Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04-08-2010, 19:16   #4
Kullanıcı Adı
montenegro
Standart
50 SENE SONRA” İKAZI (1996-97 VE SONRASI)
Bu zamanımıza yani 1996’dan sonraki tehlikelere 1946-47 yılında dikkat çeken Bediüzzaman Hazretleri Risale-i Nur eserleriyle ortaya konulan hakikatlere ve bir kısım gerçek Nur Talebelerine çok büyük vazifeler düşeceğini hatırlatır. 1945-47 yıllarında bulunduğu Emirdağ’da yazmış olduğu ikaz mektubunda der ki:
«Risale-i Nur ve Hakiki şakirtleri, elli sene sonra gelen nesl-i âtiye gayet büyük bir hizmet ve onları büyük bir vartadan ve millet ve vatanı büyük bir tehlikeden kurtarmaya çalışıyor­lar.
…Evet, Hürriyetçilerin ahlâk-ı içtimaiyede ve dinde ve seciye-i milliyede bir derece lâubalilik göstermeleriyle, yirmi-otuz sene sonra dince, ah­lâkça, namusça şimdiki vaziyeti gösterdiği cihe­tinden, şimdiki vaziyette de, elli sene sonra bu dindar, namuskâr, kahraman seciyeli milletin nesl-i âtisi, seciye-i diniye ve ahlâk-ı içtimaiye ci­hetinde ne şekle girecek, elbette anlıyorsunuz.
Bin seneden beri bu fedakâr millet, bütün ruh u canıyla Kur’ân’ın hizmetinde emsalsiz kahraman­lık gösterdikleri halde, elli sene sonra o parlak mâzisini dehşetli lekedar, belki mahvedecek bir kısım nesl-i âtinin eline elbette Risale-i Nur gibi bir hakikati verip, o dehşetli sukuttan kurtarmak en büyük bir vazife-i milliye ve vataniye bildiği­mizden, bu zamanın insanlarını değil, o zamanın insanlarını düşünüyoruz.
Evet, efendiler! Gerçi Risale-i Nur sırf âhirete bakar; gayesi Rıza-yı İlâhî ve imanı kurtarmak ve şakirtlerinin ise, kendilerini ve vatandaşlarını idam-ı ebedîden ve ebedî haps-i münferitten kur­tarmaya çalışmaktır.
Fakat dünyaya ait ikinci de­recede gayet ehemmiyetli bir hizmettir; ve bu millet ve vatanı anarşilik tehlikesinden ve nesl-i âtinin biçareler kısmını dalâlet-i mutlakadan kur­tarmaktır.
Çünkü bir Müslüman başkasına ben­zemez. Dini terk edip İslâmiyet seciyesinden çı­kan bir Müslim dalâlet-i mutlakaya düşer, anar­şist olur, daha idare edilmez.
Evet, eski terbiye-i İslâmiyeyi alanların yüzde el­lisi meydanda varken ve an’anât-ı milliye ve İslâ­miyeye karşı yüzde elli lâkaytlık gösterildiği halde, elli sene sonra yüzde doksanı nefs-i emmâreye tâbi olup millet ve vatanı anarşiliğe sevk etmek ihtimalinin düşünülmesi ve o belâya karşı bir çare taharrisi, yirmi sene evvel beni Siyasetten ve bu asırdaki insanlarla uğraşmaktan kat’iyen menet­tiği gibi; Risale-i Nur’u, hem şakirtlerini, bu za­mana karşı alâkalarını kesmiş; hiç onlarla ne mü­bareze, ne meşguliyet yok. Said Nursî.» (Emirdağ Lâhikası-I, s.21)
Risale-i Nur’dan tesbit edilen bu beş nev’i tehlike, eserlerde anlatılan diğer tehlikelerin yanında daha ciddi tahribat ve zararlara sebebiyet verebileceğin­den dolayı, kısmî teyakkuz için ve bilerek veya bilmeyerek alet edilip zarar ve mesuliyetlere girmemek için ve nihayet selamet-i millet için bu hakikatler bu derleme ile nazara verilmiştir.
İttihad İlmî Araştırma Heyeti
İstanbul, 21 Temmuz 2001
montenegro isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla