Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02-01-2011, 20:16   #2
Kullanıcı Adı
depare
Standart
Dahası da var aslın da cahil ve geri kafalı (!) halkı aydınlatmak için çıplak heykel konferansları bile verilmiş


Musa Çağıl'ın anılarında anlattığı "heykel tartışması" modernleşme yolunda nasıl çileler çektiğimizi göstermesi açısından hem ilginç, hem de gülümseten bir örnek. "1947 yılında Malatya'da orduevinin bulunduğu yerde bir Atatürk heykeli vardır. Atatürk'ün yanında da elinde bayrak tutan çıplak bir genç. Malatyalı kadınlar meydandan geçerken heykele bakıp, şöyle derlermiş: "Uy anaaa. Bu da ne böyle? Ayıp ayıp edep yerleri görünüyor... Giyecek don mu bulamamış. Vay başımıza gelenler" İlçelerden gelenler heykeli görmemek için yollarını değiştirmek zorunda kalınca Musa Çağıl ve arkadaşları tepki gösterirler. Bunun üzerine Malatya Valisi, Malatya Lisesi Müdürüne telefon açıp "Heykel konusunda vatandaşı aydınlatın" der. Lise müdürü halkı toplayıp, Malatya Halkevi Konferans salonunda heykelin sanat olduğuna dair uzun bir konuşma yapar. Esas konuşmayı ise lisenin resim öğretmeni Hayri Bey gerçekleştirir. Halktan Bekir Hoca olarak bilinen biri kalkıp "Madem sanat böyle, o zaman bize sanat değeri olan bir kadın uzvu ile erkek uzvu çizer misiniz tahtaya" diye rica edince resim öğretmeni donup kalır. O zaman Bekir Hoca, "Siz bu kadar aydın olduğunuz halde çizemiyorsunuz, halkın gösterdiği tepkiye neden kızıyorsunuz" der. Bu tartışmalar sonucu heykelin önü bir yaprakla kapatılır.

Kaynak: Malatya Aktüel

Bu arada Musa Çağıl Üstad Necip Fazılla beraber hapiste yatmış birisi..
depare isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla