Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11-15-2010, 14:51   #4
Kullanıcı Adı
Beylerbeyi
Standart
Kardeşleri de asla unutamıyor. En küçüğü Ali, abisine ve babasına şiirler de yazdı. Ali şu an Uğur’un yaşında. Görenler onu Uğur sanıyor.''


Makbule Hanım burada gözyaşlarına hakim olamıyor ve sonra içeriden çocukların sakladığı eşyaları getiriyor. Ali, Habib ve Emine, Uğur’dan ve babalarından kalan hediyeleri, eşyaları, fotoğrafları, gazetede çıkmış bütün haberleri, yazıları saklamışlar.


Ali’nin ‘Baba ve Oğul’ adını verdiği şiiri de, o anıların, gazete kupürlerinin arasında duruyor. Makbule Hanım, Ali'nin ''Hiç unutamam ki ben, sensizliğinizin hasreti kahretti beni…’’ diye başlayan şiirini gösteriyor.



Reşat Kaymaz:

''Bizim ailemiz daha önce de böyle adaletsizliklere maruz kalmıştı. Mahkeme Mardin’deyken demokratik tepkiler gerekçe gösterilerek mahkeme güvenlik nedeniyle Eskişehir’e alındı.


Eskişehir’deki mahkemeye gittiğimizde saldırıya uğradık. Güvenlik dedikleri neydi? Güvenlik sadece polisler için mi vardı? Bizim için bir güvenlik olmadı. Biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz?


Sonra, mahkeme heyetinin sürekli değişmesi bizi kaygılandırdı. Mahkeme sonuçlanana kadar yanılmıyorsam 4 heyet değişti.


Bu da bizleri başka düşüncelere sevk etti. Olayın örtbas edilmesi, kamuoyundan düşürülmesi… Sonucun beraat olması da adalete inancımızı yok etti.
Beylerbeyi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla