Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-27-2010, 21:52   #2
Kullanıcı Adı
EZEL
Standart



Güney Asya’daki Filistin: Patani

Sokaklarda çırılçıplak yerlere yatırılan genç Müslüman erkekler ve kadınlar…

Mescidlerde namaz esnasında işgal askerleri tarafından başlarından vurularak şehid edilen Mü’minler…

Askeri birliklerde toplu tecavüz partilerinde heder edilen minik kızlar…

Onurları zedelenen, hakir görülen, katledilen, dinlerine ve kültürlerine savaş açılan koca bir coğrafya;

Hayır, hayır!... Filistin değil…

Burası Patani!...

Şu sokaklarda çıplak bir halde yatırılan, küfredilen, hakaret edilen ve hatta dipçik darbeleri ile beyinleri parçalanan gençler, bizim gençlerimiz…

Suçları bir Müslüman ismine sahip olmak büyük ihtimalle…

Çok pis bir zulüm altındalar

Karga tulumba kamyonlara doldurulan bu gençlerin yaşadığı ve uzun yıllardır Budist Tayland devletinin zulmü altında kan ağlayan “Asya’nın Filistin’i Patani, hala zulüm altında. Hem de çok keskin, çok acımasız, çok “pis” bir zulüm altında.

Kızgın ve vahşi Tayland’ın eline geçene kadar bir İslam ülkesi olarak varlığını devam ettiren Patani, Budist işgalcilere karşı direnmeye devam ediyor. Aslında Patani bizim çocukluk dönemlerimizin en önemli cihat bölgelerindendi. Cevher Dudayev Çeçenistan’da Rusları dize getirirken biz Kur’an kursu sıralarında, İmam Hatip koridorlarında arkadaşlarla Patani’yi de konuşurduk.

Muhafazakarlar Taksim’de yürüyüş yapıyor şimdi

Ümmetin ‘reel takılmayan’ dergileri Moro’dan, Patani’den haberdar ederlerdi bizi. Şimdilerin en fazla Taksim meydanında demokrasi yürüyüşü yapan muhafazakârlarına rağmen birileri hâlâ Patani’ye, Moro’ya gidiyor, mü’min yüreklerin dertleri ile dertleniyor ve yetimlerine sahip çıkıyor, bu da ayrı bir mesele tabi…

Genç kızlarının bu resimdeki gibi korku ile bekleştiği Patani, Tayland’ın güneyinde Malezya ve Tayland arasında kalan bir bölge. Yüzölçümü 13.721 metrekare. Burada yaklaşık 3 milyon Müslüman yaşıyor. Patani’nin % 80’i Müslüman. Daha önceleri bu oran % 100 imiş ancak Tayland, İsrail’in Filistin’de güttüğü siyaseti Patani’de güderek bölgeye Budist Taylandlıları yerleştirmeye başlamış.

Patani, tarihsel bir İslam toprağıdır

Patani, “yeni” Müslüman olmuş bir yer değil. O “tarihsel bir İslam toprağı.” Patani halkı 15. yüzyılda bölgeye giden Müslüman tüccarlar ve davetçiler vasıtasıyla İslam’la tanışmış ve daha sonra güçlenerek bir devlet halini almış. Patani krallığı her ne kadar inişli çıkışlı dönemler yaşasa da 1786 yılında Tayland’ın eline geçene kadar bir İslam ülkesi olarak varlığını devam ettirmiş. Patani’nin Budistler tarafından işgal edilmesini kabullenmeyen Patani halkı o tarihten başlayarak günümüze kadar defalarca yönetime isyan etmiş ve hiçbir şekilde bu işgali kabullenmemiş. O günden başlayarak devam eden direniş her ne kadar her seferinde kanlı bir şekilde bastırılsa da, farklı şekillerde varlığını koruyarak günümüze kadar gelmiş.

İşte bir cami ve sabah namazından sonra mescid içerisinde katledilen mü’minler…

Patani konusunda vebal altındayız

Çok ama çok kötü bir zulüm var Patani’de. Zulmün “çok kötüsü” olur mu? Oluyor işte. Patani ile alakalı en son Faruk Ağabeyim ile görüşmüştüm. Faruk abi sonra şehadete uçtu Afgan dağlarında. Bahattin ağabey ile beraber bir yetim okulu projesi için gittikleri Afganistan’da uçaklarının düşmesi sonucunda şehadete ulaştılar.

Dün de Patani’den bir güzel insan ile beraberdik. Yeniden o zulümleri hatırlattı bize; “Vebal altındasınız” dedi. Hakikaten vebal altındayız. Oradaki Müslümanları unuttuğumuz her dakika vebal altındayız. Bu durumda onlar mı tehlike altında, biz mi, bilmiyorum.

Sadece bu minik kıza sahip çıkamadığımız ve bir gün bu güzelim kız da Budist Tayland askerlerinin iğrenç emellerine alet edileceği için zorlu bir vebal altındayız…

Patani konusunda Türkiye medyasında çok fazla haber yok maalesef. İlgilenmemiz, yazmamız, konuşmamız, dertlenmemiz gerek. Bizler kardeşinin dertleriyle dertlenen ve onların dertlerini kendi derdi gibi bilen bir ümmetiz.

Patani’yi en azından dualarımıza ortak edebiliriz

Biz emin olun her şeyi yapabiliriz. Yeter ki herkes gücü oranında bir şeyler yapmaya çalışsın. Maddi manevi bu konuda elimizden gelen her şeyi yapabiliriz. En zayıf ve fakir olanımız bile, kardeşi için en azından dua edebilir. Onu duasına ortak edebilir. Patani halkını ve davasını çocuklarımıza, akraba ve çevremize anlatabiliriz.

Çünkü Patani davası sadece fakirlik davası değil, Patani davası bunun kadar hakları elinden alınmış, toprağı gasp edilmiş, tarihi yok edilmeye çalışılan ve türlü türlü haksızlıklara maruz bırakılmış bir halkın hikayesidir. Ve o mazlum halkın sesine ses vermek bizim boynumuzun borcudur.

M. Mustafa Uzun









FOTORAFLARIN DEVAMINI GÖRMEK İÇİN TIKLA +18
EZEL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla