 2 saat ifadesini aldıktan sonra serbest bıraktı. Olcan, sivil plakalı askeri minibüsle adliyeden ayrıldı. HSYK tarafından tartışmalı yaz kararnamesiyle İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi üyeliğine atanan Hakim Oktay Kuban Balyoz sanıklarının umudu oldu. Hakim Kuban'ın üyesi olduğu mahkemenin nöbeti devralmasıyla birlikte Balyoz tutukluları tahliye talebi için sıraya girdi. İlk tahliye talebi ise emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın avukatlarından geldi. Doğan'ın avukatları önceki gün 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne müvekkillerinin tahliye edilmesi için 46 sayfadan oluşan bir dilekçeyi sessiz sedasız sundu. Bu durum Ergenekon sanığı Şener Eruygur'un eşi Mukaddes Eruygur'un "Bizden" dediği 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, Balyoz sanıkları için uygulanacak planın hayata geçirildiği şeklinde yorumlandı.

Tarihi cevabı millet verecek
Anayasa paketi konusunda işçi ve işveren temsilcilerine bilgi veren Başbakan Yardımcısı Çiçek, "367'yi bulamazsak tarihi cevabı millet verecek" dedi. Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Anayasa değişikliği paketi kapsamında Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nu (TUSKON) ziyaret etti. AK Partili heyet, TUSKON yönetimine Anayasa değişikliği paketi hakkında bilgi verdi. Basına kapalı yapılan ve 1 saat süren toplantının ardından açıklama yapan Çiçek, Anayasa değişikliğinin artık bir toplumsal talep haline geldiğini, siyaset kurumunun bunu görmezden gelmesinin mümkün ve doğru olmadığını söyledi. Çiçek, "Artık bu haliyle bu Anayasa'nın varlığını sürdürmesi mümkün gözükmemektedir. Bugün yaşanan, karşılaşılan sorunların temelinde de Anayasa'dan kaynaklanan sorunlar var' dedi. Anayasa değişikliğinin aceleye getirildiği yönünde muhalefetin eleştirilerine de cevap veren Çiçek, "Bir konu 28 sene tartışılıyorsa 'Bu işe aceleye geliyor' demek ne kadar doğrudur. Tam tersine bir kısım çevreler, millet 'Geç kaldınız' derken bir kısmının 'Aceleye getiriyorsunuz' demesini çelişki olarak görüyorum. Bu iş gerçekten geç kalmıştır. Ne kadar erken bu değişiklikler yapılabilirse Türkiye Anayasa'dan kaynaklanan sorunları gündeminden çıkarmış olacaktır" şeklinde konuştu. AK Parti heyetinin Anayasa değişikliği kapsamında ziyaret ettiği TÜSİAD Genel Başkanı Ümit Boyner, TÜSİAD'ın 1992'den beri demokratikleşme ve yeni anayasa üzerinde çalıştığını hatırlatarak "Temel hak ve özgürlükler konusunda çok noktada aynı yerde olmamıza rağmen özellikle kuvvetler ayrılığı konusunda görüş ayrılıklarımız var. Bu konudaki fikirlerimizi ilettik" dedi. 1,5 saat süren görüşmenin ardından açıklama yapan TÜSİAD Başkanı Boyner, "Tümüyle yeniden yapılanmış, birey özgürlüklerine odaklı, çoğulcu demokrasiye önem veren bir anayasa TÜSİAD için vazgeçilmezdir. Biz anayasa konusunun gündeme gelmesini ve geniş kesimler tarafından tartışılmasının çok sağlıklı olduğunu düşünüyoruz. Bize gelen paketi sayın bakanlarla istişare ettik. Temel hak ve özgürlükler konusunda çok noktada aynı yerde olmamıza rağmen paketin bazı noktalarında, bizim için çok önemli noktalarında, özellikle kuvvetler ayrılığı konusunda görüş ayrılıklarımız var. Bu konudaki fikirlerimizi ilettik. Zannediyorum sağlıklı bir alışveriş oldu" dedi.

'in bazı haber başlıkları:

Başbakan yardımcısı Bülent Arınç: Başsavcı başkası olsa CHP'ye 10 dava açılır
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın grup toplantılarını "Silivri'deki mahkeme salonuna döndürdüğü"nü savunarak "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı başka kişi olsa CHP hakkında en azından 10 dava açılır, en az biri Anayasa Mahkemesinde karara bağlanır" dedi. NTV'ye açıklamalarda bulunan Arınç, son anayasa değişikliği paketiyle ilgili eleştirilere yanıt verdi. "Yüksek yargının bir siyasi parti liderinin söylemleriyle adeta örtüşen beyanlarda bulunmalarını çok yadırgıyorum. Ama Türkiye'de yargının geldiği nokta maalesef biraz da bu" diye konuştu. Arınç, '"Yüksek yargıdan gelen açık- , lamaları not ediyoruz' dediniz. Neyi not ediyorsunuz" sorusunu da 1 "Bugünkü konuşmaları tabii, taslak götürüyoruz ve herkesten katkı bekliyoruz. Bu konuşma meyanında söyledim. O söz biraz da ironik anlaşılmalı" sözleriyle yanıtladı.

‘in bazı haber başlıkları:

Bu plana dikkat
AK Parti ve Gülen Cemaati'ni bitirme planı' sorgusu sonrası tutuklanan skandal tahliye kararları ile cezaevinden çıkarılan Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek'e uygulanan yöntemin aynısının, Balyoz tutuklusu 1. Ordu eski Komutanı Org. Çetin Doğan için de uygulanacağı iddia ediliyor. Adli kaynaklara göre Balyoz iddianamesinin " numaralı sanıklarından olan eski 1. Ordu Komutanı Org. Çetin Doğan'ın hafta sonuna kadar tahliye edilmesi için sinsi bir plan yapıldı. Plana göre hareket eden Doğan'ın avukatı Celal Ülger, Çiçek'i hapisten kurtaran hakim Oktay Kuban'ın görev yaptığı 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne 46 sayfalık bir dilekçeyi gizlice teslim etti. ‘İnceleniyor' denilerek 3 gündür bekletilen tahliye talebinin, adliye nöbet takvimine göre Cuma cumartesi gecesi nöbetçi olduğu ifade edilen Hakim Oktay Kuban tarafından değerlendirileceği ve Kuban'ın Doğan'ı büyük ihtimalle tahliye edeceği iddia ediliyor.İddiaların odağındaki Oktay Kuban, Albay Çiçek'i tahliye eden hakimler arasında yer almıştı.

NE DEVE NE KUŞ
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, katıldığı bir televizyon programında HSYK'yı eleştirerek, "HSYK bazen kendini yargı yerine koyuyor, bazen de Biz yargıya ilişkin bir kurul değiliz, idari kuruluz' diyor" dedi ve ekledi: "Yani; ne deve, ne kuş meselesi!" Katıldığı bir programda anayasa paketini değerlendiren ve gündeme ilişkin soruları cevaplayan Başbakan Yardımcısı Arınç, siyasi parti lideri gibi açıklamalarda bulunan yüksek yargı mensuplarını ve ‘istemezük' anlayışındaki muhalefet partilerini sertçe eleştirdi.

Merkel, Erdoğan'ı çetin ceviz olarak görüyor
Alman Rheinische Post gazetesi, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in bazı konulardaki görüş ayrılıklarına rağmen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı takdir ettiğini belirtti. Gazetenin yorumunda, "Merkel, yıllardan beri Başbakan Erdoğan'ı devlet işlerinde çetin ceviz olarak görüyor. Ancak açık olduğu için de kendisini bir şekilde takdir ediyor. Erdoğan gibi politikacıların avantajı, ne istediklerinin bilinmesi" ifadesini kullandı. Yorumda, Erdoğan'ın Die Zeit gazetesine verdiği demeçteki ifadelere ilişkin olarak, "Almanya'da Türk liselerinin kurulması isteğinin, Türk kökenli gençlerin kendi geçmişleri ile daha fazla ilgilenmesine neden olacağı ve erken yaşta Almanca öğrenilmesini engelleyeceği" görüşü savunuldu. "Stuttgarter Nachrichten" gazetesi de "Erdoğan'ın Almanya'da elçi istediği, ancak Almanya'nın vatandaşa ihtiyacı olduğu" yorumunu yaptı. "VVestdeutsche Allgemeine Zeitung" gazetesi ise "Erdoğan'ın, Almanya'da yaşayan Türk kökenli çocukların önce Türkçe'yi iyi öğrenmesi gerektiği şeklindeki görüşünün eğitim uzmanları tarafından da paylaşıldığını, ancak bunun Türkleri bir arada tutarak, uyumun sağlanmasını zorlaştıracağını" savundu.

AK Partide nöbet değişimi
AK Parti Dış ilişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevinden sağlık sorunları sebebiyle ayrılan Kürşad Tüzmen'in yerine, Başbakan Erdoğan'ın siyasi danışmanı ve AK Parti Adana Milletvekili Ömer Çelik getirildi. AK Parti Genel Merkezi'nde Tüzmen ve Çelik'in katılımıyla görev devir teslim töreni düzşnlendi. Tüzmen, kendisinin görevden ayrılmak için bir ay önce Başbakan Erdoğan'dan sağlık nedenleri dolayısıyla izin istediğini ifade etti. Sağlık problemlerinin olduğunu belirten Tüzmen, "MKYK'nın içerisinde bir üye olarak, bir milletvekili olarak hizmetimi sonuna kadar götüreceğim. Güzel bir başkanlık devraldım, güzel bir başkanlık devrediyorum" dedi. Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirilen Ömer Çelik ise basında kendilerini üzen birkaç haber çıktığını belirterek, "Sayın Başbakanımızın iradesi ve parti politikaları etrafında hepimiz kenetlenmiş durumdayız. Aynı şekilde devam ediyoruz. Bütün bunlar spekülasyondur" dedi.

'Yargı kuşatılıyor iddiaları talihsizlik'
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Anayasa değişikliği paketi çalışmaları konusunda, "Anayasa değişikliği taslağına yönelik, 'hukuk devleti ortadan kalkıyor, yargıyı kuşatmadır' anlamındaki değerlendirmeleri talihsizlik olarak niteliyorum, inşallah insanlar daha serinkanlı biçimde bu taslağa yönelik eleştirilerini de ortaya koyar, daha iyi olması için katkılarımızı sağlarız. Türkiye'nin yararı budur" dedi. Yazıcı, Anayasa değişiklik paketi çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. "Türkiye'de şöyle bir alışkanlık var" diyen Yazıcı, bir alana ilişkin bazen hükümet, bazen başka kuruluşlar veya sivil toplum kuruluşlarının bir hazırlık yaptığını, buna "paket" denildiğini, bu paketi "okuyarak eleştirenler, okumadan eleştirenler ve tevatüren eleştirenler" olduğunu anlattı. Bu değişikliğin Türkiye için gerçekten önemli olduğunu dile getiren Yazıcı, "Bazıları çıkıp diyor ki, bu değişiklikler yargıyı bağımlı hale getiriyor. Yargının bağımlı gelmesi de kuvvetler ayrılığı esasına aykırı. Ne öneriliyor da yargı bağımlı hale geliyor? Tek şey söylüyorlar, HSYK'da adalet bakanı ile müsteşarının yer alması. Bu dünyanın birçok ülkesinde var. Birçok ülkede HSYK gibi organ ve üyelerini doğrudan doğruya parlamentonun seçtiği hatta cumhurbaşkanının atadığı ülkeler var. Fransa bu örneklerden biri" diye konuştu. Yazıcı, "Bizim geleneğimizde hakimler, savcılar öyle ulu orta konuşmaz, herhangi bir şeyde kalkıp demeç vermez. Getirdiğimiz bu yapı, mevcut yapıya kıyasla çok daha demokratik, çok daha kuvvetler ayrılığı ilkesine uygun. Eleştirilere açığız. Yeter ki eleştiriler yapılırken kimse kimseyi vatan hainliği ile itham edecek duruma gelmesin" dedi.

Başsavcı alay konusu
Ankara'da Genç Siviller üyesi bir grup, gazete kupürlerinden oluşan delillerle AK Parti'ye kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya ile dalga geçti. Başsavcının google başında arama yapmaktan boyun fıtığına tutulduğunu belirten eylemciler, "Vatandaş google'da gez. Vatandaş kupür kes. Başsavcıya yolla. Bu davayı sen de kupürt!" diye tepki gösterdi. Ankara'da Genç Siviller üyesi bir grup, gazete kupürlerinden de yararlanarak, AK Parti'ye kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'yı ilginç bir yöntemle protesto etti. Yargıtay önünde toplanan grup, yanlarında getirdiği gazete kupürleri ve delil dosyalarını, Yargıtay'a verip, savcılığın AK Parti hakkında kapatma davası açmasını istedi. Grup adına açıklama yapan Halil ibrahim Toslak, Anayasa Mahkemesi'nin AK Parti'nin laikliğe aykırı fiillerden dolayı odak olduğunu tespit ettiğini ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın bu gerçeği ortaya çıkarması için binlerce gazete kupürü kestiğini söyledi. Başsavcının internet başında saatlerce arama yaptığı yönünde atıfta bulunan Toslak, "Kupür kesmekten 4 makas köreltti. Gazete sayfalarını çevirmekten elleri boyandı. Google başında geçirdiği saatler, boyun fıtığı başlangıcına neden oldu. Vatandaş Google'da gez. Vatandaş kupür kes. Başsavcıya yolla. Bu davayı sen de kupürt!" diye tepki gösterdi. Grup daha sonra yanlarında getirdiği gazete kupürlerini Yargıtay'a vermek istedi. Ancak, güvenlik görevlileri savcılığın Yargıtay binasında olmadığını söyleyerek, grubu savcılığa yönlendirdi.

'ın bazı haber başlıkları:

Anayasa paketine '2b' ayarı
AK Parti, öneriler doğrultusunda anayasa değişiklik paketinde rötuşa gidiyor. Pakete 2b olarak bilinen arazilerin satışını sağlayacak bir maddenin eklenmesi düşünülüyor. Köşk'ün, Anayasa Mahkemesi'ne seçeceği üye sayısının azaltılması da tartışılıyor. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın değiştirilmesi yönünde sinyal verdiği anayasa paketindeki bazı maddeler gözden geçiriliyor. AK Parti kulislerinde, AK Partili vekiller, sivil toplum örgütleri ve iş çevrelerinden gelen öneriler doğrultusunda pakette rötuşa gidilebileceği ve madde sayısının artabileceği dile getiriliyor. Paketteki önemli yeniliklerden birinin orman kapsamı dışına çıkarılan, 2b olarak bilinen hazine arazilerinin satışına olanak sağlanması olabileceği belirtiliyor. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da dün SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş'a yaptığı ziyarette paketteki 3-4 maddede değişiklik olabileceğini vurguladı. Değişiklik beklenen maddeler ise şöyle: 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle veto ettiği, orman kapsamı dışına çıkarılan hazine arazilerinin satışı konusunda hüküm eklenecek. Hükümet, bir süre önce Tapu Yasası'nda yaptığı bir değişiklikle, orman özelliğini yitirmiş 2b alanlarının kadastro işlemleri yapılarak Hazine adına tescil edilmesini, kullanıcılarının belirlenmesini sağlamıştı. İş dünyasından gelen öneri doğrultusunda 2b'lerin satışında anayasal engel de kalkacak. Anayasa Mahkemesi'ne 16 üyenin Cumhurbaşkanı tarafından seçilmesine yönelik eleştiriler üzerinde duruluyor. Halen Yüksek Mahkeme'nin 11 üyesi de Cumhurbaşkanı'nca seçiliyor. Taslakta, Çankaya'nın seçeceği üyelerin sayısının azaltılması, TBMM'ninkinin artırılması değerlendiriliyor. Anayasa Mahkemesi üyelerinin 12 yıl olarak düşünülen görev süresinin gözden geçirilmesi, Cumhurbaşkanı'nın, Anayasa Mahkemesi'ne vatandaşlar arasından seçeceği iki üyenin nitelikleri ile ilgili "45 yaşını doldurmuş, üniversite mezunu" tanımının genişletilmesi gündemde. HSYK ile ilgili işlerin koordinasyonu için Bakan'ın kuruldan çıkmasına sıcak bakılmıyor. Buna karşın birinci sınıfa ayrılmış hakim-savcılar arasından HSYK'ya seçilecek üye sayısının, yüksek yargı organlarından seçilecek üye sayısı ile dengeli olması önerisi "değerlendirilebilir" bulunuyor. Kadın, çocuk ve engelliler için pozitif ayrımcılık öngören maddeye gaziler de eklenebilir. Taslakta, "Devlet çocuk istismarı, cinsellik ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır" hükmündeki "cinsellik" ifadesi, flörtü de kapsamaması için "çocukların cinsel istismarı" şeklinde yeniden düzenlenecek.

"1915 olayları Türkiye'nin üzerinde sopa gibi duruyor"
Ermeni cemaatinin güçlü ismi Bedros Şirinoğlu, kaçak Ermeni işçilere yönelik Erdoğan'ın sözleri için, "Kalbi öyle demez. Kimse bize onun gibi yakınlık göstermedi" diyor Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Bedros Şirinoğlu. BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, bugün Ermeni cemaatinin en büyük vakfı Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Bedros Şirinoğlu ve Başkan Yardımcısı Herman Baüyan'ı kabul edecek. Görüşme öncesi SABAH'ın sorularını yanıtlayan Şirinoğlu'nun, Erdoğan'ın Türkiye'de kaçak yaşayan Ermenilere yönelik sözleriyle ilgili yorumu, "Başbakan'ın ağzı bunu diyebilir ama ben kendisini iyi tanıyorum, kalbi bunu kesinlikle söylemez. O anda sinirlenmiş olabilir. Kimse bize Sayın Erdoğan gibi yakınlık göstermedi" oldu. Vakıflar Yasası gereği sekiz mülkün kendilerine geri verildiğini de belirten Şirinoğlu, bu konuda Erdoğan'a teşekkür edeceklerini söyledi. Bedros Şirinoğlu, Başbakan Erdoğan'ın sözlerini şöyle değerlendirdi: "Başbakan Kasımpaşalı, benim dedem de Dolapdereli. Başbakan'ın dediklerini yaşayanlar bilir. 'Başbakan sert davranıyor' diyorlar. Sert değil samimi davranıyor. Dediği laf bana hiç dokunmadı. Dobra dobra konuşur, ama sineği bile incitmez. Burada çalışan Ermenistanlı Ermeniler inanın Türkiye'yi seviyor. Ama sıcaklığı göremiyor, korkuyor. O şüphecilik bitmemiş. Başbakan bu şüpheyi dağıtmaya çalışıyor. Bir Ermeni hastanesinin başkanı randevu istiyor ve kendisi randevu veriyor. Altı yıl içinde altı kez görüştüm kendisiyle. Bu da bizi sevdiğini gösteriyor." Türkiye'yi köşeye kıstırmak isteyenlerin 1915 olaylarını kasten gündeme getirdiğini kaydeden Bedros Şirinoğlu şunları söyledi: "Maalesef Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak istedikleri anda bu sopa çıkıyor. Başlıyor bizim Türkleri dövmeye. Yahu dövmeyin, Türk'ün de Ermeni'nin de canı yanıyor. Bundan sorumlu olanlar Türkiye'nin büyümesini istemeyenler." Şirinoğlu, Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi için de "Otobüslerle yurtdışından buraya Ermeni vatandaşlar geliyor. Günde 700 hastaya bakıyoruz. Çoğu bizim Müslüman kardeşlerimiz. Ayrım yapamayız" diye konuştu.

'ın bazı haber başlıkları:

Arınç aradığı Saadet'i buldu
Arınç, anayasa taslağıyla ilgili olarak "Başka partilerde görmediğimiz güzelliği Saadet Partisi'nde bulduk" dedi Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya anayasa taslağına destek turu çerçevesinde dün SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş'u ziyaret etti. Anayasa paketi ile ilgili görüşlerini ilettiklerini belirten Arınç, "Şahsım adına verimli bir görüşme gerçekleşti. Başka partilerde mahrum gördüğümüz güzelliği Saadet Partisi'nde bulduk" dedi.Türkiye'de anayasa tartışmalarının uzun süredir devam ettiğini hatırlatan Kurtulmuş, Arınç'a, SP'nin hazırladığı 2 farklı dosya sunduğunu belirtti. "2007'dekı anayasa değişikliğinin Anayasa Mahkemesi'nce iptal gerekçesi, Türkiye'de hukuki bir kördüğüm ortaya çıkarmıştır diyen Kurtulmuş, şunları söyledi: "Anayasa Mahkemesi, parlamentonun üstünde bir senato konumuna gelmiştir. Parlamentonun yapacağı yeni bir değişikliğin Anayasa Mahkemesi'nden geri dönme ihtimali vardır. Bunu değiştirmenin yolu, çok net şekilde millete müracaat etmektir." Kurtulmuş, değişiklik tasarısının paket olarak değil, Yüksek Seçim Kurulu'nca düzenlenecek oy pusulasında madde madde milletin oyuna sunulmasını istedi. Kurtulmuş, CHP lideri Baykal'ın "AK Parti ile koalisyon yapacağıma, SP ile yaparım?" şeklindeki açıklamasını ise şöyle değerlendirdi: "Türkiye Cumhuriyeti'ndeki bütün partilere eşit mesafedeyiz. Önceliğimiz millet ile ittifak yapmaktır."

Davutoğlu ve Şahenk'e Wilson ödülü
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, Woodrow Wilson Ödülü'ne layık görüldü. ABD'deki düşünce kuruluşu Woodrow Wilson Center'dan yapılan açıklamaya göre, devlet, iş sektörü, bilim, sanat gibi birçok alanda uluslararası, ulusal ve yerel düzeyde, kendi dönemlerindeki sorunlarla yüzleşmede yardım, diyalog ile açıklığı kucaklayan liderlerin takdir edilmesini amaçlayan ödüller, bu kez Türkiye'nin iki önemli ismine verilecek. Buna göre, 'kamu hizmeti' dalında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, 'kurumsal sosyal sorumluluk' dalında ise Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ödüle değer görüldü. Türkiye, 17 Haziran'da düzenlenecek ödül törenine ilk kez ev sahipliği yapacak. Davutoğlu'nun, Dışişleri Bakanlığı görevini üstlenmesinden bu yana, Türkiye'nin dış ilişkilerinin gelişimini hızlandırarak, uluslararası görüşmelerdeki konumunu yükseltmesi, Şahenk'in ise 'yenilikçi lider' olarak Doğuş Holding'i Türkiye'nin en başarılı şirketler topluluğundan biri yapmasına vurgu yapıldı.

'ın bazı haber başlıkları:

YÜKSEK YARGI ONUN İZİNDE
Yüksek yargı ve HSYK'dan anayasa değişikliğine yönelik tepkilerin CHP lideri Baykal'ın sözleriyle neredeyse aynı olması dikkat çekiyor. Başbakan Yardımcısı Arınç, "İşte yüksek yargının durumu" dedi.
Ele geçirme, tuzak vurgusu
BAYKAL: Anayasa değişikliğinin altında kötü niyet, tuzak, tertip var.
YARGUTAY BAŞKANI GERÇEKER:Bu yargıyı kuşatmanın da ötesinde yargıyı ele geçirmektir.
HSYK BAŞKANVEKİLİ ÖZBEK:Yargı reformu adı altında yargıyı açıkça ele geçirme taktiği...

Ermeni çocuklara okul için çalışıyoruz
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Türkiye'de bulunması yasal açıdan sorunlu olmayanların çocuklarının azınlık okullarına devam edebilmelerine yönelik bir çalışma yapıldığım, ancak çalışmanın henüz tamamlanmadığım bildirdi. Çubukçu, Ankara'da soruları yanıtlarken şunları söyledi: "Hepimizin de bildiği gibi ülkemizde bulunan her kesimin uluslararası ve anayasal hakları olan eğitim hakkından yararlanmasını sağlamak en önemli görevlerimizden biri. Türkiye'de bulunanların bir yasal statüsünün olması lazım. Dini azınlıkların ülkemizde yaşadıkları problemlerin çözümüne yönelik de çaba içerisindeyiz. Bu konunun çözümlenmesi ve bu konuda çalışma yapılması konusunda Başbakan Erdoğan'ın bir talimatı var. Henüz değerlendirilme aşamasında olan bir konu. Nihai karar verilmiş değil. Üzerinde bir çalışma ve değerlendirme yapıldığım söylemekle yerineyim."

Roman ve göçerler artık sınırdışı edilemeyecek
Meclis İçişleri Komisyonu'nda, çingenelerin sınırdışı edilmesiyle ilgili ayrımcılık içeren hüküm yasadan çıkarıldı. AK Parti Bursa Milletvekili Ali Koyuncu'nun 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanunda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi, İçişleri Komisyonu'nda görüşüldü. Kabul edilen düzenleme ile Kanunun 21'inci maddesinin son fıkrası olan "Tabiyetsiz veya yabancı devlet tebaası olan Çingenelerin ve Türk kültürüne bağlı olmayan yabancı göçebelerin sınır dışı edilmelerine İçişleri Bakanlığı salahiyetlidir" cümlesi yasadan çıkarıldı. MHP ve CHP'li komisyon üyelerinin "Yabana göçebelerin sınır dışı edilmelerine İçişleri Bakanlığı salahiyetledir" ibaresinin maddede kalması yönündeki önergesi ise kabul edilmedi. Toplantıya katılan Roman Gençlik Derneği Başkam Selçuk Karadeniz, Türkiye'ye hiç zaman ihanet etmemiş bir toplum olduklarını, pozitif ayrımcılık istemediklerini, ancak yaşam kalitelerinin yükseltilmesini istediklerini ifade etti. Karadeniz, "Kültür Bakanlığı'nın Çingeneler diye bir kitabı var. Birçok hakaret içeriyor. Hala raflarda duruyor" dedi. Ege Roman Dernekleri Federasyonundan Özcan Çayırlı ise bugüne kadar hiçbir hükümetin bu konularda çalışma yapmadığını belirterek, "Başbakanımıza çok teşekkür ediyoruz" dedi. Devlet Bakanı Faruk Çelik de "Eğitim, istihdam gibi sorunları var ancak en önemli sorun mevzuattaki ayrımcılık. Roman vatandaşlara esas ayrımcılık kafalardaki ayrımcılık. Yaptığımız çalışmalar milli birliğe önemli katkılar sağlayacaktır" dedi.

'ın bazı haber başlıkları:

Erdoğan 'anadilde eğitim' istedi
Die Zeit gazetesine konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Berlin'in "imtiyazlı ortaklık" açıklamasına "Almanya'da Türk kolejleri açılsın" önerisiyle karşılık verdi. Türkiye'de Alman kolejleri bulunduğunu, İstanbul'da TürkAlman üniversitesi kurulması çalışmalarının devam ettiğini benzer adımları Almanya'dan da beklediklerini anlatan Erdoğan, "Türkiye'de Alman kolejleri var. Niçin Almanya'da da Türk kolejleri olmasın? Almanya bu alanda doğan ihtiyacın hâlâ farkında değil. İnsanlar önce kendi anadillerine, yani Türkçe'ye hâkim olmalı. Ancak ne yazık ki realitede böyle bir durum yok" dedi. Merkel'le niye az görüşüyor Erdoğan, Merkel'in Türkiye'de "imtiyazlı ortaklık" önerisini tekrar gündeme getirmesi durumunda ne yapacağının sorulması üzerine, "Ona bu fırsatı vermeyeceğim, çünkü 'imtiyazlı ortaklık' konusunda ne düşündüğümüzü biliyor. AB anlaşmaları 'imtiyazlı ortaklığı' kabul etmez. Bu öneriyi kabul etmek Türkiye için büyük bir hata olur. AB'nin diğer birçok ülkesi de bu öneriyi kabul etmiyor" şeklinde yanıt verdi. Merkel ile diğer Avrupalı liderlere göre daha az buluşmasının sebebinin bu öneri olup olmadığının sorulmasına karşılık da Erdoğan, bunun kendileri için bir sorun olmadığını, Merkel'in de bunu bildiğini belirterek, "Türkiye'nin AB üyesi olup olamayacağının tartışılmasını da anlamıyorum. Biz müzakereleri sürdürüyoruz, hem de tam üyelik hedefiyle. Bizim için bunun başka bir seçeneği yok. Bir futbol karşılaşması başladığı zaman oyun sırasında aniden penaltı kurallarını değiştiremezsiniz. Biz AB'nin kurallarına göre oynuyoruz ve yolumuzda ilerliyoruz" dedi.

'ın bazı haber başlıkları:

İŞ DÜNYASINDAN REFORM PAKETİNE SICAK MESAJLAR
Anayasa değişikliği paketini sivil toplum örgütlerine anlatan AK Parti'nin hukukçu kurmayları, iş dünyasının desteğiyle moral buldu. Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve AK Parti Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, dün TUSKON, TÜSİAD, MÜSİAD ve ASKON'u ziyaret ederek yapılması düşünülen değişiklikler hakkında bilgi verdi. Reform paketini olumlu karşılayan iş dünyasının temsilcileri, AK Parti heyetinden Anayasa'nın tümüyle yenilenmesini istedi. TUSKON Başkanı Rızanur Meral, 1982 Anayasası'nın 'korku temelli' olduğunu belirterek çağdaş bir anayasaya ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Meral, muhalefetin de tarihî bir sorumluluğu omuzlarında taşıdığını hatırlattı. Tartışmaların sıhhatli biçimde devam ettiğine işaret eden TÜSİAD Başkam Ümit Boyner ise birey odaklı, çoğulcu bir anayasayı vazgeçilmez gördüklerinin altını çizdi. Pakette sorunlar olduğunu belirten Boyner, kuvvetler ayrılığı noktasındaki fikir ayrılıklarının hükümete ilettiklerini vurguladı. Yaptıkları açıklamalarda 'sivil anayasa özlemi'ni dile getiren MÜSİAD ve ASKON, reforma tam destek verdi.

Yıldız: Libananco davasından endişemiz yok
Libananco şirketinin, el konulan Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik hisselerinde zarara uğradığı gerekçesiyle Türkiye hakkında açtığı 10 milyar dolar tutarındaki tahkim davası sona erdi. Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıkken Çözüm Merkezi yetkilileri, Fransa'nın başkenti Paris'te üç gün süren duruşmaların tamamlandığını açıkladı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çetin, duruşmalarda, davacının 3 tanığının çapraz sorguya alındığını belirtti. Hakim heyetinin durumu değerlendireceğine dikkat çeken Çetin, yargı süreci devam ettiği için bu konuda daha fazla yorum yapmak istemediğini söyledi. Ankara'da basın mensuplarıyla bir araya gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ise, Libananco davasıyla ilgili, "Çok geniş kapsamlı hazırlandığımız bir konu, o yüzden herhangi bir endişe duymuyoruz." dedi. Polonyal ve Polonya2 diye ifadelendirilen ve Libananco davası diye geçen 8,4 milyar dolarlık davanın, Libananco'nun yetkisiz olduğu gerekçesiyle Türkiye lehine sonuçlandığını hatırlatan Bakan Yıldız, gelişmelerin bu konuda da kendilerine cesaret verdiğini anlattı.

Erdoğan, küskün kardeşler Mısır ve Suriye için Kahire'ye gidiyor
Son yıllarda başta Filistin konusu olmak üzere Ortadoğu'daki pek çok anlaşmazlıkta arabuluculuk yapan ve başarılı sonuçlar alan Türkiye, Mısır ile Suriye arasındaki küskünlüğü de sona erdirmek için devreye girmeyi düşünüyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yann Mısır'a bir ziyaret gerçekleştireceği belirtiliyor. Ziyaretin küskün kardeşler Mısır ve Suriye'yi barıştırma amacı taşıdığı öne sürülüyor. Ancak diplomatik kaynaklar, bu ziyaretin henüz kesinlik kazanmadığım ancak ihtimal dahilinde olduğunu ifade ediyor. Başbakan Erdoğan, cumartesi günü Libya'nın Sirte kentinde yapılacak olan Arap Birliği Liderler Zirvesi'ne katılacak Diplomatik kaynaklar, duruma göre Erdoğan'ın Kahire'ye geçerek muhtemel bir Mısır-Suriye görüşmesine arabuluculuk yapabileceğini ifade ediyor Uzun süredir Almanya'nın Heidelberg Üniversite Hastanesi'nde tedavi gören Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in de cumartesi günü ülkesine dönmesi bekleniyor. Başbakan Erdoğan'ın Mübarek'e 'geçmiş olsun ziyaretinde bulunabileceği de kaydediliyor. Türkiye'nin hem Mısır hem de Suriye ile her alanda çok yakın ilişkileri bulunuyor.

Bozdağ: Sivil toplum CHPveMHP'den daha hazırlıklı
AK Parti, anayasa değişikliği paketini anlatmak için siyasi partiler ve sivil toplum örgütleriyle yaptığı temasları büyük ölçüde tamamladı. Ankara ve İstanbul'daki ziyaretleri değerlendiren AK Parti Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, "Görüşmelerimiz çok olumlu geçti. Sivil toplum örgütleri, muhalefet partileri CHP ve MHP'den daha hazırlıklı." dedi. Yaptıkları görüşmelerin son derece faydalı olduğunu söyleyen Bekir Bozdağ, "Sivil toplum örgütleri hazırladıkları raporları, önerileri sundular. Muhalefet partileri CHP ve MHP ise kapağını bile açmadan "hayır" diyor. STK'lar Türkiye'nin meselelerine sahip çıkma konusunda muhalefetin önünde görülüyor." değerlendirmesi yaptı. Muhalefet partilerinin "neden şimdi?" diyerek zamanlamaya itiraz etmesini de anlamlı bulmadıklarını belirten Bozdağ, "82 Anayasası'nın üzerinden 28 yıl geçmiş. Neden şimdi diye sormanın anlamı yok. Mevcut Anayasaya itirazı olanların şimdiye kadar kendi hazırlığını da yapması gerekirdi." diye konuştu. AK Parti heyeti değişiklik teklifini gazete ve TV'lerin en üst düzey yöneticilerine anlatmıştı. AK Parti şimdi de Türkiye'de temsilcisi olan yabancı basın mensuplarına anayasa değişikliğinin gerekçesini ve içeriğini açıklayacak. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in organize edeceği toplantı cumartesi günü İstanbul'da yapılacak. Toplantıya 50'ye yakın gazetecinin katılması bekleniyor.

'ün bazı haber başlıkları:


Taş atan çocuk affına ‘eşitlik' engeli
TAŞ atan çocuklar olarak bilinen tasarı için verilen af önergesi, Anayasanın eşitlik ilkesine aykırılık uyarısı üzerine geri çekildi. Dün toplanan TBMM Adalet Alt Komisyonu, tasarıyı iki önemli değişiklikle birlikte kabul etti. Komisyonda öncelikle AK Parti'nin, gösterilerde yakalanan, örgüt mensubu olmak ya da propagandasını yapmaktan hüküm giyenlerin bir kereliğine aldıkları hapis cezasını "denetimli serbestlik" önlemleriyle dışarda geçirmesini sağlayacak önerisi tartışıldı. MHP Milletvekili Rıdvan Yalçın, önerinin kabul edilmesi halinde çocuklara suç işlettirilmesinin özendirileceğini, çocukların suç makinesi olarak kullanılacağını, diğer suçları işleyen çocuklar içerideyken terörle mücadele yasasından hüküm giyenlerin serbest bırakılmasının eşitlik ilkesine aykırı olacağı uyarısında bulundu. Bunun üzerine taş atan çocuklara af getiren öneri gündeme alınmadan geri çekildi. Çocukların terörle Mücadele Yasası kapsamındaki suçlardan yargılanmaları sırasında, yasanın öngördüğü ceza artırımına tabi tutulmamasına ilişkin hüküm kabul edilirken, Öcalan maddesi olarak bilinen yeniden yargılamaya ilişkin hükümler metinden çıkarıldı. TCK'nın 250. maddesinde de değişiklik yapılarak, çocukların tüm suçlardan çocuk mahkemelerinde yargılanmaları kabul edildi. Bu arada, hükmün açıklanmasının ertelenmesi uygulamasının, ancak sanığın isteği üzerine verilmesine ilişkin de bir değişiklik yapıldı.

'in bazı haber başlıkları:

Ermeniler'e Akdamar'da yılda bir ayin
Van Valiliği'nin Akdamar Adasındaki Ermeni Kilisesi'nin ibadete açılması teklifi, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay tarafın; dan onaylandı. Kilisede eylül ayının ikinci haftasında 1 gün ibadet yapılabilecek. Van Valiliği'nin Akdamar Adası'ndaki Ermeni Kilisesi'nin ibadete açılması teklifi, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay tarafından onaylandı. Günay imzalı resmi yazıda şöyle denildi: "İnanç Turizmi kapsamında Van Akdamar Anıt Müzesi'nin (Akdamar Kilisesi) ziyaretçi sirkülasyonuna engel teşkil etmeyecek bir bölümünde, sınırlı sayıda katılımla, yılda bir kez olmak üzere, Eylül ayının 2'nci haftasında günü, saati ve süresi Valilikçe belirlenmek kaydıyla dini içerikli etkinlik düzenlenmesine izin verilmesi Bakanlığımızca uygun görülmüştür." Eylül ayının 2'nci haftası bu yıl 12 Eylül'e denk geliyor. İngiliz yayın kuruluşu BBC, Van'ın Akdamar Adası'ndaki Ermeni Kilisesi'nde yılda bir kez ibadete onay verilmesi kararı hakkında, "Türkiye'deki Ermenilere mini açılım" yorumunda bulundu. BBC, Başbakan Erdoğan'ın kaçak Ermenilere ilişkin sözlerinin ardından bunların çocuklarına eğitim verileceği açıklamalarını ise "jest" olarak nitelendirdi. BBC Türkçe Servisi'nin haberinde, Erdoğan'ın BBC Türkçe'ye mülakatında," 100 bin kaçak Ermeni göçmeni sınır dışı edebiliriz" dediği anımsatıldıktan sonra şöyle devam edildi: "Kilisenin ibadete açılması, Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi için Ekim ayında imzalanan protokollerin ardından gündeme gelmişti. Kilise restore edildikten sonra 2007'de anıt müze olarak hizmete açılmıştı." Erdoğan'ın eğitim jesti Aynı haberde "Başbakan'ın açıklamalarının ardından 'jest' olarak nitelenebilecek bir adım da kaçak Ermeni göçmenlerin çocuklarının eğitimi konusunda geldi" denildi. BBC, Türkiye Ermenileri Patrikliği Ruhani Meclis Başkam Başepiskopos Aram Ateşyan'ın, "Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, çocukların eğitim sorunlarım çözmek için gerekli çalışmalar başlatılacak sözünü verdi" açıklamalarına da dikkat çekti.

