AJDA PEKKAN GERGİNLİĞİ
- Ali Ece -
Beşiktaşlı futbolcular 2004`teki Samsun şokundan sonra ne zaman şampiyonluk yolunda kritik bir dönemece girilse, estetik ameliyata giren Ajda Pekkan`dan beter geriliyorlar! Ne çıkardığı 100 bin kişilik kudretli sesle Üzülmez`e bile orta yaptırmayı başaran İnönü Senfoni Orkestrası ne de motivasyon konusunda Lacan`lara, ordinaryüs psikologlara taş çıkartan Mustafa Denizli o gerilimi engelleyemiyor...
Beşiktaş gerildikçe 11 oyuncusu da meşhur `şampiyonluk müjdesi tezahüratı`ndaki gibi İbrahim Üzülmez`leşiyor: `İbrahim delirdi, şampiyonluk istiyor (ancak şampiyonluk için gereken golün ortasını yapmayı bilmiyor!)` Bu `11 İbrahim Üzülmez psikolojisi`nde de Beşiktaş, Kemal Sunal`ın futbol temalı filmlerine kramponunu ters giydiren cinsten goller yerken, rakip kale önünde Beşiktaş formalı herkes Nobre`leşiyor!
Dün gece de maçın ilk 30 dakikasında sanki şampiyonluğa oynayan takım, yani sakin bir şekilde ne oynadığını bilen takım Eskişehirspor`du. Ne zaman Beşiktaş 2. golü yedi ve `rahatladı` o zaman Mustafa Denizli de tutmayan A planı yerine `şok bir taktiksel estetik ameliyat`la jokerleri Toraman ve Ekrem`i farklı bölgelere kaydırarak B planına geçti: Ekrem sağ beke, Toraman ön liberoya geçince `Beşiktaş`ın Matthaus`u Ernst-Fink ikilisi ön liberodan hücuma dönük orta sahaya dönüştüler. Skor 2-0`ken Rüştü öyle iki kritik kurtarış yaptı ki yediği iki gole karşın maçın kaderini değiştiren adam oldu! 90 dakika boyunca üç ayrı
pozisyonda da elinden gelenin daha fazlasını ölümüne sergileyen Toraman ise sanki maçtan bir gün önce bir araya geldiği SSPE hastası küçük `Şifo` Mehmet Uzun için oynuyordu! Yarım milyonda bir görülen SSPE mağduru Mehmet, hastalık yüzünden anne babasının dahi adını unutmuşken, Toraman`ın ismini hiç unutmamış! Beşiktaşlı oyuncular da 2-0 geriye düştükten sonra Mehmet`in sevgisine yakışır bir mücadele sergilediler. Şampiyon olmak isteyenler de her maç böyle mücadele ederler, ilk yarım saatteki Ajda Pekkan gerginliğiyle değil!
Ali Ece / Akşam