Bazen,evlenmek üzere olan kızlarımıza , oğullarımıza soruyorum:
“-Nasıl,evliliğe hazır mısın?”
Bir çoğunun cevabı,aşağı yukarı hep şöyle oluyor:
“-Hocam,hazırlıklar tamam…Ev tuttuk,döşedik,beyaz eşya filan her şey tamam…”
Sizce bu cevapta tamam olmayan bir taraf yok mu?
Bana göre,en önemli bir taraf eksik kalmış oluyor.Bu sebeple o gençlere şu soruyu sormaktan kendimi alamam:
“-Peki gönlünüz hazır mı evliliğe?”
Sorum,bir çok genci şaşırtır,durup düşünürler,genellikle de bir soruyla karşılık verirler:
“-O nasıl oluyor?”
İşte onun nasıl olduğunu bilmeyenler,Üsküdar vapurunda tanışıp evleniyor,üç gün sonra da,Kadıköy vapurunda da boşanıveriyorlar.
Evliliği, böylesine gönül dışı bir gövde işi zannedenler,Nasreddin Hoca’mızdan almışlar cevabı…
”-Bu sizinki “ demiş, “Evlilik değildir.
“-Peki evlilik değilse nedir bu yaptığımız?” diye sormuşlar.
” -Gündüz çifte hırlama,gece çifte horlamadır…”demiş.
Dünyadan bir haber olan bizlerin evlilik hususlarında asıl dikkat etmesi gerekli olduğu noktaları bırakıp laylay lom takılmalarına deli oluyorum. Nasıl bir eş aradığını bilmeden sürete aldanıp perişan olanlarmı ararsın farklı farklı duyguların hayatların insanları olduğu halde duygularının esiri olmuşlarımı ararsın ne ararsan var yani , yukarıdaki paylaşımda insan kendsine nasıl bir eş araması gerektiği güzelce izah edilmiş . Teşekkürler gönülden.
|