Hürkuş hazır
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Türkiye'de üretilen ve "Hürkuş' adı verilen pilotlu eğitim uçağının yalanda uçurulacağını açıkladı Motor hariç tamamı yerli. 25MİLLİ Savunma Bakanı Vecdi Gönül, "Hürkuş" adı verilen pilotlu eğitim uçağının yakında uçurulacağını kaydederek, "Yakında umut ediyoruz Hürkuş'u uçuracağız. Pilotlu bir uçak. Bütün dizaynı, tamamı, her şeyi yerlidir. Motor hariç tabii. Bu eğitim uçağı ama savaş uçağı olarak da kullanılabilir. Ama asıl maksadı eğitim uçağı. İlk defa bir uçak üretmiş oluyoruz" dedi. TAI'nın eğitim uçağı olarak tasarlayıp, sitesinde illüstürasyonlarını yayınladığı Hürkuş'a, düşman uçağı düşüren ilk Türk tayyereci olan Vecihi Hürkuş anısına bu isim verildi. Gönül, TUSAŞ'ta üretilen insansız hava aracının da 1 Nisan'da imalattan çıkacağını ve sonbaharda uçacağını söyledi.

'nin bazı haber başlıkları:

SÖZÜMÜZÜN ARKASINDAYIZ
Merkel'in Türkiye ziyareti öncesi Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Dr. Eckart Cuntz net mesaj verdi: AB'de imzaladığımız metinlere bağlıyız. Sözümüzü tutacağız Neden Almanya'da Türk koleji olmasın ALMANYA Büyükelçisi Dr. Cuntz, BUGÜN'e konuştu, AB için 'ahde vefa' güvencesi verdi. "Merkel'in ne konuşacağını bilemem. Fakat ülke olarak imzamıza bağlı kalacağız. Sözümüzü tutacağımızı taahhüt edebilirim" dedi. Merkel'İN 29 Martta kalabalık bir işadamı i grubuyla geleceğini belirten Dr. Cuntz, "ilişkilerin daha da iyi olması için elimizden geleni yapmalıyız" diye konuştu. Kıbns'ta bu yıl için çözüm sağlanmasını umduğunu ifade etti. TÜRK vatandaşlarına uygulanan vize konusunda bir dizi önlem aldıklarını anlatırken "Biraz sabırlı olunmasını" istedi. Almanya'nın PKK'ya yönelik operasyonlarının devam edeceği mesajını verdi. Açılım sürecine 'sempatiyle baktıklarını' söyledi.

Vatandaştan sivil anayasa ve referanduma "evet"
Pollmark tarafından 5039 kişi ile görüşülerek yapılan "Siyasi Gündem Araştırması"nda çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Başbakan Erdoğan'ın masasındaki ankette vatandaşların sivil anayasaya destek verdiği, parti kapatmalara net bir şekilde karşı çıktığı belirlendi. Gündemin ilk sırasında yer bulan Anayasa değişikliği vatandaşlara soruldu. Halkın yüzde 20'lik bir kısma sivil Anayasa'ya ihtiyaç olmadığı görüşünde. Yüzde 58'lik kısım bu soruya "evet" derken CHP ve MHP'li seçmenlerin yarıdan fazlasının tercihinin de "evet'ten yana olması dikkat çekti. Anayasa paketinin referanduma sunulması durumunda oylarının renginin ne olacağı sorusuna ise katılımcıların yüzde 41.5'i "evet" derken, yüzde 28.2'si içeriğine göre oy vereceğini söylüyor. Referanduma "hayır" diyenlerin oranı ise sadece 13.8. Yüzde 16.5 ise fikir belirtmemiş. Bu tablodan referanduma yüzde 50'nin üzerinde destek verileceği sonucu ortaya çıkıyor.

'in bazı haber başlıkları:

Babacan: Gelişmiş ekonomilerle ilgili ciddi kaygı duyulmalı
Global ekonomilere ilişkin 'ciddi kaygı duyulmalı' uyarısında bulunan Bakan Babacan, 'Olağanüstü bir dönem yaşayacağız. İşsizlik büyümenin önünde çok ciddi engel olacak' dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, gelişmiş ekonomilerin hepsinin ağır borç yüküyle karşı karşıya kalmasının, dünyada rastlanmayan bir durum olduğunu belirtip, "Bu önümüzdeki dönemle ilgili ciddi kaygı duyulması gereken bir gerçek" dedi. Babacan, ülkelerin kriz sürecinde borç yüklerinin çok arttığım kaydederek "Gerçekten çok olağanüstü bir dönem yaşayacağız, önümüzdeki yıllarda" dedi. Ali Babacan, AA'da düzenlenen 'Küresel Ekonomi ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler' konusunda sunum yaptı. Küresel ekonomide toparlanma sinyalleri görüldüğünü, ancak bu büyümenin ciddi riskleri içinde barındırdığım belirten Babacan, "Bankacılık sektörüyle ilgili problemler pek çok ülkede henüz çözülmüş değil. Geçici tedbirlerle bankalar ayakta tutuluyor. Geri çektiğiniz anda pek çok bankanın ertesi gün ayakta kalması mümkün değil, işsizliğin çok yükselmiş olması, ekonomik toparlanmanın hızını engelliyor" diye konuştu. Ali Babacan, ülkelerin bu süreçte aldığı olağanüstü önlemlerin yan etkilerine de dikkati çekerek ülkelerin bu dönemde bütçe açıklarını artırmak zorunda kaldıklarını söyleyip, "Bu borçların geri ödenmesi 10 yıllar alacak. Gerçekten çok olağanüstü bir dönem yaşayacağız önümüzdeki yıllarda" dedi. Brüksel çok kaygılı Brüksel'deki temaslarına da değinen Babacan, üst düzey ekonomi yetkilileriyle görüştüğünü kaydetti ve "Kaygılar dışardan göründüğünden daha fazla. Şöyle oturup baş başa konuştuğunuzda, o kaygıyı muhataplarınızın gözünden okuyorsunuz. Zor bir dönem" dedi.

Başbakan'dan kadın kotasına destek
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu toplantısında, kadın kotası tartışıldı. AKP'li Öznur Çalık, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı bir görüşme sırasında kadının siyasetteki rolünün öneminden söz ederek, gayri resmi kotadan söz ettiğini, Başbakan Erdoğan'ın ise bu yaklaşıma destek verdiğini dile getirdi. AKP'li Çalık Başbakan Erdoğan ile yaptığı bir görüşme sırasında kadının siyasetteki rolünün öneminden söz ederek, "Kadının siyasetteki yerine ilişkin önemli mesafeler kaydettik. Ancak, Türkiye'de kadın vali, müsteşar hiç yok. Yasal kota olmasa bile, gayri resmi kota uygulaması sayesinde kadın temsilini artırmayı sağlayabiliriz" dediğini söyledi. Çalık, Başbakan'ın ise bu yaklaşıma destek verdiğini dile getirdi. Başbakan'ın olumlu yaklaşımının yeterli olmadığını savunan CHP'li Canan Arıtman, kotayla ilgili yasal düzenleme yapılması gerektiğini savundu.

‘AB reformlarını 2013'e dek tamamlayacağız'
Başmüzakereci Egemen Bağış, AB'nin merkezi Brüksel'deki temasları sırasında, Türkiye'nin AB'ye üyelik için gerekli reformları 2013'e kadar tamamlayacağını belirtti. Reuters'e konuşan Bağış, "AB gerçekçi olmalı, genişleme olmadan devam edemez" derken, Fransa ile Almanya'nın Türkiye'ye AB üyeliği yerine imtiyazlı ortaklık önerisiyle ilgili 'hakaret içeren ve dehşet verici deyim' nitelemesini yaptı. Türk basım Alman Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye ziyareti öncesi verdiği demeçlerde imtiyazlı ortaklık ısrarını öne çıkarırken, Bağış, "Merkel'in son dokuz ayda bu dehşet verici ve hareket içeren 'imtiyazlı ortaklık' ifadesini kullanmamasını takdir ediyoruz" dedi. İsveç'teki Türk vekillere sert tepki Bağış, Türk sivil toplum kuruluşlarıyla buluşmasında ise, Ermeni tasarısı İsveç parlamentosundan geçerken 'Evet' diyen Türk kökenli milletvekillerine sert tepki gösterdi: "Büyük ayıp. Bunun lamı cimi yok. Türklerin oyuyla seçilmiş kardeşlerimizin Türklere çok ağır hakaret içeren bir tasarıya oy vermiş olmaları kabul edilemez Vicdanı yaralamıştır. Umarız hatadan dönmenin yollarını arıyorlardır." 'AB vizesi 12 Eylül'ün sonucu' En büyük hedeflerinin AB'ye vizesiz seyahat olduğunu belirten Bağış şunları söyledi: "AB üyeleri vizeyi 12 Eylül darbesinden iki hafta sonra koydu. Avrupalı ve Türk yetkililer istişareye girmişler, Türkiye'den yurtdışına sığınmak için kaçanları durdurabilmek için, maalesef darbe zihniyeti Vatandaşlarımıza vize koyun' demiş."

'ın bazı haber başlıkları:

Gül yeni anayasa için devreye girdi
AKP'nin hazırladığı anayasa değişiklik paketine destek arayışı sürerken, muhalefetten ve sivil toplum kuruluşlarından gelen eleştiriler üzerine Çankaya Köşkü devreye girdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Pazartesi günü "Çankaya Sofrası"nda hukukçu ve siyaset bilimcilerle bir araya gelecek. Cumhurbaşkanı Gül'ün "Çankaya Sofrası"nda başta anayasa değişikliği olmak üzere ülke gündemindeki konuları değerlendirmek üzere ağırlayacağı isimler şöyle: Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, eski Yargıtay Başkanı Osman Arslan, eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun, Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, araştırmacı ve gazeteci Tarhan Erdem ve gazeteci Taha Akyol.

'nin bazı haber başlıkları:

Prim borçlusuna üç müjde birden
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, şu anda yüzde 3 olan sigorta prim borcuna yönelik gecikme faizi oranını yüzde 1.5 veya 2'ye indireceklerini söyledi. Dinçer, kredi kartı ile prim ödenebilmesi için de çalışma yaptıklarını belirtti. Sigorta prim borçlarına uygulanan gecikme faizinin düşürülmesi için Maliye Bakanlığı ile yürüttükleri ortak çalışmanın bir hafta içinde tamamlanacağını açıklayan Bakan Dinçer, "Aylık yüzde 3 olan gecikme faizi yıllık toplamda düşünüldüğüne yüzde 22-23'ü buluyor. Bu çok yüksek, şimdi yapacağımız çalışma ile bu faiz oranı aylık yüzde 1.5 veya 2'ye inecek, yıllık toplamda da yüzde 18'e çekilmiş olacak" diye konuştu. Bakan Dinçer, geçmişteki düzenlemeler kapmasında sigorta prim borcunu yeniden yapılandırıp, ödeyemediği için sistem dışında kalanlara yönelik olarak da, 2010 primlerini düzenli ödemek şartıyla yeni bir takvim hazırlanacağını söyledi.

'ın bazı haber başlıkları:

Paket duvara çakılabilir
Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden, Başbakan Erdoğan'ın yüksek yargıya yönelik eleştirilerini "çok çirkin" bulduğunu ifade etti. Anayasa paketinin onaylanması durumunda, paketin "Anayasa Mahkemesi duvarına çakılacağını" vurgulayan Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yüksek yargıya yönelik yaptığı eleştirileri de "çok çirkin" bulduğunu dile getirdi. Güçler ayrılığı ilkesine aykırı Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden, süreçte Yüce Divan üyelerinin fikirlerinin sorulup sorulmadığının büyük önem taşıdığını savunarak, Anayasa Mahkemesi'nin yapısında yapılacak değişikliğin ise mahkemenin görüşlerine ve özüne ters olduğunu vurguladı. Yıllardır 1982 Anayasası'nın Türkiye'ye yakışır bir metin olmadığı konusunda görüş birliği olduğunu belirten Özden, "Anayasa'nın değişmesini istemek ayrı. Fakat bu şekilde bunu gerçekleştirmek ayrı şeydir. Bunların yapmaya çalıştıkları güçler ayrılığı ilkesini yok etmektir. Bunlar hukuk tanımamaktadır. Bunlar hukukun işlerine gelen yönlerini uygulayıp, işlerini gelmeyen kararlar veren hakimleri de mahvediyorlar" dedi.


KÖŞE YAZARLARI

GAZETESİ
ishakyilmaz isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla