[redyellow]

Aha buldum:

İşte Çölaşan'ın Sözcü Gazetesi'nin sürmanşetinde yer alan bugünkü yazısı:



"Şimdi olayı adım adım irdeleyelim ve gemi İstanbul'dan 22 Mayıs günü hareket etmeden önce gemi kaptanı ve ilgili makamlar tarafından doldurulan resmi belgelerden alıntılar yapalım... Gerektiğinde bazı sorular soralım:

Belgelerde geminin İstanbul'dan Antalya'ya gideceği yazılı. Mavi Marmara'da kaptan Mahmut Tural dahil 29 mürettebat ve sadece 42 yolcu var. Bu yolcuların isimleri tek tek yazılı.

Kaptanın imzalı beyanına göre 42 yolcu dışında silah, patlayıcı madde, uyuşturucu yok.

Herhangi bir yük, yani YARDIM MALZEMESİ de yok.

Bazı yiyecekler var. Örneğin 1 koli çay, 12 kilo margarin, 5 kilo sosis, 5 kilo sucuk, 6 kilo neskafe, 15 kilo bal, 1 koli ketçap, hardal ve mayonez, 500 kilo ekmek belirtilmiş. Ayrıca 1.200 kilo et, 400 kilo şeker, 100 kilo pirinç gibi gıdalar var.

Mavi Marmara, yine resmi belgeler egöre İstanbul'dan Antalya'ya yola çıkıyor. Belgede aynen şu ifade var: Geminin İstanbul limanından Türkiye/Antalya limanına gitmesine izin verilmiştir.

Resmi izin Antalya'ya geminin rotası önce Antalya, sonra İsrail'e!

Bu yolcular İsrail'in denetiminin altındaki Gazze'ye gideceğine göre, acaba İsrail'den vize almışlar mı? Çünkü İsrail'e gitmek için vize almak gerekiyor. Hayır, hiçbirinin vizesi yok!

Gemi Antalya limanına gidiyor ve orada birkaç gün bekliyor. İşte ne oluyorsa orada oluyor. Mavi Marmara'nın yolcu sayısı antalya'dan yola çıkarken 546'ya ulaşıyor. Demek ki gemiye bir anda 500 kişi birden doluşuyor. Peki gemiye Antalya'dan kimler bindi? Nasıl bindi? Vizeleri var mıydı? Gümrükten geçtiler mi? Geçtilerse nasıl, ne diyerek geçtiler? Yoksa gemiye Hükümetin verdiği emirle hiçbir denetim yapılmadı mı?

Gemiye Antalya'da yardım malzemesi vesaire yüklendi mi? İstanbul belgeleri elimde ama Antalya belgeleri ne yazık ki yok.

Muhalefet partileri herhalde işin bu boyutlarının üzerine gidecektir. Çünkü ne oluyorsa Antalya limanında oluyor, ne dümen dönüyorsa yine orada dönüyor.

Gemi İsrail sahillerine yaklaştığında, bildiğimiz acı olaylar yaşandı. Yolculardan dokuz kişi öldü. Elimdeki yolcu listesine bakıyorum. Ölenler arasında gemiye İstanbul'dan binmiş olan sadece iki kişi var. Cevdet Kılıçlar ve Necdet Yıldırım. İkisi de İHH personeli. Öteki yedi kişi gemiye Antalya'dan binmiş! Şimdi sorularımıza devam edelim:

Mavi Marmara, Antalya'da niçin günlerce bekledi? O bekleyiş sırasında gemiye "İnrsani yardım malzemesi" yüklendi mi? Eğer yüklendiyse, nelerdi? Bunlar gümrük denetiminden geçti mi? Bilinmiyor!

Gemiye o limandan binen yaklaşık 500 kişinin İsrail vizesi elbette yoktu! O halde bunlar İsrail'e olay çıkarmaya mı gidiyordu? Evet öyle! Bunların gemiye binmesine nasıl izin verildi!

İstanbul'daki makamların resmi kayıtlarına göre, gemide öyle iddia ettikleri gibi "İnsani yardım malzemesi" falan yok! Eğer Antalya'dan bir şeyler yüklendiyse, neler yüklendiğinin açıklanması gerekiyor.

Yoktu ama varsayalım gemide yardım malzemesi vardı! O halde akla soru şu oluyor. Malzeme götüren bir yardım gemisinde 546 yolcunun işi ne?

Herhangi bir gemi, herhangi bir limandan çıkış yapmadan önce, gideceği limanı resmi kaytılara geçirmekle yükümlüdür. Mavi Marmara Antalya'dan çıkış yaparken, varış limanı olarak neresi, taşıdığı olarak neler gösterilmiştir?

Bu nedenle hükümet, gemiye Antalya'dan binen yolcuların listesini, bunların gümrükten geçip geçmediğini, eğer burada yardım malzemesi yüklendiyse bunun gümrük ve liman belgelerini, belirtilen varış limanını ve çıkış belgelerini açıklamakla yükümlüdür.

Bunları açıklatacak olan da muhalefet partileridir.





Sözcü

Buyrun sayın novek yazının tümü buymuş.